Diyarbakır'da 2017 yılının nevruz kutlamaları için hazırlanan meydana giriş için kurulan kontrol noktasında vurularak hayatını kaybeden Kemal Kurkut'un ölümüyle ilgili dava sürüyor.

Gazeteci Gök, cinayetin fotoğrafını çekti

Olayın yaşandığı sırada Diyarbakır Valiliği, "Canlı bomba şüphesi nedeniyle müdahale edildi" açıklaması yaptı.

Ancak birkaç saat sonra gazeteci Abdurrahman Gök'ün çektiği fotoğraflar, Kurkut'un üstü çıplak şekilde elinde bıçakla koşarken arkasından ateş edilerek vurulduğunu ortaya çıkardı. 

İstinaf: Yasal çerçevede öldürüldü

Kurkut'un öldürülmesiyle ilgili açılan davada ise, Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin sanık polis Y.Ş. hakkında verdiği beraat kararı istinaf tarafından bozuldu. Bozma kararına göre, beklenin aksine sanığın cezalandırılması istenmiyor, Kemal Kurkut'un 'yasal çerçevede' öldürüldüğü belirtiliyordu. Bozma kararını veren Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, sanık polis Y.Ş.'ye 'ceza verilmesine yer olmadığına' karar verilmesi gerektiğini belirtti.

'Kabul edilemez' denilen rapor dosyaya giriyor

Ancak, Kurkut'un öldürülmesiyle ilgili İçişleri Bakanlığı Polis Başmüfettişi'nin hazırladığı raporda, ateş açılmasının 'kabul edilebilir bir zor kullanma yöntemi olmadığı' belirtiliyordu. Mahkeme, yargılama sırasında dikkate alınmayan bu raporu, ilk kez istinafın 'ceza verilmesine yer olmadığı' gerekçesiyle bozduğu beraat kararından sonra 22 Mart'ta görülen duruşmada Emniyet Genel Müdürlüğü'nden istedi.

Yargılamanın seyri değişebilir

Raporun istenmesi ve dosyaya girmesi, tıpkı Adana'da polis kurşunuyla hayatını kaybeden Suriyeli genç Ali el Hemdan'ın ölümüyle ilgili davada olduğu gibi, yargılamanın seyrini değiştirebilir.

27 Nisan 2020'de 17 yaşındayken Adana'da hayatını kaybeden Ali el Hemdan hakkında, Adana Valiliği'nden yapılan ilk açıklamada Hemdan'ın "uygulama noktasında 'dur' ikazına uymayarak kaçtığı, uyarı ateşi açılması esnasında kazaen yaralandığı belirtiliyordu.

Müfettiş, Hemdan cinayetinin nasıl karartılmak istendiğini ortaya koydu 

Silahı ateşleyen polis memuru F.K. da yorgun olduğunu, sendeleyip yere düştüğünü ve silahın bu sırada ateş aldığını belirtmişti. Adana Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü'nden çıkan raporda, Hemdan'a isabet eden kurşunun başka bir yerden sektiği belirtiliyor, polis memur F.K.'nın ifadesi doğrulanıyordu. 

Ancak hem ortaya çıkan kamera kayıtları hem de mülkiye başmüfettişinin raporu, polis memur F.K.'yı yalanladı, Hemdan'ın bilerek ve isteyerek vurulduğunu ortaya koydu. Davanın sonunda F.K.'ya 25 yıl hapis cezası verildi.

Avukat Çelebi: Failin cezalandırılması benzerlerinin yaşanmaması için elzem

Kemal Kurkut'un öldürülmesiyle ilgili mülkiye başmüfettişinin raporunun dava dosyasına girmesi, davada çıkacak kararı nasıl etkileyeceği şu aşamada bilinmiyor ancak 'kabul edilebilir bir zor kullanma yöntemi olmadığı' şeklinde yapılan değerlendirme, cezasızlığın önüne geçebilir.

İstinafın yasal bulduğu ölümle ilgili polis memuru Y.Ş.'nin cezalandırılmasına yer olmadığına yönelik karar verilmesini isteyerek bozduğu beraat kararından sonra mahkemenin istediği raporu, HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun Youtube kanalında değerlendiren avukat Serdar Çelebi, "Bu tür dosyaların çözümlenmesi, faillerin cezalandırılması benzer olayların yaşanmaması için elzemdir, önemlidir. Herkesin vicdanlı yaklaşması gerektiğini düşünüyoruz" dedi.

Gergerlioğlu: Yargı, müfettiş raporun rağmen gerekli cezayı vermiyor

Konuyu yakından takip eden HDP'li Gergerlioğlu ise, Independent Türkçe'ye yaptığı açıklamada, "Ali el Hemdan'ın ölümünde mülkiye müfettişinin gayretleriyle cinayet ortaya çıkarıldı. Kemal Kurkut'un ölümünde ise yargı, polis müfettişinin 'Kemal Kurkut'un öldürülmesi kabul edilemez' raporuna rağmen gerekli cezayı vermiyor" ifadelerini kullandı.