2010-2017 yılları arasında Diyanet İşleri Başkanlığı yapan İslam Düşünce Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Koronavirüs salgınıyla ilgili bir video yayınladı.
Virüs salgını nedeniyle Kabe’nin kapandığını, tavaf ve sa’y ibadetlerinin durduğunu, camilerin kapılarını ibadet eden insanlara kapatmak zorunda kaldığını hatırlatan Görmez, tarihteki diğer salgınların yeni salgın gibi küresel bir salgına dönüşmediğini söyledi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
“Bugün insanın küresel bir salgınla karşı karşıyadır. Bütün insanlığı büyük bir korku ve endişeye sevk etti. Bütün insanlığı çaresiz bir gelecek endişesi kaplamaya başladı. Üstelik bütün bunlar insanın en güçlü olduğu zamanda gerçekleşiyor” diyen Görmez şunları söyledi:
“Küçük bir mikroskopla görülebilen bir virüs bütün insanlığın adeta hayatını teslim alıyor. Hepimiz evlerine kapanmış, meçhul akıbetimizi beklemeye başladık. Bu süreçte Sağlık Bakanlığı, sağlık çalışanları, doktorlar, sağlık otoriterleri üstüne düşen vazifeleri hakkıyla ifa ediyorlar. Allah o kardeşlerimizin hepsinden razı olsun. Onlara da dua edelim”
Sağlık otoritelerinin önerileri dinin de önerileridir
“Bilim, Rabb’imizin kainata yerleştirdiği ayetlerin tefsiri; akıl ve düşünce de onun insana en büyük ihsanıdır” diyen Görmez, “Tarihde bu tür musibetlerde korkuları yenmek, endişeyi bertaraf etmek, ölüm korkusunu aşmak ancak sadece dinin verdiği yüksek mana ile mümkün olmuştur. Bugün de bilimi ve aklı yok saymadan İslam’ın verdiği anlamlar yaşadıklarımızı daha doğru anlamlandırabiliriz diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Bu tip salgın hastalıklarda sağlık otoriterleri yaptığı önerilerin aynı zamanda dinin de önerileri olduğunu kaydeden Görmez, İslamiyet’in bir insan canını korumayı, can emniyetini sağlamayı en büyük esas kabul ettiğini belirtti.
Böyle bir hastalığa çare olmanın bir kulun nail olabileceği en büyük derece olduğunu da vurgulayan Görmez, “İnsanlık bugün birbirini yok edecek silah üretme yarışını bırakıp birbirini tedavi edecek vesileleri bulma yarışına girmelidir. O zaman ne güzel bir dünya olur” şeklinde konuştu.
Fiili dua önerisi
En çok kabul edilen duanın ‘fiili dua’ olduğuna değinen Görmez, “Bugünden itibaren dualarımızı büyük bir iyilik hareketine dönüştürebiliriz. Bu zor zamanlardan geçerken bir ev veya dükkan sahibinin kirasını ödeyemeyen kardeşine ikramı en büyük duadır” dedi.
Görmez şunları söyledi:
Bir işverenin bu zor zamanlarda işe gelemeyen işçisinin ücretini vermeye devam etmesi en büyük duadır.
Bir kimsenin alışverişini yapamayan zor durumdaki komşusuna yardımcı olması en büyük duadır.
İlahi rahmeti celb edecek, bela ve musibetleri def edecek en büyük dua bu zor zamanlarda büyük bir iyilik hareketi başlatmaktır.
En büyük dua, herkesin birbirine iyilik yapmasıdır.
Bugün musafaha etmekten uzaklaştık. Çok sevdiğimiz kardeşimize elimizi bile uzatamıyoruz. Ama bunu yüreklerin dokunuşuna dönüştürebiliriz pekala. Ve yüreklere dokunmak bugün en büyük duadır. Allah dualarınızı kabul etsin.
© The Independentturkish