Yörüngedeki astronotlar "uyuşturulmuş" mikroplarla korunabilir

Bakteriler, astronotlar için sağlık sorunu teşkil edebilse de, özel olarak geliştirilmiş mikroorganizmalar tarafından hedef alınabilir

NASA tarafından kamuoyuna sunulan bu fotoğraf, Uluslararası Uzay İstasyonu'nun Discovery Uzay Mekiği'nden nasıl görüldüğünü ortaya koyuyor (NASA)

Yörüngede yaşayan ve çalışan astronotların uzay araçları ve kıyafetleri özel olarak geliştirilmiş mikroplarla temizlenebilir.

Uzaydaki mikroorganizmalar hem uzay yolcularının sağlığı hem de yeterince ciddi durumlarda uzay aracının yapısal bütünlüğü için kayda değer bir tehdit oluşturuyor. Uluslararası Uzay İstasyonu'nun (UUİ) yörüngedeki mevkiindeki yüzeyler üzerinde yapılan 2017 tarihli bir araştırma, cilt ve solunum enfeksiyonlarına sebep olabilen Staphylococcus aureus gibi zararlı patojenler de dahil Dünya dışında yaşayan onlarca farklı bakteri ve mantar türü buldu.

Bu bakteri ve mantarlar metal ve camın yanı sıra kauçuk ve plastiği de karartabilen "biyofilmler" üretir.
 

UUİ'de mantar oluşumu

UUİ'deki Rus Zarya Modülü'nde, egzersiz kıyafetlerinin kuruması için asıldığı bir panelde mantarların büyüdüğü gözlemlendi (NASA/ESA)


Avrupa Uzay Ajansı'nda (ESA) malzeme mühendisi olan Malgorzata Holynska, "Astronotların bağışıklık sistemlerinin mikro yerçekimi tarafından bastırılması nedeniyle gelecekteki uzun süreli uzay görevlerindeki mikrobiyal popülasyonların titizlikle kontrol edilmesi gerekecek" dedi. ESA bununla mücadele etmek için antimikrobiyal malzemelerin iç kabin yüzeylerine nasıl eklenebileceğini inceliyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Ekip genellikle kendi kendini temizleyen gözlükler için kullanılan ve "titanya" olarak da bilinen titanyum oksit üzerinde çalışmaya başladı. Malzeme ultraviyole ışığa maruz kaldığında havadaki su buharını parçalayarak her hücresel bileşenle etkileşime girebilen ve bakteriyel zarlara saldırabilen son derece reaktif moleküllere, "serbest oksijen radikallerine" dönüştürür.

Bununla birlikte ekip, bileşiği "uyuşturmanın" ve görünür ışığa karşı daha hassas hale getirmenin yanı sıra, üzerinde bulunduğu malzemenin mekanik özelliklerine olan etkilerini azaltmak için son derece ince bir hale, (50 ile 100 nanometre [bir milimetrenin milyonda 1'i] arasında bir kalınlığa) getirmenin yollarını araştırıyor.

Araştırmada ESA'yle işbirliği yapan İtalya Teknoloji Enstitüsü'nden (IIT) Mirko Prato "Bakteriler, bu radikallerin ürettiği oksidatif stresle etkisiz hale getiriliyor" ifadelerini kullandı.

Bu bir avantaj çünkü istisnasız tüm mikroorganizmalar etkileniyor, bu nedenle bakteriyel direnci bazı antibakteriyel malzemelerde yapıldığı şekillerde artırma şansımız yok.

Dünya'da antibakteriyel kaplama genellikle gümüşten yapılıyor fakat bir uzay aracında metale uzun süre maruz kalmanın da bilim insanlarının sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olabilir. Holynska, "Örneğin uzay aracında bulunan suda yüksek bir metal birikimi olmasını istemiyoruz, çözülebilir gümüş cilt ve gözde tahrişe, hatta çok yüksek dozlarda cilt renginde değişimlere neden olabilir" dedi.

Araştırmacılar kabin atmosferinde tekrar oksitlendiklerinde bakterilere ne olduğunu da incelemek zorunda kalacak. IIT'den Fabio Di Fonzo, "Açıkçası, mikropların kendisinden daha zehirli olacak son ürünler istemiyoruz" dedi.



* İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/space

Independent Türkçe için çeviren: İrem Oral

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU