İsrail polislerine "Niye saldırıyorsunuz?" diyen gazeteci, "Arapça konuştuğun için" yanıtını aldı

Ölen gazeteci sayısı 30'a yaklaştı

Ahmed Daravşe'nin Aşdod'dan yaptığı canlı yayını bir güvenlik görevlisi kesti (El Arabi TV) 

İsrail'in Haaretz gazetesi bugün yayımladığı haberde güvenlik güçlerinin gazetecilere yönelik tutumunu ele aldı. 

İsrail polislerine "Niye saldırıyorsunuz?" diyen bir gazeteciye "Arapça konuştuğun için" yanıtının verilmesi, haberin başlığını oluşturdu. Haberin devamında İsrail yurttaşı olsalar dahi Arap gazetecilerin güvenlik güçlerinin tacizine uğradığı vurgulandı. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Hamas'ın 7 Ekim'de başlattığı Aksa Tufanı operasyonunun üzerinden bir hafta geçmemişken bölgede çalışan BBC muhabirlerinin, Tel Aviv'deki otellerine giderken sırf Arapça konuştukları için otomobilden çıkartılıp tabancayla tehdit edildiği hatırlatıldı. 

Bölgede olduğunu bildiren kaynaklar, kamera ve tripodların da aralarında yer aldığı ekipmanların yere atılıp kırıldığını bildirdi. Olayı çekmeye çalışan kişinin boynuna saldırıldığı da haberde yer aldı. 

Nadin Abou Laban'ın imzasını taşıyan haberde Arapça konuştuğu için saldırıya uğrayan gazetecilerin BBC ekibinden ibaret olmadığının altı çizildi. 

Bir İsrail şirketi için Doğu Kudüs'te çalışan gazeteci, ismini vermeden polisin kendisine saldırdığını anlattı:

Çekilmemi söylemeden vahşice beni bir kenara ittiler. Ne suç işlediğim hakkında hiçbir fikrim yoktu. Ne olduğunu anlamak için bölgedeki bir polis sözcüsüyle konuşmak istedim. Bu esnada iki polis memuru daha gelip bana bağırdı ve orada olanları haberleştirmememi istedi. Bana bağırdıkları sırada başka bir memur gelip beni götürdü. Bana niye vurduklarını sordum, 'Arapça yüzünden' dediler. Sadece füzelerden değil, polisten ve Arapça yayın yaptığımız için bize saldıran diğerlerinden de korkuyoruz.

Benzer olaylardan biri canlı yayında meydana geldi. Katar merkezli El Arabi TV için çalışan Ahmed Daravşe'nin Aşdod'dan yaptığı canlı yayını bir güvenlik görevlisi kesti. "Ne bildiriyorsun?" diye bağıran kişiyi Daravşe uzaklaştırmak istese de "Canlı yayındaysan ne yapalım yani?" yanıtını aldı. Sonrasındaysa tehditkar bir tavırla şu ifadeleri kullandı:

Umarım güzel şeyler söylüyorsundur, anladın mı? Eğer sizler gerçeği bildirmezseniz başınız derde girer.


Daravşe, adamın polis olmasa da başka bir güvenlik biriminden olduğunu bildiğini ve bu yüzden korktuğunu vurguluyor: 

Bu video sosyal medyaya koyulunca iyi tanınan bir sima haline geldim. Sıradan yurttaşlar artık canlı yayında beni tehdit ediyor.

reuters

Habere göre, gazetecilerin çoğu güvenlik güçlerinin tepkisinden korkarak adlarını vermek istemedi (Reuters)


Ölen gazeteci sayısı 30'a yaklaştı

İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Şifa Hastanesi'nin giriş kısmını ve ambulansları bombalaması sonucu hayatını kaybeden 13 Filistinli arasında bir de gazeteci vardı.

Filistin Gazeteciler Sendikası'na göre, Heysem Harara'nın ölümüyle İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye düzenlediği saldırılarda ölen gazetecilerin sayısı 28'e yükseldi.

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) dün yaptığı açıklamada İsrail'in Gazze'de basına yönelik devam eden saldırılarını kınadı. Fransız haber ajansı Agence France-Presse (AFP) ve Al Jazeera dahil farklı medya kuruluşlarının ofislerinin bulunduğu kulenin İsrail güçleri tarafından hedef alındığı belirtildi:

RSF, İsrail'in basına yönelik devam eden saldırılarını şiddetle kınıyor. Medyayı hedef almak savaş suçudur.

 

Independent Türkçe, Haaretz, AA

DAHA FAZLA HABER OKU