Kenya'da yöneticisi olduğu bir çocuk yurdunda 4 çocuğa tecavüz etmekle suçlanan 61 yaşındaki ABD'li bir misyoner, Kenya kökenli ABD'li bir hemşirenin verdiği adalet mücadelesi sonucu 15 yıl hapis cezası aldı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Pensilvanya'da yaşayan Gregory Dow, ailesiyle beraber 2008'de Dow Ailesi Çocuk Evi adını verdikleri bir çocuk yurdunu yönetmek üzere Kenya'nın Boito kasabasına taşınmıştı. Dow ve eşinin yaklaşık 10 yıl yönettiği yurt, çocuklara yönelik tecavüz ve şiddetle ilgili korkunç hikayelere konu olmuştu. Yurttaki 9 aylık bir bebeğin de kimse ilgilenmediği için yuttuğu bir cisimden dolayı boğularak öldüğü iddia edilmişti.
Suçlamaların hızla artması üzerine Dow, Kenyalı yetkililerden kaçarak 2017'de ABD'ye geri dönmüş, yurt kapatılmıştı. Dow'un eşiyse Kenya'da tutuklanmış, suçlamaları reddetmesine rağmen 2018'de mahkeme tarafından suçlu bulunmuş ancak kefaletle serbest bırakılmıştı.
Herkes misyonerin adaletten kaçabileceğini düşündü, biri hariç
Boito sakinleri, ABD'li Hıristiyan misyonerin adaletten kaçtığını düşünürken, devreye o dönem hasta olan kayınvalidesine bakmak üzere memleketine dönen Kenya kökenli ABD vatandaşı Margaret Ruto girdi. Pensilvanya'da hemşire olarak çalışan Ruto, Kenya'da Dow aleyhinde topladığı kanıtlarla ABD'ye dönerek elindeki belgeleri FBI'a teslim etti. Olayla ilgili yürütülen soruşturmalar sonucu mahkemeye çıkarılan Dow, geçen yıl 2013-2017 arasında yurtta kalan ve o dönem yaşları 11 ile 13 arasında değişen 4 çocuğa tecavüz ettiğini kabul etti.
Savcılar, Dow'un eşinin yurttaki çocuklara doğum kontrol cihazı verdiğini, bu nedenle Dow'un çocukların hamile kalmasından çekinmeden istismarı sürdürdüğünü bildirdi. Çocuk yurdunun Dow'un bağlı olduğu Pensilvanya'daki kilise ve bazı özel kurumlardan bağış aldığı da belirtildi.
Dün düzenlenen karar duruşmasında 15 yıl hapse mahkum edilen Dow, 16 bin dolar tazminat da ödeyecek. ABD'li misyonerin, 1996'da da ABD'de küçük bir çocuğu istismar etmekle suçlandığı ortaya çıkmıştı.
"Kimsenin umursamayacağını düşündüyse yanıldı"
Margaret Ruto, yetimhanede kalmış ya da gördükleri şiddetten kaçmayı başarmış kız çocuklarının kendisine "Yaşı büyük olanlar arasından her seferinde farklı birini seçip götürüyordu ve kendisiyle birlikte olmaya zorluyordu. Reddedenlere zorla alkollü içki içiriyordu ya da sabun yediriyordu" dediğini anlatarak şunları söyledi:
Ben sıradan bir kadınım, bir hemşireyim, bir anneyim. Neyin içine girdiğim konusunda en ufak bir fikrim yoktu.
Olayı soruşturan yetkililerden FBI özel temsilcisi Michael J. Driscoll, "Sosyal haklardan yoksun bu siyah çocukların mağdur edilmesini kimsenin umursamayacağını düşündüyse, yürütülen soruşturma ve verilen ceza yanlış düşündüğünün kanıtı" dedi.
Davayla ilgili Washington Post gazetesine konuşan eski Pensilvanya Doğu Bölgesi Savcısı William M. McSwain de, "Ruto'nun elindeki bilgiler FBI ajanlarına ulaştı. Dow'a dava açmak için yeterli kanıt toplayan yetkililer, kurbanlarına uyguladığı bu canavarca istismardan dolayı kendisini sorumlu tuttu. Bu dava halkın, Dow gibi tecavüz suçlularının ve diğer suçluların adalet karşısına çıkarılmasına nasıl yardımcı olabileceğinin bir örneği" diye konuştu.
Independent Türkçe, Washington Post, New York Times
