DEM Parti liderleri, Halfeti'den iktidara seslendi: Bu yoldan dönün

DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları, Halfeti Belediyesine kayyum atanmasını protesto için ilçeye gitti

Fotoğraf: X

İmralı'da tutulan Abdullah Öcalan ile Ömer Öcalan arasında 23 Ekim'de yapılan görüşmeye değinen Bakırhan, "Sayın Öcalan, Ömer Öcalan ile görüştüğünde Halfeti'nin önemine değinmişti. Buraya kayyım atayanlar birlikte yaşam irademize kayyım atamıştır. Bu karar geri alana kadar, Mehmet Karayılan ve Saniye Bayram görevinin başına geçene kadar alanlarda olacağız. Direneceğiz. Burada iradesine sahip çıkan herkesi kutluyoruz. Siz doğru yerdesiniz. Kayyım atayanlar yanlış yapıyor. Demokrasiye darbe yapılıyor" ifadelerini kullandı. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bakırhan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kürtler adalet istiyor"

İnkarcı bir iktidar ile karşı karşıya olduğumuzu bir çok kez dile getirmiştik. Kürt seçemez, dili ile konuşamaz deniliyor. Kürdün iradesi cezaevine atılıyorsa biz iktidara Halfeti'den soruyoruz; Kürt ne yapsın? Kürtler adalet istiyor. Diyalog istemeyenler Halfeti, Batman ve Mardin'e kayyım atayanlardır. Ciddi bir aldatmaca ile karşı karşıyayız. Bizler ezilenlerin, emekçiler, gençler ve kadınlar olarak irademizi gasp eden bu iktidarı uyarıyoruz. Bu yol Türkiye'yi bir yere götürmez. Bu yoldan dönün. Bırakın Halfeti halkı kimi seçtiyse o yönetsin. Kürtler size inanmıyor. Sizler sıkıştığınız zaman kayyıma başvuran, kolluğa yapışan, yargıyı sopa olarak kullanan bir zihniyete sahipsiniz. Kürtler, demokrasi, eşitlik ve özgürlük istiyor. Bu sınav sizin sınavınız. Çözüm diyorsanız Kürtler burada, İmralı oradadır. Barış istiyorsanız, kayyım atamaktan vazgeçin. 
  

"Yeni bir düzen kurmak istiyorlar"

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ise, yaşananların "siyasi darbe" olduğunu vurguladı. Hatimoğulları şöyle konuştu:

Bıkmadan usanmadan şunları tekrar etmeye devam edeceğiz. Kayyım sarayın eli ile gerçekleşen, siyasi polis darbesidir. Seçme ve seçilme hakkının ortadan kalkması demektir. Yeni bir düzen kurmak istiyorlar. Padişahlık dönemimde olduğu gibi bir sistem kurmak istiyorlar. 'Kürt sorununu çözelim' dedi, elini uzattı ama diğer eliyle halkların üzerine sopa indiriyorlar. İç barışı sağlamak isteyenler kayyım atamaz. Türkiye'de iç barışı sağlayanlar Esenyurt'a kayyım atamaz. 85 milyonun seçme ve seçilme hakkını korumak zorundayız. Buna karşı çıkmak dışında bir yolumuz yok. Ortak mücadele ile kazanacağız. Sayın Öcalan'ın memleketinde sesleniyoruz; tecridi kaldıracak olan sizlersiniz. 

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU