Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 100. Yıl TÜBİTAK ve TÜBA Bilim Ödülleri Töreni'ne katılarak konuşma yaptı.
"Türkiye Cumhuriyeti 100. yaşını tamamlayıp yeni asra yelken açarken geleceğine hiç olmadığı kadar güvenle bakmaktadır" diyen Erdoğan, "Sadece yakın çevresinde değil bölgesinden başlayarak çok geniş coğrafyada nüfuzu artan bir Türkiye gerçeğinden bahsediyorum. Ekonomisiyle, ticaretiyle, teknolojisiyle her alanda elde ettiği başarılarıyla ülkemiz bölgesel oyuncu olmaktan çıkıp küresel aktör haline gelmektedir" diye konuştu.
Irak'ın kuzeyinde şehit olan 12 asker için Erdoğan, "Menfur terör saldırılarının kutlu yürüyüşümüzü asla durduramayacağını bilmenizi istiyorum. 12 evladımız şehit oldu. 36 saatte 54 terörist yok edildi. Çünkü şehitlerimizin kanları asla yerde kalmayacak" ifadelerini kullandı.
"Tüm coğrafi bölgelerimizde güçlü araştırma ve geliştirme girişimcilik ekosistemi inşa ettik"
Üniversite kurulması ile ilgili yaptıkları yatırımları aktaran Erdoğan şunları kaydetti:
Biz hiçbir zaman kısa vadeli hedefler peşinde koşmadık. İstikbali şekillendirmenin hedefindeyiz. Bu anlayışla 2002'den itibaren ülkemiz sathında bilim, sanayi, teknoloji ekosisteminin geliştirilmesine özel önem verdik. Bilimsel çalışmaların merkezleri olan üniversitelerin sayısını 76'dan 208'e yükselttik. 208 üniversite ile 81 vilayetin 81'inde üniversitelerimiz var. Şu anda üniversitemizin olmadığı bir ilk yok. Mesele ufku yakalayabilmektir. Sadece belli şehirlerde değil, tüm coğrafi bölgelerimizde güçlü araştırma ve geliştirme girişimcilik ekosistemi inşa ettik.
"Bilim insanlarına sahip çıkacağız"
"İnanmak, başarmanın yarısı olarak tarif edilir. İnancın olmadığı yerde başarıdan söz edilemez" diyen Erdoğan şöyle devam etti:
Ödül takdim edeceğimiz bilim insanlarının başarılarını azmin zaferi olarak gördüğümü özellikle belirtmek isterim. Biz de devlet olarak sizleri desteklemeye gayret ettik. İnşallah bundan sonra da sizlere katkı sunmayı, imkanlarımızı sizler için seferber etmeyi sürdüreceğiz. Sizler Türkiye için Türkiye Yüzyılı için çalıştıkça hiç endişeniz olmasın, biz de sizin gibi bilim insanlarına sahip çıkacağız.
Siyasi, ekonomik, diplomatik olarak tam bağımsız Türkiye hedefliyorsak bilimde, teknolojide zirveyi hedeflemek mecburiyetindeyiz. Bunun için herkesin tüm yetişmiş insan kaynağımızın desteğine katkısına ihtiyacımız vardır. Bilim insanlarının ülkesine dönerek kalkınma mücadelesine destek vermesi çok önemlidir. Şimdiye kadar 199 lider bilim insanı ülkemize geldi. Lider araştırmacılarımızın projelerinde 408'i doktora olmak üzere 1256 öğrenci ve araştırmacı görev aldı.
"Netanyahu'nun yaptıklarının Hitler'den geri kalır yanı var mı?"
Konuşmasında İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına da tepki gösteren Erdoğan şunları söyledi:
Gazze krizi sonrasında batının prestijli üniversitelerinde yaşanan utanç verici sahnelerin bir süreci daha da hızlandıracağına inanıyorum. 7 Ekim'den beri çoluk, çocuk, kadının hayatına mal olan İsrail vahşeti turnusol işlevi gördü. AB'den gazeteci örgütlerine ne kadar varsa bu krizde hepsi sınıfta kaldı. Büyük laflar eden kurumların söz konusu İsrail olunca içlerinin tamamen boş olduğunu anladık. Saldırılar başlayalı bugün itibarıyla 80 gün oldu. Gözlerimizin önünde insanlığa ait tüm değerler kurşuna dizildi. Stadyumlarda İsrail'in Nazi kamplarını izledik değil mi? Bu nasıl bir iştir? Hitler'den garip garip bahsederlerdi. Sizin Hitler'den ne farkınız var ya. Bunlar bize Hitler'i de aratacak. Netanyahu'nun yaptıklarının Hitler'den geri kalır yanı var mı? Hitler bunun kadar zengin değildi, bu Hitler'e göre daha zengin. Batı'dan ABD'den her türlü destek geliyor. 20 bini aşkın Gazzeli'yi bunlar öldürdüler. Mazlumun yanında olan ses Müslüman Türk'ün sesidir. Savaşta bile dokunulmaması gereken hastaneler, okullar, ibadethaneler bombalandı. Gazzeli bilim insanları aileleriyle birlikte şehit edildi. 2,5 milyon insanın kıyıma uğramasını içimiz kan ağlayarak takip ediyoruz. Diplomatik alanda gösterilen onlarca çabaya rağmen yüzlerce Gazzeli'nin öldürülmesine engel olamadık. Bir Müslüman olarak hepsinden önemlisi insan olarak kendi iç dünyamızda bu zUlmü engelleyememenin mahcubiyetini yaşıyoruz.
Türkiye devleti ve milletiyle bu insanlık imtihanını vermenin gayretindedir. Bunda da tüm samimiyetini hüsnü niyetiyle ortaya koyan Türkiye. Açık söylüyorum, bugün Almanya halen Hitler'in bedelini ödemeye devam ediyor. Onun için Almanya'nın sesi çıkmıyor. Bizim kimseye borcumuz yok. Batı'nı borcu var, borcu olduğu için ses çıkaramıyor. PKK ve Suriye'deki uzantılarının paçavralarına şehrin en merkezi meydanlarını açanlar Filistin halkının sesi olmak isteyenlere kan kusturmaktadır.
En küçük bir eleştiri hukuk ve demokrasi içinde olsa da anti semitizim yaftası vurularak engelleniyor. Faşizmin baskının ve korku imparatorluğunun adeta kitabı yazılıyor. Buradan sırf fikrini ifade ettiği için baskıya maruz kalan bilim insanlarına çağrı yapıyorum. Türk üniversitelerinin kapıları sizlere sonuna kadar açıktır. Bilimsel çalışmalarınızı sürdürmeniz konusunda sizlere gereken desteği vermeye hazırız. Rabbim Gazzeli kardeşlerimizin yar ve yardımcısı olsun diliyorum.
Independent Türkçe