Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ayasofya'daki cuma namazının ardından basın mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, "Sadece bizim için değil, tüm insanlık için yoğun bir yıl oldu. Acılarla dolu bir yıl oldu. Temennimiz odur ki alınan tedbirler sayesinde 2021 bu noktada bir düşüş yılı olacaktır diye düşünüyoruz" dedi.

Tedbirlerle birlikte aşılarda alınan mesafeler olduğunu dile getiren Erdoğan şunları kaydetti:

3 milyon aşı geldi ve serisi devam edecek. Hedefimiz Çin'den 50 milyon, Almanya'dan bir o kadar daha gelme durumu söz konusu. Vatandaşlarımızın aşıya karşı olan tutarlılığı vaka sayılarını daha da düşürecek, vefat sayılarını da azaltacaktır. Bakanlığımız gerekli tedbirleri almış çalışmalar da devam etmektedir.

Almanya ile ortak üretim söz konusu. TÜBİTAK çalışmalarını sürdürüyor. Olumlu gelişmeler var. Rusya ile yürütülen çalışmalar var. Ayrıca Türkiye'nin yürüttüğü çalışmalar var. Aldığımız şu tedbirlerle, sokağa çıkma tedbirlerimiz var. Bar, pavyon, dün Boğaz'da yatta bir şeyler oldu. Bunlar bizi üzüyor, rahatsız ediyor. Biz bu yasakları zevkimiz için istemiyoruz. Bunu da Bilim Kurulumuzun tespitleriyle bu adımları atıyoruz.

"Bu zat bu çağda yaşamıyor, çok geride kaldı"

Erdoğan, CHP eski milletvekili Fikri Sağlar'ın "Türbanlı bir hakimin karşısına çıktığım zaman adaleti yerine getireceği konusunda kuşkum var” sözlerine de tepki göstererek, "Bu zat bu çağda yaşamıyor. Çok gerilerde kaldı" ifadelerini kullandı.

CHP'yi de eleştiren Erdoğan, "Bu CHP zihniyetinin faşizan anlayışının bugüne yansımasıdır. Bu faşist anlayış hala yaşamını sürdürüyor" dedi.

Bir dönem başörtülü kişilerin üniversitelere giremediğini de hatırlatan Erdoğan şöyle devam etti:

İnsanın giyimine kuşamına göre değerlendireceksek, bunu fikir özgürlüğü olarak anlatmak mümkün değildir. Bunlar inanç, fikir özgürlüğünden bahşediyor. Bırakın artık bu işleri. 50'li yıllardaki CHP'nin olduğunu, yaşam tarzı olarak hala insanların yaşamlarına müdahale ettiklerini görmek istemiyoruz. Bay Kemal yanına 20 tane başörtülü koysa senin ne olduğunu millet iyi biliyor. Hakim, savcı, polis bu ülkenin her kurumunda görecekler. Şartlar belli. Devletin hangi kurumuna hangi şartlarla girilir bellidir. Bunlar daha çok şey görecekler. Bu kuralları da ayaküstü bunların değiştirme hakkı ve yetkisi yoktur. Oy almak için bazı yerlerde başörtülü birkaç kişiyi de vitrin mankeni gibi getirip koymak kimseyi inandırmıyor. Bay Fikri sen çağın dışında kaldın, tabi Bay Kemal bir şey söyleyemiyor.

"CHP'nin nerden nereye geldiği çok açık net ortada"

Erdoğan'a Pınar Gültekin'in öldürülmesi olayının ardından CHP'li bir milletvekilinin baba Sıddık Gültekin'i telefonla arayarak davadan vazgeçirme iddiasına ilişkin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na basın mensuplarının sorduğu soruyu yanıtsız bırakması da soruldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, söz konusu gelişmelere ilişkin şu değerlendirmede bulundu:

Sayın Kemal niçin acaba bunu cevapsız bıraktı? Orayı biraz sıkıştıracaksınız. Onun adına ben konuşmayayım veya onun adına ben cevap vermeyeyim. Bunu anlamanız lazım. Bunların sorunları var. Taciz, tecavüz, hırsızlık var. Artık CHP'nin nerden nereye geldiği çok açık net ortada. Şimdi en güzel dersi 2023'te sandıkta benim milletim bunlara verecektir diye inanıyorum.

"Ben Sözcü gazetesini okumuyorum"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sözcü gazetesinin "2020'de hatırlanmak istenmeyen, felaket ve gözyaşı" olarak nitelediği olaylar arasına Ayasofya'nın cami olarak açılmasını eklemesine ilişkin, "Ben Sözcü gazetesini okumuyorum. Kimse de buna para verip almasın. Ayasofya 2020'nin adeta taçlı yıldızıdır" dedi.

Independent Türkçe