İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "İBB’ye ve bana ulaşmak ise hedefiniz benim yol arkadaşlarıma ve ailelerine çile çektirmenize, bahaneler yaratmanıza gerek yok. İşte siyasi yasak davam orda duruyor, İstinaf Mahkemesi’nde. Madem hedefiniz benim, mert olun, onayın benim cezamı ama arkadaşlarımızı rahat bırakın" dedi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
İmamoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Şafak vakti gözaltısının amacı ne?"
Biz de İstanbul'da adil ve tarafsız olmayan bir başsavcılıkla karşı karşıyayız. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı ve ekibi ile bu adaletsizliği yaşıyoruz. Gözaltı tedbiri ancak tarafların ifadelerinin normal şartlarda alınamadığı durumlarda uygulanan bir tedbirdir. Ama uygulama sanki normal bir durummuş gibi belediye başkanları şafak vakti operasyonla gözaltına alınıyor. Rıza kardeşimin şafak vakti evinden gözaltına alınması hukuktan değilse hangi kaynaktan geliyor? Şehvetle yaptığınız bu uygulamanın amacı nedir? Bunun amacını açıklayayım:
Seçim mevzuatımıza göre, hakim ve savcılar bir siyasi partiden aday olmak için istifa ederse seçimi kazanamadıkları halde görevlerine geri dönemiyorlar. Adalet Bakan Yardımcısı olarak görev yapan bu beyefendi şimdi Cumhuriyet Başsavcısı olarak görev yapıyor. Cumhurbaşkanı Bakan yardımcılarının hükümetle gelip hükümetle gideceğini söylüyor. Yani bir anlamda siyasi müsteşar görevi yapacağını söylüyor.
"Isparta Belediye Başkanına da soracak mısınız?"
Bu suç örgütü lideri denen kişinin şirketi, AK Partili Isparta Belediye Başkanı'na 'çok lüks' kategorisine giren, milyonlarca liralık 'Audi A8' marka bir makam otomobili hediye etmiş. Mesela Isparta Belediye Başkanı'na bunları soracak mısınız? Bu iş insanı neden size milyonlarca liralık bir aracı hediye etti diye sorgulamaları yapacak mısınız? Aynı şirket, başka araçlar da hibe etmiş. Evlerin kapılarına insanlar yollarken çok heveslisiniz. Neden bunlar dikkatinizi çekmiyor da gözleri hep CHP'li belediyelerde gözleri hep İstanbul'da. Nedeni siyasi müsteşarlıkta gizli. Kendimizi emanet ettiğimiz yargı kurumunun, çok inandığımız bizi en yüce bir şekilde koruyan devletin dini adalettir diyen inanca sahip insanlar olarak kendimizi emanet ettiğimiz, bu ülkenin çok saygın yargı mensupları var, yargı kurumlarımız var. Bu kurumlarımızın en üstlerine varıncaya kadar sesleniyorum.
"Yargı tacizi altındayız"
Bir yargı tacizi altındayız. Şimdi yeni operasyonlarla şehvetli heyecanlar peşinde bu arkadaşlar. Şu anda Belediye Başkanımız (Rıza Akpolat) ve bazı çalışma arkadaşları gözaltında. Sebep ne? Bir iş insanı varmış ama o iş insanı aslında bir suç örgütü lideriymiş! Bu kişinin şirketlerine arabalarında İBB'nin bazı şirketlerinin de olduğu CHP'li belediyeler ihale vermiş! Burada bazı istismarlar olabilirmiş!
Bu operasyonlar sürerse artık ne yapacaksak milletçe hep beraber yapacağız. Bu konu artık sadece CHP ya da başka partinin sorunu olmaktan çıkmıştır. Bugün bizim belediye başkanlarımızın meselesi gibi görenler öyle kafasını kuma sokarak öyle görmezden gelemezler. Yarın sizin başınıza gelir. İnanın, dokunulmazlığı olan milletvekillerinin başına gelecek. Sanatçılar, sporcular, esnaf, çiftçi... Herkesin başına gelecek. Bu konuyla benim ne alakam var diyen vatandaşın bile başına gelecek.
"Bu hepimizin sorunu"
İstinaf'ta bekletilen 'ahmak davası' devam ediyor. Davamın hakimi usule uygun olmayan şekilde değiştirildi. Sürülen hakim, sürülen diyorum çünkü AK Parti İBB Sözcüsü kendi ifade etti, bana 2 yıldan fazla ceza verilmesi için tehdit edildiğini kendisi söyledi. İki kez HSK'ya başvurdum. Dinlemediler. Bunu milletimiz duysun! Kimsenin bir lüksü yok, hepimiz yargılanabiliriz. Ama bunun bir usulü, adabı, kuralı var. HSK'nın hakkında soruşturma açtığı, bu soruşturmanın başında demoklesin kılıcı gibi sallanan bir hakimi buraya görevlendirdiler. Bu demoklesin kılıcı başımda sallanan hakim, kısa sürede bana ceza verdi.
Demokrasi ve hukuktan her geçen daha da sapan bu zihniyet, bu akıl iktidardayken ekonomi düzelemez" vurgusu yapan İmamoğlu, "Kim istemez ülkesinin ekonomisinin kötü olmasını. Bu süreç böyle devam ettiği takdirde ekonomi düzelmez. Türkiye'de hiçbir şey iyiye gitmez, Türkiye dünyada bir cazibe noktası olmaz. Sermayenin yolu, yatırımların yolu bu cennet vatanımızdan geçmez. İşte bu operasyona karşı eylem planınız ne? Açık söyleyeyim; bu saatten sonra ne yapacaksak milletçe hep beraber yapacağız. Bu hepimizin sorunu, sadece CHP'nin değil" ifadelerini kullandı.
"Meydan okuyorum"
İmamoğlu, açıklamalarının sonunda "Bana hayatı dart etmeye çalışana meydan okuyorum. İBB'ye ve bana ulaşmak ise hedefiniz benim yol arkadaşlarıma ve ailelerine çile çektirmenize, bahaneler yaratmanıza gerek yok. İşte siyasi yasak davam orada! Madem hedefiniz benim, bari burada mert olun. Onayın benim cezamı, milleti rahat bırakın!" ifadeleriyle meydan okudu.
Independent Türkçe