Bilim insanları timsahların, milyonlarca yıl önce yaşayan akrabalarının sinüslerinden dolayı denizin derinlerine dalamadığını ortaya koydu.
Timsahgillerin akrabası olan thalattosuchia gurubdaki canlılar, balinaların da içinde yer aldığı cetacea takımından hayvanlarla beraber yaşıyordu.
Bu dönemdeki bazı thalattosuchia türleri yunuslar gibi bir vücut yapısına sahipken, diğerleri bugünkü timsahları andırıyordu.
Bugüne kadar elde edilen fosiller, tarih öncesindeki timsahların günümüzde yaşayanlar gibi, derin sulara dalamadığına işaret ediyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Karada yaşayan hayvanlardan evrimleşen cetacea takımındaki hayvanlarda görülen bu özelliğin neden timsahlarda olmadığı sorusu, yeni bir araştırmada yanıtlandı.
Birleşik Krallık'taki Southampton Üniversitesi'nden araştırmacıların liderliğindeki ekip, 11 thalattosuchia kafatası fosilini bugün yaşayan 14 timsahınkıyle karşılaştırdı. Bilim insanları başka türden canlıların fosillerini de incelemeye dahil etti.
Royal Society Open Science adlı hakemli dergide 30 Ekim Çarşamba günü yayımlanan çalışmaya göre, thalattosuchialar tıpkı yunus ve balinalar gibi beyin sinüsleri geliştirmişti.
Muhtemelen karadan suya geçiş sürecinde oluşan beyin sinüsleri, hayvanların dalmasına, avlanmasına ve yüzeyde kalmasına yardımcı oluyordu.
Ancak fosil örnekleri, timsahların atasının burun sinüslerinin deniz memelilerinden farklı olarak küçülmek yerine genişlediğini gösteriyor. Bu durum özellikle vücut yapısı yunuslara benzeyen metriorhynchidae familyasındaki thalattosuchialarda baskındı.
Cetaceaların ise sinüsleri küçülmüş ve bugünkü yunus ve balinaların yüzlerce, hatta binlerce metre derine inmesine olanak sağlamıştı.
Bu sinüs yapısı okyanus basıncının düşürülmesini sağlarken, timsahların atasının burun sinüsleri bunun daha da artmasına yol açmıştı.
Makalenin başyazarı Mark Young şu ifadeleri kullanıyor:
Daha derinlerde metriorhynchidae sinüsleri içindeki hava sıkışacak ve artan basınca dayanamaması veya basıncı eşitleyememesi nedeniyle burunda rahatsızlık, hasar ve hatta çökmeye yol açacaktı.
Geniş sinüsleri okyanusun derinlerindeki gezintileri engellese de muhtemelen zararlı mineralleri atmalarına yarıyordu.
Balina ve yunuslar, deniz suyundaki tuzu böbrekleriyle arıtabiliyor. Diğer yandan denizde yaşayan sürüngenler, kendilerine zarar verebilecek maddeleri birtakım bezler yardımıyla atıyor.
Örneğin iguanalar kanallarındaki fazla tuzdan hapşırarak kurtuluyor. Bilim insanları, timsahların atasının da büyük ve karmaşık sinüsleriyle benzer bir şey yaptığını düşünüyor.
Thalattosuchianın soyu 145 milyon yıl önce başlayıp 100,5 milyon yıl önce sona eren Erken Kretase Dönemi'nde tükendi.
Young, "Daha fazla evrimsel zaman verilseydi modern deniz memelilerine daha fazla yakınlaşıp yakınlaşamayacaklarını ya da tuz bezlerini mekanik olarak boşaltma ihtiyacının, suda uzmanlaşmanın önünde aşılmaz bir engel olup olmadığını asla bilemeyeceğiz" diyor.
Independent Türkçe, Popular Science, BBC, Royal Society Open Science
Derleyen: Büşra Ağaç