Son iki yılda Küba’dan çıkan göç dalgası devrimden bu yana görülenlerin en büyüğü oldu

Küba’da ekonomik durumun kötüye gitmesi, 1959 devriminden bu yana benzeri görülmemiş bir göç hareketine yol açarak son iki yılda yüz binlerce kişinin ülkeyi terk etmesine neden oldu

Ekonomik durumun kötüye gitmesi son iki yılda yüz binlerce kişinin Küba’yı terk etmesine neden oldu (AFP)

Şarku’l Avsat’ın Fransız haber ajansı AFP’den aktardığı habere göre bu göçmenlerden biri tüccar Elsa’nın (30), Kovid-19 salgının sona ermesinden bu yana enflasyonun kontrolden çıkması ve turizm sektörünün toparlanmasının sekteye uğramasıyla son 30 yılın en kötü kriziyle karşı karşıya olan ülkesini ağustos ayında terk etmeye karar verdiğini aktardı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Şu anda ABD’nin Miami şehrinde yaşayan ve soyadını vermek istemeyen Elsa, “Temel ihtiyaçları karşılamak çok zordu. Hiçbir şey yoktu. Elektrik kesintisi sorunu dayanılmazdı. Bir de gıda sorunu (fiyatlar nedeniyle) vardı” ifadelerini kullandı. Küba pesosunun değerinin 2021’den bu yana düştüğüne de dikkat çekti.

Yurtdışına göç eden birçok kişi gibi o da uçağa atlayıp Managua, Nikaragua’ya gitti, ardından karadan Meksika’ya gidip 3 ay orada kaldı ve Kasım ayında sınırını geçerek ABD’ye gitti.

Ocak ayının sonlarında açıklanan son resmi rakamlara göre, 2023’te ABD yetkilileri 153 bin Kübalının yasa dışı girişini kaydederken, 67 bin kişi de Washington’un yasadışı göçü engellemek amacıyla bir yıl önce kurduğu ‘Parole’ programı aracılığıyla ülkeye yasal yollardan girdi.

Karşılaştırma olarak, 2022’de ABD 313 bin Kübalının yasa dışı girişini kaydetmişti.

Böylece iki yıl içinde en az 533 bin Kübalı ABD’ye taşınmış oldu. Bu, başka bir vize türüyle gelen ve şu anda herhangi bir istatistiğin olmadığı sayılara ek olarak adanın 11,1 milyonluk nüfusunun yüzde 4,8'ini temsil ediyor.

Florida Üniversitesi Küba Araştırma Enstitüsü Direktörü Jorge Duany, AFP’ye “Bu sayı, 1959’daki devrim sonrası ilk göç hareketlerinden bu yana iki yıl üst üste kaydedilen en büyük Kübalı göçmen sayısını temsil ediyor” dedi.

Castro’nun devrimini takip eden üç yıl boyunca 300 bin Kübalı, çoğu siyasi nedenlerden dolayı ülkeden kaçtı. Ardından 1980’de 130 bin, 1994’te ise 35 bin Kübalı göç etti.

İspanyol pasaportu

Kübalıların göçü sadece ABD ile sınırlı kalmıyor, on binlercesi, Latin Amerika ve Avrupa’ya doğru yola çıktı. Sayıları hakkında bir istatistik bulunmuyor.

AFP tarafından bu ülkelerden elde edilen resmi rakamlara göre, son iki yılda 36 bin Kübalı Meksika’ya sığınma talebinde bulunurken, 22 bini Uruguay’a ve birkaç yüz kişi de Şili’ye gitti.

28 yaşındaki Radebel Peña, Nisan ayında Havana’dan Kübalılar için vize gerektirmeyen Guyana Georgetown’a giden bir uçağa bindi.

Oradan Brezilya ve Bolivya’ya geçerek Mayıs ayında yasadışı yollardan Şili’ye girdi. Şu anda Valparaíso’da inşaatta herhangi bir belgesi olmadan çalışan Peña “Burada her şey var. Çalışırsak iyi yaşayabiliriz” ifadelerini kullandı.

Bu benzeri görülmemiş göç dalgası, 2021’in sonunda, Küba’nın müttefiki Nikaragua’nın Küba hükümeti üzerindeki krizle yüzleşme baskısını hafifletmek için Kübalılara yönelik giriş vizelerini iptal etmesi ile başladı.

Ekonomi, sıkılaşan ABD yaptırımlarının ve salgın krizinin sonuçlarının ağırlığı altında kötüleşirken, Kübalıların ülkeden ayrılma hareketi hızlandı. Söz konusu sebepler adanın yapısal sıkıntılarını daha da artırdı.

İspanya, özellikle 2022’de, ‘Demokratik Hafıza’ yasası olarak bilinen ve bazı İspanyol kökenli kişilerin vatandaşlık almasına izin veren bir yasanın çıkarılmasından bu yana, Kübalılar için Avrupa’daki ilk varış noktası olmaya devam ediyor.

Küba’nın Holguin şehrinden 24 yaşındaki garson Marco Antonio Napolis, İspanyol pasaportu aldıktan sonra kız kardeşiyle birlikte Mart ayında Madrid’e göç etmek istiyor.

Genç adam, Havana’daki İspanyol Konsolosluğu önünde AFP’ye verdiği röportajda ‘Oraya yerleşip işlerin nasıl gideceğini görmek istiyoruz’ dedi.

35 yaşındaki oyun yazarı Raul Bonaccia ise Eylül ayında bir sanat kursuna katılmasının avantajını kullanarak Madrid’de kaldığını, birçok işte çalışmasına rağmen ‘kira ve yemek masraflarını ödeyemediğini’ söyledi. Komünist Parti’nin tek parti olduğu Küba’da ‘ötekinin kabul edilmemesi’ olgusunu kınadı.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Şarku'l Avsat'ın haberlerine ulaşmak için tıklayın

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU