Çin yönetiminin, Tiananmen Meydanı katliamının kurbanlarını anmak isteyenleri hedef aldığı belirtilen ve Uluslararası Af Örgütü'nün “zulüm dalgası” diye nitelediği operasyonda onlarca kişiyi tutukladığı ya da tehdit ettiği ileri sürülüyor.
4 Haziran, başkent Pekin’de yer alan meydanda öğrencilerin öncülüğünde binlerce kişinin katılımıyla düzenlenen demokrasi yanlısı gösterilerde Çin ordusunun yüzlerce kişiyi öldürdüğü olayların 30. yıldönümü.
Katliama dair toplumun ortak hafızasını silmeye çalışan Çinli yetkililer, 1989’da yaşanan olayın tartışılması, hatta kabul edilmesine karşı yıllardır baskı uyguluyor.
Uluslararası Af Örgütü, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’i, “trajediyle ilgili hakikatin peşinden gidenlere acımazsızca zulmetmede eski taktiklere” başvurmakla suçladı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Af Örgütü’nün Doğu Asya Araştırma Direktörü Roseann Rife, “Çin hükümeti, hiçbir baskının, Tiananmen Meydanı ve çevresinde gerçekleşen büyük çaplı kıyımın yaşattığı dehşeti asla silemeyeceğini kabul etmek zorunda” dedi.
Örgüt yaptığı bir açıklamada da “Çinli yetkililer, 1989 Tiananmen baskınının kurbanlarını anmak isteyenleri hedef alan zulüm dalgasına bir son vermeli” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Çin’deki aktivist hareketleri destekleyen ABD merkezli Çin İnsan Hakları Savunucuları (CHRD) kuruluşu, “susturma ve eylem yapmayı önleme” adına bu yıl bazı aktivistlerin gözaltına alındığını belirtti.
13 kişinin tutuklandığı ya da “zorla ortadan kaybolduğuna" dair ellerinde belge olduğunu ifade eden grup, bu kişiler arasında, “kavga çıkarma” suçlamasıyla yakalandığı iddia edilen muhalif yazar Shen Liangqig’in de olduğunu kaydetti.
CHRD ayrıca, Shen’e 24 saat gıda ve su verilmediğini, ayrıca bu kişinin tuvalet kullanmasına da müsaade edilmediğini aktardı.
Diğer taraftan, Pekinli 6 sanatçının 28 Mayıs’ta “milli şuur” kapsamında yapılan bir tur sırasında kaybolduğu belirtildi. Eşinin verdiği bilgiye göre, bu kişiler arasında bulunan Zhui Hun, “kavga çıkarma” suçlamasıyla gözaltına alındı ve eserlerine polis tarafından el kondu.
Yetkililerin ayrıca, gösteri yapmalarını ya da halka açık konuşmalarını önlemek için 3 aktiviste “zorla seyahat yaptırdığı” iddia edildi. Aktivist Ou Biaofeng’in, 2 hafta boyunca güvenlik güçleri eşliğinde Guizhou ve Yunnan eyaletlerine gittiği ifade edildi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ise, 30 yıl önceki baskı sırasında çocukları öldürülen “Tiananmen anneleri”nden bazılarının seyahatlerine izin verilmediğini ya da ev hapsinde tutulduğunu bildirdi.
HRW Çin araştırmalarından Wang Yaqiu, Çinli yetkililerin 30 yıl önce gerçekleşen vahşeti tanımayı hala reddettiğini, kurbanlar ve aileleri için tazminat da vermediğini söyledi.
Wang, “4 Haziran gerçeğinin üstünü örtmek ve ülke genelinde aşırı baskıyı artırmak, insan hakları ve adaletin peşinde koşan aktivistlerin kararlılığı için ilham olmaktan başka bir işe yaramayacaktır” diye konuştu.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/news/world/asia
Independent Türkçe için çeviren: Elvide Demirkol
© The Independent