Maduro, "ırkçı kovboy" dediği Trump'a zeytin dalı uzattı

Venezuela Devlet Başkanı sert tavrından vazgeçti

Maduro, ABD'yle ilişkilerinin kazan-kazan esasına dayanması gerektiğini savundu (AFP)

2017-2021'de ABD'yi yönettikten sonra bir kez daha başkan seçilen Donald Trump'a beklenmedik bir zeytin dalı uzatıldı. 

78 yaşındaki siyasetçinin ilk döneminde "maksimum baskı" politikasıyla ve yaptırımlar, siber saldırılar ve tehditlerle koltuktan indirmeye çalıştığı Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, bir zamanlar "şantajcı New York mafyası", "sefil" ve "ırkçı kovboy" diye seslendiği Trump hakkında konuştu:

İlk hükümetinde bize iyi davranmadı ama bu yeni bir başlangıç. Sen 'Amerika'yı Yeniden Harika Yap' diyorsun. Senin sloganını alıntılayarak, bizim sloganımızın birleşmiş bir Venezeula, Latin Amerika ve Karayipler'i harika yapmak olduğunu söyleyebilirim.

Ülkesindeki muhaliflerin temmuzdaki seçimlerde hile yapmakla suçladığı 61 yaşındaki Maduro, Trump'a yönelik suikast girişimlerinin ardından "onunla dayanışma göstermek konusunda bir an bile tereddüt etmediğini" vurguladı. 

Trump da Maduro için "Küba'nın kuklası" ve "tiran" gibi ifadeler kullanmıştı. 

Ancak uzmanlar, Maduro'nun bu son sözleriyle yeni sayfa açılabileceğini savunuyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Londra merkezli Chatham House'ın Latin Amerika uzmanlarından Christopher Sabatini, Trump'ın Venezuela konusunda şaşırtıcı derecede farklı bir yaklaşım sergilemesi yönünde "çok güçlü bir eğilim" gördüğünü söylüyor. 

Sabatini, Trump'ın petrol zengini Venezuela'yla anlaşma yaparak ABD'deki petrol fiyatlarını düşürebileceğine işaret ediyor. 

Akademisyen ve yazar, ülkesine kaçak yollarla gelen göçmenleri geri göndermek isteyen Trump'a Maduro'nun yardımcı olabileceğini de sözlerine ekliyor. 

Son 10 yılda 8 milyona yakın Venezuela yurttaşı ülkesinden kaçarken bunların çoğunun hedefi ABD oldu. 

Trump, ilk başkanlık döneminin sonlarında doğru "Maduro görüşmek istiyor. Hiçbir zaman görüşmelere karşı çıkmam" demişti. 

BBC Mundo'ya konuşan Latin Amerika uzmanı Michael Shifter de Kuzey Kore lideri Kim Jong-un'la görüşen Trump'ın Maduro'yla da bir araya gelebileceğini söylüyor. 

Eski Venezuela Ticaret Bakanı Moisés Naím de Brezilya ve Kolombiya gibi eski müttefiklerin Venezuela'daki seçimleri tanımadığını hatırlatarak "Maduro'nun uluslararası tanınmaya ve meşruiyete ihtiyacı son derece fazla" diyor. 

5 Kasım'da da özel bir televizyona çıkan Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ABD'deki seçim sonucuyla ilgilenmediklerini savunmuştu:

Biz kendi işimize bakıyoruz; Venezuelalıların kendi geleceğine kendisi karar verecek. Burada ne yapacağımıza kuzeydekiler karışamaz. Donald Trump ya da Kamala Harris, hangisi seçilirse seçilsin, dış politikadaki duruşumuz bellidir.

Maduro, Venezuela'nın bir koloniye dönüştürülmesine müsaade etmeyeceklerini vurgulayarak, "Bazı insanlar Venezuela'yı bir koloniye dönüştürerek refah sağlayacağını düşünüyor. Peki ya Porto Riko? ABD'nin müdahale ettiği ve daha iyi durumda olan tek bir ülke gösterebilir misiniz? Afganistan ve Libya örnekleri ortada" demişti.

Ülke ekonomisinin "tek taraflı acımasız" yaptırımlara rağmen büyümeye devam ettiğini öne süren Maduro, kendi öz çabalarıyla bunun üstesinden geldiklerini bildirmişti.

Devlet Başkanı Maduro, isim vermeden muhalefeti hedef alarak, faşist ideolojiyi benimseyenlerin ülkede iç karışıklık çıkarmaya çalıştığını ve en büyük desteği de maalesef ABD'den aldıklarını iddia etmişti.
 

Independent Türkçe, Guardian, AA

DAHA FAZLA HABER OKU