Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, milletvekilleri toplantısının ardından yazılı açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden övgüyle bahseden Bahçeli, parlamenter sisteme dönülmesini savunan Millet İttifakı'nı eleştirdi:
Güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönmekten bahsedenler, suya yazı yazan, ipe un seren, cüretleri cehaletlerinden doğan siyaset düşkünleridir. Türkiye eskiye dönmeyecektir. Zillete ömür ve omuz veren siyasi garabetlerin bunu anlayıp kabul etmesinde sayısız yarar vardır.
Devlet Bahçeli, Seçim Kanunu'nun değiştirilmesi gerektiğini savundu:
Özellikle Siyasi Partiler Kanunu, Seçim Kanunu ve TBMM İç Tüzüğü’nü yeniden ele alarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle çelişmeyecek içerik netliğiyle ve ifade niteliğiyle perçinlemek zarurettir.
Siyasi Etik Kanununa da ihtiyaç duyulduğunu öne süren Bahçeli, “Siyaseti yozlaştıran çarpık zihniyetlerin artan etik sorunları, Türkiye’yi zora sokmakta, ayak bağı olmaktadır. Türk siyaseti kirlenirken, milli irade kösteklenmektedir” ifadelerini kullandı.
“Milletin vermediği yetkiyi korsanca ve kurnazca kullanmaya heveslenenler…”
MHP lideri, geçtiğimiz genel seçimlerde İYİ Parti’nin “vekil transferi” yoluyla CHP desteğiyle TBMM’de yer alınmasını da eleştirdi:
TBMM’de sipariş grup kuran ve kurduranlar, milletvekili borsasında alım satım yapanlar, milletin vermediği yetkiyi korsanca ve kurnazca kullanmaya heveslenenler, marjinal partilere belirli süreli ve belli amaçlara matuf milletvekili verip iş bitiminde tekrar iade alanlar Türkiye’nin imaj ve prestijini zedeleyen köhne ve kötürüm zihniyetlerden başkası değildir. CHP bu gaflet ve rezalet kervanının başını çeken çıbanbaşıdır. Demokrasi demek dalavereyle ipotekli ve icazetli partilerin grup kurmalarının önünü açmak demek değildir.
“Nerede yalan varsa CHP oradadır”
CHP hakkında “demokrasiyi zillet çamuruyla ziyan etme peşinde” nitelemesinde bulunan Bahçeli, “Nerede yalan varsa CHP oradadır. Nerede yanlış ve yıkım varsa CHP hemen dibindedir. Çünkü bu CHP, zembereğinden boşalmış, balataları yakmıştır. Türkiye günbegün ağırlaşan bir CHP sorunu ile karşı karşıyadır. Siyasete bulaşmış zillet virüsü istikrarsızlığın ana kaynağıdır” yorumunu yaptı.
Bahçeli’den baro yürüyüşü tepkisi
Bazı baroların yürüyüşüne tepki gösteren Devlet Bahçeli, amacın hak talebi seslendirmek değil, iç huzuru bozmak olduğunu savundu:
Millete tepeden bakan, fildişi kulelerinde keyif süren bazı baroların devam edegelen saltanatları riske girince çareyi gerilim ve kavga ikliminde bulmaları skandal bir ayıptır. Türkiye’nin ve dünyanın bugünkü nazik ve kırılgan döneminde hırslarından dolayı sosyal mesafeyi bile ihlal eden bazı baro yöneticilerin sahneledikleri davranışlar demokratik bir eylem değil, densizlik ve despotik bir utanmazlıktır. Ortada taslak bile yok iken, tekli-çoklu baro yönetimi kapsamında cepheleşmek yanlış ve sakat bir vehimdir. Kaldı ki, demokrasinin çoğulculuğunu isteyenlerin, sıra çoklu baro düşüncesine geldiğinde bir kaşık suda fırtına koparması çözülmesi imkânsız bir çelişkidir. Demokrasi farklı fikirlerin, farklı eğilimlerin ahlaki norm ve ölçüler içinde mücadele ve müsabakasını esas almaktadır.
Bahçeli’den TTB’ye tepki
Devlet Bahçeli’nin gündeminde Türk Tabipler Birliği (TTB) de vardı:
Türk Tabipler Birliği gibi oluşumlar terörle mücadeleye karşı çıkacak kadar alçalmışlar, bölücülerle aynı kareye girebilecek kadar çirkinleşmişler, milletimizle aralarına kapanmaz uçurumlar açmışlardır.
"CHP-HDP-İP-FETÖ-PKK milletin gücü karşısında saklanacak yer arayacaklardır"
CHP, İYİ Parti ve HDP'nin mahcup olacağını ileri süren MHP lideri, şu ifadeleri kullandı:
CHP-HDP-İP-FETÖ-PKK milletin gücü karşısında saklanacak yer arayacaklardır. Emperyalizmin yeni reklam yüzleri, yeni aparat ve ara elemanları olan CHP-HDP-İP Allah’ın izniyle mahcup olacaktır. Cumhur İttifakı’na tam bağlılıkla, CHP-HDP-İP’in artık ayağa düşmüş, yalnızca istismara yarayan grup önerilerine hiçbir şekilde itibar ve ihtimam etmeden çalışmalarımız aynen devam edecektir.
Independent Türkçe
