Çin, Sovyet Orta Asyası'nda genişlerken, Rusya, Ukrayna'nın bedelini ödüyor!

Şu an Çin, Orta Asya'da Rusya'yı kesin olarak geride bırakıyor. Aralarındaki rekabet giderek daha net hale gelecek. Ancak açık bir rekabet olası görünmüyor. Çünkü daha büyük konularda, özellikle de ABD ile rekabet konusunda iş birliğine ihtiyaçları var

Fotoğraf: Twitter

The Economist, Çin Komünist Partisi'nin (ÇKP) 20'nci Ulusal Kongresi vesilesiyle Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in parti başkanı olarak üçüncü dönemini güvence altına almak ve böylece hayatının geri kalanında Çin'i yönetebilmek için her anlaşmayı göz ardı etmesinin beklendiğini yazdı.

Pentagon ise geçen salı günü yaptığı açıklamada şu ifdeleri kullandı:

Çin bir tehdit olmaya devam ediyor. Bu nedenle müttefikler ve ortaklarla yakın iş birliği içinde çalışarak Hint-Pasifik'i korumak için bir kez daha üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz.


The Economist tarafından dünyanın en güçlü adamı olarak görülen Şi, aslında ne istediğini ve düşmanlarından da nereye odaklanmalarını istediğini biliyor.

Hong Kong'dan sonra ve Batı'nın da zayıf tepkileriyle birlikte sıra Tayvan'a geldi. Komünist Parti Kongresi'nde silah kullanımı olasılıklar arasında yer aldı.

Dünyanın tüm soruları Çin ve Rusya arasındaki ilişkilerle ilgilidir. Görünen o ki Çin masum bir müttefik değil. Karşısında zayıflık gösterdiğiniz takdirde, Bir Kuşak Bir Yol Projesi'ni masaya koymasını biliyor.

Şi, bu kuşakla tüm dünyayı saracak ve Sovyetler Birliği'nin kuşağı içinde olanlar da dahil olmak üzere tüm ülkelere ulaşacak.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi'nin temmuz ayı sonlarında düzenlediği Orta Asya turu, Pekin'in bölgede artan etkisine ışık tuttu. Şu an daha önce durdurulan projelerin artık yasaklanmadığı görülüyor.

Nitekim bölgedeki beş cumhuriyetle ikili ticaret hacmini daha da büyütecek ve pek çok durumda Rusya'nın konumunu büyük ölçüde geride bırakacak.

Çin, burada altyapı projeleri geliştirme ve borç ödemelerini ertelemenin yanı sıra pandemi döneminde bölgenin aşı erişimine büyük destek verdi.

Bu, Orta Asya'nın 'Pekin'in genişleyen ve tartışmalı uluslararası kalkınma programı Bir Kuşak Bir Yol girişimi için bir fırlatma rampası olma' rolünü güçlendirdi.

Çin pek çok alanda bölgedeki sessiz rakibi olan Rusya'yı geride bırakarak, Orta Asya'nın en büyük ticaret ortağı ve yatırımcısı haline geldi.

Ayrıca Moskova, Ukrayna'daki uzun ve (şu ana kadar) başarısız savaşıyla meşgulken, Pekin liderliği kesin olarak sağlamaya hazır.

Çin ve Rusya bölgede faaliyet gösterirken birbirlerinden uzak durdular. Rusya, Çin'in beş Orta Asya devletinin tamamında (Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Özbekistan) doğal kaynaklar arayışının veya artan ticari faaliyetinin önünde durmazken, Pekin de Rusya'nın askeri üstünlüğüne meydan okumadı.

Bu, iki gücün ilişkilerinde tutkal görevi görebilecek daha büyük jeopolitik kaygılara yol açtı. Pekin ve Moskova, ABD'nin karşı çıkışından kaçınmak için Orta Asya'daki anlaşmazlıklarına ehemmiyet vermediler.

Ayrıca, son birkaç yılda Çin ve Rusya arasındaki ilişkilerde dengesiz bir büyüme görüldü. Çin'in Orta Asya ve özellikle Tacikistan'da güvenlik alanında başarılar elde etmesi şaşırtıcı değil.

2019'da Pekin, Tacikistan tarafında ve iki ülke arasındaki ortak sınırın Afganistan yakınlarında bir askeri üs kurdu.

Burada Tacik askerler için ayrı bir kompleks finanse etmeye başladığı söyleniyor. Diğer taraftan Tacikistan ile birkaç ortak askeri tatbikat gerçekleştirdi ve ülkenin en büyük silah tedarikçisi haline geldi.

"Bir halkın sıkıntısı bir diğeri için faydadır" atasözü Çin'in durumuna uymaktadır. Wang'ın Orta Asya'da gerçekleştirdiği tur, Pekin'in 'Ukrayna savaşının yarattığı fırsatları' değerlendirmeye fazlasıyla istekli olduğunu gösterdi.

Savaş nedeniyle Rusya, Çin'in desteğine her zamankinden daha fazla bağımlı hale geldi ve bu Pekin'in Orta Asya'daki altyapı projeleri karşısında tavizler vermesine yol açtı.


Bölgede Çin'in göreli yükselişi büyük ölçüde olumlu bir gelişme olarak görüldü. Bölge ülkeleri giderek Rusya'nın etki alanının dışında bir gelecek görüyor ve Çin'in güvenebilecekleri bir güç olduğuna inanıyor.

