Asgari ücretle yaşayan Amerikalıların hikayesi

Ülkemizde çok tartışılan bir konuyu, asgari ücretle insan onuruna yaraşır bir hayat yaşabilir mi sorusunu Amerika’da yaşayan kimisi göçmen kimisi beyaz, Anglo-Sakson Amerikalı gençlere sorduk

Kolaj: Independent Türkçe

Ülkemizde çok tartışılan bir konuyu, asgari ücretle insan onuruna yaraşır bir hayat yaşabilir mi sorusunu Amerika’da yaşayan kimisi göçmen kimisi beyaz, Anglo-Sakson Amerikalı gençlere sorduk

Amerika’da bir döneme öyle ya da böyle damgasını vuran Donald Trump’ın karşısına Demokrat Parti’den kimin çıkacağı tartışmaları zamanında Joe Biden için "Müesses nizamın adayı" "Trump’ın Demokrat Parti versiyonu" gibi söylemler yükseliyordu.

Milyarderleri korumaya devam edeceği, halkın en alt tabanında kalan dezavantajlı kesimin ise olası bir Joe Biden başkanlığında büyük ümitlere kapılmaması gerektiği ifade ediliyordu.

Demokrat Parti ön seçimlerimde iki aday vardı ki bu isimler de hem müesses nizamı endişelendiriyor hem de milyar dolarlık şirket ceolarının uykularını kaçırıyordu.

Bunlardan birisi Elizabeth Warren diğeri ise Bernie Sanders’dı.

Bu ikisinin ken içinde farklılıkları olsa da en net söylemleri toplumun en alt tabanını ilgilendiren konular üzerineydi.

1.jpg
Elizabeth Warren ve Bernie Sanders

Ve tabi asgari ücretle hayatını geçindiren milyonlarca Amerikalı için radikal vaatler dile getiriyorlardı.

Ön seçimlerde Joe Biden milyarderleri ve demokrat partinin görünmeyen güçlerinin desteğini alarak önce başka adayı oldu ardından Beyaz Saray koltuğuna oturdu.

Trump’ın yıktığı ne kadar Amerikan gerçekliği varsa onları ilk senesinde rehabilite etmek için geldiğini söyledi.

Bunun için de ilk iki senesinde ciddi bir halk desteğine, başkanlık onayına ihtiyacı vardı. Bunu da demogog söylemlerle bir yere kadar yapabilirdi. İşte tam bu anda devreye Bernie Sanders’ın fikirleri yetişti.

Bernie Sanders ön seçimi kaybetmiş olabilirdi ama fikirleri Beyaz Saray koridorlarında dolaşmaya başlamıştı bile.

Ve bunun en bariz kanıtı ise ABD Başkanı Joe Biden’ın, federal kurumlarda çalışan sözleşmeli işçiler için saatlik asgari ücreti 10,95 dolardan 15 dolara yükselten kararnameyi imzalaması oldu.

Amerika’daki gazetecilerin bile beklemediği bir artıştı bu.

Amerika’da asgari ücret eyaletlerden eyaletlere farklılık gösteriyor olsa da son tahlilde merkez olarak belirlenen şey federal kurumlarda çalışan sözleşmeli işçilerin saatlik ücreti oluyor.

Biz de Independent Türkçe olarak bu artış daha hayata resmen geçmeden 10.5 $ olan denklemde ortalama asgari ücret kazanan kimisi göçmen kimisi Amerikalıya sadece iki soru sorduk;

1 / Aylık eline geçen para ile fizyolojik / psikolojik ihtiyaçlarını tam giderebildiğini düşünüyor mu?

2 / Kazandığı paradan ay sonunda kenara para koyabiliyor mu ( Yatırım )

Ehrlich Chery

 

1. Buradaki sistem bir saatlik ücret sistemi olduğu için insanlar biraz sınırlarını zorlayarak daha fazla kazanabilmenin yollarını arıyorlar. Ben de kimi zaman bir kaç saat daha fazladan çalışarak biraz daha fazla kazanmanın yollarına bakıyorum. Sorunuzun yanıtı evet aslında fizyolojik / psikolojik ihtiyaçlarımı giderebildiğim söylenebilir.

