Kuzey Kore'nin 10 bin askerini Rusya'ya gönderdiği iddialarına ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Kurt Campbell da değindi. 

ABD merkezli Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi'nin (CSIS) seminerinde konuşan Campbell, Çin'in bu konu hakkındaki rahatsızlığının büyüdüğünü savundu:

Yaptığımız bazı görüşmelerde Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'nin etkinliklerine dair bilmedikleri bazı konularda onları bilgilendiriyoruz gibi görünüyor. Rusların Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'ni cesaretlendirmesinin Çin'in çıkarına olmayacak bazı eylemlere ya da askeri hamlelere yol açabileceğini düşünerek endişeleniyorlar. Çin, doğrudan Rusya'yı eleştirmese de Pyongyang ve Moskova arasındaki koordinasyonun artmasının onları tedirgin ettiğine inanıyoruz.

Campbell, Kuzey Kore askerlerinin Rusya'ya ulaştığını da sözlerine ekledi. 

Eskiden CIA'de Doğu Asya ve Pasifik'ten Sorumlu Direktör Yardımcısı olan Dennis Wilder da Çin medyasında Rusya'yla Kuzey Kore arasında imzalanan "kapsamlı stratejik ortaklık anlaşmasıyla" ilgili tek bir kelime yayımlanmamasını "şaşırtıcı" bulduğunu söyledi. 

Birleşik Krallık'ın Guardian gazetesi, Japonya Dışişleri Bakanlığı'ndaki yetkililerin de Pekin'in suskunluğunu benzer bir şekilde yorumladığını bildirdi. Kuzey Kore'nin Ukrayna savaşına dahil olmasının, ABD'nin Güney Kore ve Japonya önderliğinde kuracağı bir Çin karşıtı cepheye yol açmasından korkulabileceği aktarıldı. 

Çin'in ihtilaflı Senkaku Adaları'ndaki bir şamandırayı kaldıracağını Japonya'ya ilettiği yönündeki yeni haberler de "ender görülen bir zeytin dalı" diye yorumlanıyor.

Diğer yandan Rusya'nın Çin sayesinde Ukrayna savaşını sürdürebildiğini savunarak Pekin'in büyük bir hoşnutsuzluk içinde olmadığını savunanlar da var. 

ABD Hint-Pasifik Komutanı Samuel Paparo, cumartesi yaptığı açıklamada Rusya, Çin ve Kuzey Kore arasındaki ilişkilerin gücüne vurgu yaptı. Rusya'nın yarı iletkenlerinin yüzde 90'ını Çin'in sağladığını belirtti. 

Avustralya Ulusal İstihbarat Dairesi'nin başkanı Andrew Shearer da şu ifadeleri kullandı:

Putin'le Şi'nin arasını açma fikri, hayale dayanıyor. Putin'in yalnızca Çin'in askeri, diplomatik ve çift kullanımlı malzeme desteği sayesinde hâlâ Ukrayna'yla savaşı sürdürebildği gerçeğiyle yüzleşmezsek etkin stratejiler de oluşturamayız.

Japonya'daki Komazawa Üniversitesi'nden Prof. Emi Mifune de "Rusya'nın ne planladığını Çin'in bilmeme ihtimali yok. Rusya'nın Batı'ya kaybetmesi Çin için kabul edilemez bir şey. Rusya yenerse propaganda konusunda avantaj sağlayacaklar ve Tayvan'ın kontrolü için de bir emsal oluşturulacak" dedi.

Independent Türkçe, Guardian, Kyodo News