IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ, Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) projesindeki sözleşmenin feshedildiğine yönelik Akkuyu Nükleer AŞ tarafından yapılan açıklamanın gerçeği yansıtmadığını bildirdi.
Şirketten yapılan açıklamada, Akkuyu Nükleer AŞ tarafından bugün yapılan basın açıklamasında yer alan "Akkuyu NGS projesinde çalışmalarını tamamlayan IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ ile sözleşmenin feshedildiği" ifadesinin gerçeklere aykırı olduğu, IC İçtaş'ın projede doğrudan taraf olduğu bir sözleşmenin bulunmadığı belirtildi.
Açıklamada, Akkuyu NGS'nin kurulumuna ilişkin Rusya ile 15 Temmuz 2010'da imzalanan hükümetler arası anlaşma kapsamında IC İçtaş AŞ ve Rosatom ortaklı Titan-2 şirketinin T2-IC Ortak Girişim Şirketinde yüzde 50 yüzde 50 oranında eşit hisseye sahip olduğu, proje işvereni Akkuyu Nükleer AŞ ile de 22 Temmuz 2019 tarihinde Mühendislik, Tedarik ve İnşaat Sözleşmesi imzalandığı ifade edildi.
Akkuyu Nükleer AŞ'nin salı günü T2-IC Ortak Girişim Şirketine "haksız ve hukuksuz bir fesih girişiminde" bulunduğu belirtilen açıklamada, proje kapsamındaki tüm işlerin derhal durdurulması talimatı verildiği bildirildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
Projeye ortak girişim ortağı olarak katılımımızdan bugüne kadar şirketimizin tüm yönetsel, teknik ve finansal kapasitesini bu projeye adamış ve proje ilerlemesinde tüm tarafların takdir ettiği ciddi bir performans seviyesini yakalamış bulunmaktayız. Nitekim henüz geçen hafta gerçekleştirilen 4. Güç Ünitesi temel atma töreninde tüm üst yetkililer tarafından bu durum kamuoyu önünde övgüyle ifade edilmiştir. Projede 25 bin Türk personelin istihdamı sağlanmış, yönetim kadrolarının Türk mühendislerinden oluşturulması sağlanmış, ilgili alt yüklenicilerin, tedarikçilerin ve Türk sanayisinin projeye katılımında büyük bir çaba sarf edilmiştir. Akkuyu Nükleer AŞ, Cumhuriyet tarihinin tek kalemdeki en büyük yatırım sözleşmesini feshetme girişimiyle projedeki Türk paydaşlığını ortadan kaldırma sonucunu oluşturmakta ve Proje genel yüklenicisi olarak tamamen Rus menşeili başka bir şirketi tayin etme yönünde adımlar atmaktadır. Söz konusu fesih girişimindeki esas amacın, projenin yönetimindeki Türk şirketlerinin varlığını azaltmak ve taşeron seviyesine indirgemek olduğu açıktır.
Tamamlandığında Türkiye'nin elektrik talebinin yüzde 10'unu karşılayacak Akkuyu NGS Projesi yapım sözleşmesinin durdurulmasının ve tahliye süreçlerine başlanmasının projeyi olumsuz etkileyeceği ve kararın uygulanması durumunda telafisi imkansız zararlara yol açılacağı uyarısında bulunulan açıklamada, "Gelinen noktada, tüm önceliğimizin projeye kendisini adamış binlerce çalışanımızın haklarının ve iş sağlığı güvenliklerinin korunması olduğunu, konuyla ilgili gelişmelerin bizzat takipçisi olduğumuzu ve tüm yasal haklarımızın en üst düzeyde kullanılacağını kamuoyuna saygıyla duyururuz" ifadesi kullanıldı.
AA