2. Bu soru aslında biraz benim dışımdaki değişkenlerle ilgili. Normal şartlarda olağan dışı bir ödemem ortaya çıkmazsa ( Yeni bir TV, bilgisayar veya araba tamiri ) o ayki paramın küçük bir kısmı da olsa yatırıma kalabiliyor. Çok değil ancak bunun olması önemli

Diego Sponza

 

1 / Perulu bir göçmen olarak Amerika’ya geldiğimde belli alanlarda zorlanacağımı biliyordum. Bunlardan birisi de ailemi burada bir asgari ücret seviyesinde yaşatma mücadelesi olacaktı. Peru’da avukat olmama rağmen burada şu aşamada Avukatlık yapmıyorum en azından şimdilik

Tüm bunlara rağmen sorunuzun yanırı evet psikolojik ve fizyolojik ihtiyaçlarımı tam olarak karşılıyorum

2)   Evet yatırım yapıyorum bunu da bir formül sayesinde başarıyorum. Formülün adı 50-30-20

Yani kazandığım paraya rağmen, gelirimin% 50'sini harcadım,% 30 biriktirdim ve % 20 yatırım yaptım.

Noyan Katı

 

Türkiye’den Amerika’ya gelen hemen hemen herkesin ilk süreçlerde yaşadığı zorlukları ben de yaşadım inkar edemem. Ancak sistem öyle bir sistem ki alışmaya başlayınca artık o sistemin bir parçası halini alıyorsun.

Evet  tüm masrafların haricinde haftada bir restorana gitmek, benzin, sigara parası çıkarmak, ara sıra kendime ve başkalarına hediye almak, pahalı bi ürünü taksitle ödemek gibi keyif harcamaları yapabiliyordum. Yani fizyolojik ve psikolojik ihtiyaçların konusunda sıkıntıya düştüğüm söylenemez.

2/ Yatırım yapılabilir mi tabi bu bir tercih ancak benim bu hususta başarılı olduğum söylenemez. Parayı harcamak tatlı geldiği için ve Maslow’un ihtiyaçlar tablosuna göre olabildiğince rahat bir durumda olmak için oluşan giderlerin sonucunda kenara koyacak fazla para kalmıyor doğrusu.

Abunlar bir öğrencinin kişisel tecrübesi. Eğer ki kendime ev/oda kiralasaydım bu saydıklarım olmaz, çoğunlukla kira ve temel gider ödemesine para harcamak zorunda kalırdım. Bu durumda ABD'de mental olarak rahat yaşayıp asgari ücret ile 100% kendi ayaklarının üzerinde durmak istiyorsan tasarrufu ve minimalizmi hayatına katmak zorundasın.

Rachel Phillips

 

1 / Bu sorularınızın yanıtı aslında Amerika’da hangi eyalette olduğunuz, nerde çalıştığınız gibi parametrelerin de baz alınması gereken sorular olduğunu düşünüyorum. Mesela ben 24 saat hizmet veren bir sağlık tesisinde diyetisyen olarak görev aldığım için saatlik ücret doğrultusunda süreci kontrol edebiliyorum.

Tam zamanlı bir öğrenci olduğum için, kazandığım para genellikle psikolojik ihtiyaçlarımı karşılayabilir. Faturalarımı karşılıyor ve finansal kararlarda rahatım. Tek büyük faturalarım araba ödemem, sigortam ve kredi kartlarım. Yiyecek ve giyecek ihtiyacım olacak kadar para kazanıyorum. Genellikle ayda bir veya iki kez yemek yemek için dışarı çıkmaya yetecek kadar param var. Yılda en az bir veya iki kez seyahat etmenin yanı sıra. Evimdeki gıdalardan tam olarak sorumlu değilim, ancak evde gıda satın alımında bazı sorumlulukları paylaşmaya çalışıyorum.

2 / Her maaş çekinden tasarruf ediyorum, otomatik olarak birikimlerime gider. Genellikle ayda yaklaşık 40 saat çalışıyorum, bu nedenle ayda yalnızca yaklaşık 200 dolar tasarruf ediyorum. Tam zamanlı bir öğrenci olarak hayatımda bulunduğum yer için bunun iyi bir başlangıç ​​olduğunu düşünüyorum. Sonunda, bir gün yeni bir araba ve evi düşüneceğim günler de gelecektir diye umut ediyorum

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU