Libya’da devam eden iç savaşın son dönemlerde Türkiye’nin destek verdiği Ulusal Mutabakat Hükümeti lehine dönmesinde ve İdlib’deki Barış Kalkanı operasyonunda Suriye güçlerine ağır kayıplar verdirilmesinde silahlı insansız hava araçlarının da (SİHA) ciddi etkisi olduğu iddia ediliyor.
Gerek dronelerin gerekse İHA ve SİHA’ların çatışma alanlarında son dönemlerde artan bir etkinliği var.
Suudi Arabistan’da ARAMCO petrol tesislerini hedef alan saldırının da İHA’larla gerçekleştirildiği iddia edilmiş, Patroit hava savunma sistemlerinin bunları algılamakta geç kaldığı öne sürülmüştü.
Yine Suriye ve Libya’daki çatışmalarda en dikkat çekici nokta ise Rus yapımı hayli etkili bir hava savunma sistemi olan Pantsir’lerin SİHA’lar tarafından vurulabilmesi.
Hayli pahalı olan hava savunma sistemlerinin İHA akınlarını önlemede yetersiz olduğunun görülmesinin ülkelerin savunmalarında yeni planlamalar yapmaları gerektiği yorumlarına neden oluyor.
Savunma uzmanı Hakan Kılıç, İHA’ların artan etkinliği ve hava savunma sistemlerinin neden bunlar karşısında yeterli kaldığını değerlendirdi.
“Barış Kalkanı Harekatı, hava savunma taktiklerini kökünden değiştirecek”
Barış Kalkanı Harekatı’nı hava savunma taktiklerini belki de konseptini kökünden değiştirecek, kısa süreli ama büyük bir gösteri olduğunu iddia eden Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:
Oysa çok gelişmiş ve sofistike sayılan Pantsir, BUK gibi Rus yapımı hava savunma füze sistemlerinin ANKA-S ve TB-2 gibi hiçbir öz savunma sistemine sahip olmayan SİHA’ları kolayca düşürmesi gerekirdi.
Ancak böyle olmadı ve hava savunma/yakın hava desteği/SEAD mücadelesinde yeni bir çığır açılarak, normalde tüm mobil hava savunma füze sistemlerinin radarlarının SEAD görevli F-16 uçaklarının AGM-88 HARM anti-radyasyon füzesi ile vurulması gerekirken, bir çoğunun F-16’lardan ziyade çok daha basit ve düşük maliyetli motorsuz, süzülen mühimmat ROKETSAN MAM-L ile SİHA’lar tarafından vurulduğunu gördük.
“Türk SİHA’ları ile Suriye HSS’leri savaşının galibi SİHA’lar oldu”
Operasyon sırasında Suriye’nin şöyle bir hesap hatası yaptığını belirten Kılıç, şöyle konuştu:
Pantsir gerek radarı gerekse füzelerinin menzil ve irtifa değeri olarak Türk SİHA’ları ANKA ve TB-2’yi vuracak kabiliyette olduğu için hem kendini hem de koruduğu bölgenin alçak/orta irtifa savunmasını yapabileceği düşünüldü. Türk SİHA’ları- Suriye HSS’leri savaşının galibi SİHA’lar oldu. Çünkü dünya ve özellikle Ruslar şunu gördü ki bir HSS ne kadar kabiliyetli olursa olsun bir radar ağına entegre değil ise yani kademeli mobil, sabit radarlar ve bonus olarak AWACS desteği yok ise “Kendi gördü, kendi vurdu (Standalone)" devri kapandı.
SİHA’lar HSS’lere karşı neden daha etkili oldu?
SİHA’ların hava savunma sistemleri karşısındaki üstünlüğünün nedenlerini anlatmayı şöyle sürdürdü:
Çünkü örneğin Bayraktar TB-2 radarda kuş sürüsü gibi görünen bir SİHA, EH’ye (Elektornik Harp) karşı yapay zeka içeren bilgisayar sistemi var, ANKA-S zaten uydu kontrollü olduğu için EH’den etkilenmiyor. Ayrıca çok yüksekten (MALE sınırları yani 45.000 feet altında) uçtuğu için çok uzaktan tespit yapabiliyor.
Pantsir ise alçak irtifa görevli olarak çalışıyor ve duyduğumuza göre daha çok bu irtifaları tarıyordu. Yani orta ve yüksek irtifayı o sırada BUK sistemine veya Suriye Hava gücüne bıraktığı anlarda da yakalanmış olabilir.
Ayrıca taktisyenlerin gördüğü bu entegrasyon sorunundan başka bir sorun ise: HSS’niz ne kadar iyi olursa olsun düşmanın ciddi ED/ET yani KORAL gibi dünyada çok az muadili bulunan bir elektronik taarruz sistemine maruz kalıp kör ve sağır olduğunda SİHA’lara karşı otomatikman savunmasız kalacak, avcı iken av olacaktır ki bunun Suriye’de defalarca örneği görüldü.
SİHA imhasını amaçlayan sistemler çok yaygınlaşacak
Drone ve SİHA teknolojilerinin gelişmesi tasarım, radar ve kullanım konseptinde de değişiklikler olacağını belirten Kılıç, sözlerini şöyle tamamladı:
Milli hava savunma top sistemleri Korkut ve Gökdeniz benzerlerinin önemi artacağı gibi özellikle ROKETSAN, ASELSAN ve TUBİTAK-SAGE tarafından çalışılan ve dünyada çok örnekleri çıkan lazer ile SİHA imhasını amaçlayan sistemler çok yaygınlaşacak.
© The Independentturkish