Çin, bölgede beş ülkenin ekonomilerine milyarlarca dolar akıttı ve kendisini bölgedeki mevcut düzenin garantörü olarak konumlandırdı.

Çin'in desteğine güvenen Orta Asya ülkeleri, birkaç temkinli adım atmaya cesaret ettiler. Ayrıca son aylarda cüretkar bir dış politika izlediler.

Mesela Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Doğu Ukrayna'nın işgal altındaki bölgelerini bağımsız devletler olarak tanımayı ve Devlet Başkanı Vladimir Putin'in işgal gerekçelerini açıkça reddetti.

Kırgızistan, Rus liderliğindeki Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) altı ülkesinin katılacağı 'Yıkılmaz Kardeşlik- 2022' askeri tatbikatlarını tek taraflı olarak iptal etti!

Ayrıca Rusya'nın Novorossiysk Limanı'ndan geçen petrol ihracat rotasına alternatif bulmaya hazır olduğunu da dile getirdi.

Buna karşılık, Moskova'da bir bölge mahkemesi 5 Temmuz'da çevresel kaygıları gerekçe göstererek, Kazakistan'da ana petrol boru hattını (Hazar Boru Hattı Konsorsiyumu) kapatmakla tehdit eden bir karar çıkardı.

Nihayetinde Rus mahkemeleri kararı bozsa da bunun yol açacağı olası riskler konusunda farkındalık yarattı.

Kazak yetkililer iddiaları reddetse de Kazakistan şu anda petrolünü Güney Kafkasya'daki boru hatlarıyla ihraç etmeyi düşünüyor.


Dış politikadaki bu cesur hamlelerin arkasında belli bir derecede pragmatizm var. Ancak bölge genelinde Çin'in Rusya'ya karşı bir denge güç mesabesinde olması gerektiği inancı var.

Rusya, aradığı yeni düzeni Ukrayna'ya çabucak empoze edemese de saldırganlığı komşularını korkuttu ve Rusya'nın gelecekteki olası askeri maceralarına karşı koyabilecek bir güç dengesi aramaya sevk etti.

Çin'in Orta Asya'daki hamleleri, Pekin'in Ukrayna'daki savaşın Orta Asya'da yarattığı fırsatları değerlendirmeye fazlasıyla istekli olduğunu gösteriyor.

Onlarca yıldır tartışılan ancak net bir ilerleme kaydedilmemiş olan Çin-Kırgızistan-Özbekistan Demiryolu meselesinde bunu görüyoruz.

Çin ve Orta Asya ülkeleri, Rusya'daki tren yolları üzerinden gerçekleştirilecek ticari ulaşım Batı yaptırımlarına tabi olabileceğinden, maliyetli ve zor projeyi nasıl gerçekleştireceklerini düşünüyorlar.
 


Özbekistan kısa süre önce bir demiryolu anlaşması imzalanacağını duyurdu. Ayrıca Özbekistan liderliğinin Güney Kafkasya'daki diğer altyapı projelerine de göz attığı söyleniyor.

Kırgızistan demiryolu inşaatına yönelik olumlu hamleler teyit edildi. Başkent Bişkek, proje için Rusya'dan onay alındığını belirtti.

Moskova projeye alenen karşı çıkmamaya çalışsa da bu demiryolunun Ukrayna işgalinden önce Rusya'dan geçen ticaretin önemli bir bölümünü kendine çekeceğinden korktuğu iyi biliniyor.

Şimdiye kadar projede ilerleme kaydedilmesini engellemek için Çin karşıtı Kırgız duyarlılığından ve ülkenin Rusya'ya genel ekonomik bağımlılığından yararlandı.

Ancak uluslararası arenada Çin'in desteğine artan ihtiyacıyla birlikte itirazlarından vazgeçmiş görünüyor.


Kırgızistan ve Tacikistan'ın Çin'e olan borçlarının ağırlığı altında ezildikleri biliniyor. Tacikistan'ın uluslararası alacaklılara 3,3 milyar dolarlık borcunun yüzde 60'ı Çin İhracat-İthalat Bankası'na ait.

Çin Tacikistan'a finansman sağlamaya hazır görünüyor olsa da pek çok kişi bu yardımların karşılıksız olmayacağından korkuyor! Ukrayna'daki savaş Avrasya'daki ticaret ve ulaşım yollarını değiştiriyor.

Çin, bu ortaklıkları Avrupa'ya alternatif yollar oluşturmak için de kullanabilir. Diğer taraftan Avrupa Birliği, Trans Hazar Koridoru çalışmalarını ilerletme konusunda aktif çalışıyor.

Brüksel, Azerbaycan'ın Bakü limanının Orta Asya ile Karadeniz'deki Avrupa ülkeleri arasında bölgesel bir geçiş merkezi haline getirilmesine destek için yaklaşık iki milyar dolar taahhüt etti.

Şu an Çin, Orta Asya'da Rusya'yı kesin olarak geride bırakıyor. Aralarındaki rekabet giderek daha net hale gelecek.

Ancak açık bir rekabet olası görünmüyor. Çünkü daha büyük konularda, özellikle de ABD ile rekabet konusunda iş birliği yapmaya ihtiyaçları var.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Independent Türkçe için çeviren: Asasmedia

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU