Dünyanın dört bir tarafındaki diyetisyenler, ne kadar yaratıcı bir aşçı olursanız olun hiçbir şeyin yağlı ya da şekerli bir gıda kadar heyecanlandıramayacağını bilir. 

Ancak buna da çözüm bulmak için uğraşan bilim insanları titreşen bir hap yaratıyor. Yemekten önce yutulan bu ilaç, doygunluk hissi sağlıyor. 

Henüz insanlarda gerekli testler yapılmasa da domuzlar üstünde ilk deneyler gerçekleştirildi. Hapın yutulmasından yarım saat sonra domuzların ortalama yüzde 40'a varan miktarda yediği gıdaları azalttığı ortaya kondu. 

Bilim insanları, bu hapın midedeki gerginlik reseptörlerini çalıştırdığını ve bu da vücudun burada yemek varmış gibi davranmasına neden olduğunu söylüyor. 

Araştırmalara göre vagus siniri aracılığıyla beyindeki hipotalamusa gönderilen sinyaller, doygunluk hissine yol açıp açlığı bastıran hormonların seviyesinin artmasını sağlıyor. 

Ekip büyük çapta üretilmesi halinde bu hapların maliyetinin aşırı düşük olacağını savunarak şu ifadeleri kullandı:

Hapın görece boş bir mideye 20 ila 30 dakika önceden alınmasının, yemeğin başlarında istenen doygunluk hissini sağlayacağını öngörüyoruz.

Yutulan kapsülde yer alan bir pilin sağladığı titreşimler ya bir zamanlayıcıyla ya da mide asidinin hapın etrafındaki zarı yok etmesiyle başlatılacak. Bilim insanları, tuvalete giderek bu pilin normal ve sorunsuz bir şekilde çıkarılabileceğini söylüyor. Büyük bir vitamin boyutundaki hapın ameliyatsız ve geçici bir terapi niteliğinde olacağını da ekliyorlar. 

Ancak akıllarında bir fikir daha var: İnsanların sürekli olarak bu hapı almasını engellemek için benzer fonksiyona sahip bir implantı mideye yerleştirmek. 

Bu hapla ilgili bilimsel araştırmanın makalesini yazarak Science Advances adlı akademik dergide yayımlatan MIT profesörü Giovanni Traverso, "Bu, diğer mevcut terapilere alternatif ve muhtemelen sinerjik bir yaklaşım sunuyor" dedi. Traverso, iki ila üç yıl içinde insanlarda test etmeyi planladıkları hapın kayda değer yan etkileri olmayacağını da savundu. 

Science, mide balonu gibi uygulamaların ölümcül olabildiğine ve zamanla etkisini yitirebildiğine dikkat çekti. Araştırmayla alakası olmadığı bildirilen nörobiyolog Guillaume de Lartigue "Bu muteber ve yaratıcı bir yaklaşım. Veriler çok ikna edici duruyor" ifadesini kullandı. 

Mount Sinai Icahn Tıp Fakültesi'nden klinik psikolog Tom Hildebrandt'sa şüpheci yaklaştı. İnsanların midesinde böyle bir hapla rahat edip edemeyeceklerini sorgulayan Hildebrandt, "Bir domuz size ne kadar rahatsız olduğunu söyleyemez" dedi. Ayrıca obezite sorunu yaşayanların midelerindeki sinir uçlarının esnemeye karşı yeterince duyarlı olmayabileceğini işaret etti. 
 

Independent Türkçe, Science, Guardian