Esad rejiminin devrilmesi, İran'da şok etkisi yaratırken, reformistlerin, Tahran yönetimini, "bölgeyi doğru okumama ve yanlış analiz etme" suçlamalarına neden oldu.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Suriye'de 2011'de özgürlük talebiyle başlayan halk hareketlerini Beşar Esad rejiminin şiddetle bastırmak istemesiyle patlak veren iç savaşta, rejimin en büyük destekçisi Rusya'yla birlikte İran olmuştu.
İran, iç savaş boyunca Suriye'ye örgütlediği milis gruplarını sevk edip muhaliflere karşı savaştırmak dahil pek çok imkanı seferber etmişti.
İran'daki Reformistler ise, ülkede ekonomik sorunlara karşın imkanların Suriye'deki milis güçler ve diğer araçlar için kullanılmasına karşı çıkıyordu.
Suriye'de 61 yıllık Baas rejiminin düşmesi, İran'daki Reformistlerin benzer eleştirilerini yeniden gündeme taşıdı.
"İran istihbaratından eleştirmeyin uyarısı"
Reformist siyasetçi Mahmud Sadıki, 9 Aralık'ta Telegram hesabından yaptığı paylaşımında, İran istihbarat birimleri tarafından Suriye'deki gelişmelerle ilgili İran rejimini eleştirmemesi konusunda uyarıldığını paylaştı.
Sadıki, ülke lideri Ayetullah Ali Hamaney'e hitaben yazdığı mektubunda, "İran İstihbarat Bakanlığı, ben ve bazı siyasi aktivistlerle iletişime geçti ve bizi, devrilmiş Suriye rejimi ile İran arasında benzerlik kurmamamız yönünde uyardı." ifadelerini kullandı.
Buna rağmen Sadıki sosyal medya hesabı "X" ten yaptığı paylaşımında İran yönetimine seslenerek, "Esad Hanedanının başına gelenlerden ders alın" paylaşımı yaptı.
İran, Suriye konusunda yanlış analiz yaptı
Öte yandan reformist siyasetçi Abbas Abdi, İtimad Gazetesi'nde "Bilişsel Başarısızlık" adlı makalesinde Tahran yönetimini Suriye meselesinde yanlış analiz yapmakla suçladı.
İran'da politika yapıcıların Suriye konusunda, askeri açıdan yenilmeden önce bilgi ve analiz yönünden büyük bir darbe aldıklarını belirten Abdi, Suriye'deki büyük ölçekteki bir yenilgiyi öngöremeyenlerin sağlıklı analizler yapabilme yeteneğine sahip olamayacaklarının altını çizdi.
Abdi, "Başkaları neden onların irrasyonel analizlerini ve boş vaatlerini kabul etsin ki? Daha Esad'ın kaçışından on dakika önce 'Kazandık' diye yazıyorlardı." değerlendirmesinde bulundu.
Bölge gerçeklerini doğru değerlendirememenin zamanla İran'ın propaganda ve stratejik politikalarını boşa çıkardığını dile getiren Abdi, "Esad meselesi sona ermiş olabilir ancak şu anki meselemiz, gerçeklere yönelik resmi bakış açısında mevcut olan bu aşırı bilgi ve analiz zayıflığıdır. Bu zayıflık, ekonomik, askeri ve siyasi yetersizliklerden daha tehlikelidir." şeklinde kaydetti.
İranlı siyaset bilimci Prof. Dr. Sadık Zibakelam da Muhafazakarlara yakınlığıyla bilinen Tahran Belediye Başkanı Ali Rıza Zakani'nin Heyet Tahrir Şam'ın (HTŞ) lideri Ebu Muhammed Colani'ye yönelik ağır sözlerini eleştirdi.
Sosyal medya hesabı "X" ten yaptığı paylaşımında Zibakelam, Esad karşıtlarının hapsedildiği Suriye hapishanelerinin görüntüleri ve bu mahkumların çoğunun gün ışığını dahi görememesine dikkati çekerken, Hamas'ın yeni yönetimi tebrik ettiğini hatırlattı.
İran Devrim Muhafızları Komutanı: Suriye'yi terk eden son kişiler, İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun üyeleriydi
İran Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı Hüseyin Selami, ordu komutanlarıyla yaptığı toplantıda, "Suriye'deki direniş hattını terk eden son kişiler, İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun üyeleriydi. Bu alandan ayrılan son kişi ise bir muhafızdı. Stratejiler, koşullara göre değişmelidir" dedi.
İran Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı Selami, ordu komutanlarının bir araya geldiği toplantıda, Suriye'de son dönemde gerçekleşen güvenlik ve askeri olayların nedenleri ve etkilerine ilişkin açıklama yaptı. Selami, bazı insanların Suriye ordusunun yerine İran ordusunun savaşması beklentisine sahip olduğunu belirterek, "Acaba, o ülkenin ordusu sadece seyirci olurken, tüm Devrim Muhafızları ordusu ve ona bağlı milis güçleri (Besic) başka bir ülkede savaşa sokmamız mantıklı mı" diye sordu.
Birkaç ay öncesinden itibaren silahlı grupların faaliyetlerinden haberdar olduklarını bildiren Selami, "Hatta kardeşlerimiz, istihbarat yöntemlerini kullanarak bu grupların saldırı hatlarını tespit etmiş ve bunları Suriye'nin siyasi ve askeri yetkililerine iletmişlerdi. Ancak, ne yazık ki, orada gerçek anlamda bir değişim, savaş ve direniş iradesi olmadığı için, maalesef sizin de gözlemlediğiniz bu olay gerçekleşti" ifadelerini kullandı.
Suriye’deki direniş hattını terk eden son kişilerin İran Devrim Muhafızları Ordusu üyeleri olduğunu ifade eden Selami, "IŞİD'in kontrolü yok edildikten sonra, zaruri olmayan güçlerimizi Suriye'den çıkarmak zorundaydık. Ortam güvenli hale gelmişken ve Suriye ordusu kendi savunma hatlarını üstlenip güvenliği sağlama kapasitesine sahipken, İran Devrim Muhafızları Ordusu sadece en gerekli şartlarda Suriye'de kalmaya devam etti" dedi.
İran Devrim Muhafızları Komutanı Selami, "Şu anda da direniş cephesine destek için yollar açıktır. Bu, tüm yolların yalnızca Suriye'ye bağlı olduğu anlamına gelmez. Aynı şekilde, orada da zamanla başka bir şekil alabilir" diyerek konuşmasını tamamladı.
AA, ANKA