İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), 'Tersane-i Amire’nin 564. kuruluş yıl dönümünde "Deniz Çalıştayı" düzenledi.
Şehir Hatları AŞ Genel Müdürlüğü'nün ev sahipliğinde Haliç Tersanesinde düzenlenen çalıştaya, sektörün paydaşları katıldı.
Şehir Hatları AŞ Genel Müdürü Sinem Dedetaş'ın konuşmasının ardından kürsüye İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu çıktı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Haliç Tersanesi'nin önemine dikkati çeken İmamoğlu, "Burası, Fatih Sultan Mehmet'in bize kadim İstanbul'u kazandırdığı zaferden iki yıl sonra kurulmasını sağladığı eserlerden biri. İstanbul'umuzun, fetih sonrası ilk yapılarından birinin, dünyanın en eski tersanesinin içindeyiz" diye konuştu.
Şirket-i Hayriye vapurlarıyla geçmişte 18 milyonun üzerinde yolcu taşıma kapasitesine ulaşıldığını ifade eden İmamoğlu, İstanbul’da deniz taşımacılığının önemli olduğunu söyledi.
Boğaz'nın İstanbul'a doğal ve coğrafi güzelliğin yanı sıra deniz ulaşımı ile de büyük değer kattığını vurgulayan İmamoğlu, şöyle konuştu:
Köprüler yapıldıktan sonra, 2000 yılına geldiğimizde dahi, şehir içi taşımacılıkta deniz ulaşımı hissedilir bir paya sahipti, yüzde 10'lar düzeyindeydi. Bugün ise oran yüzde 4'ler düzeyinde gibi çok düşük noktada. Bunun sonucu olarak da bugün, günlük ortalamada sadece 800 bin civarında hemşehrimiz deniz yolu ile ulaşımı tercih etmekte. 25 yıl bu alanda hiçbir ilerleme kat edilmediğini, aksine gerileme yaşandığını söylemek durumundayım. Şimdi biz kendimize, yeniden yüzde 10 düzeylerine çıkmayı hedef koyduk, ilerliyoruz.
"Bilim ve aklın ikna etmediği hiçbir unsurun peşinden gitmem"
Kanal İstanbul konusuna da değinen İmamoğlu, projenin tüm boyutlarıyla tartışılmasını istedi.
Kendisinin ancak bilim ve akıl ile ikna olacağını dile getiren İmamoğlu, "Bilim ve aklın ikna etmediği hiçbir unsurun peşinden gitmem, gitmeyeceğim. Milletimiz de gitmeyecek. Akla ve bilime riayet sizi doğru yoldan ayırmaz. Ama bir kişinin peşine uyarsanız, o bir kişi sizi her yere götürebilir. İnsanoğlu, yani buna ben de dahilim, bir başkası da dahil. O bakımdan bu bir siyasi mesele değildir" değerlendirmesinde bulundu.
Independent Türkçe, AA
