Hindistan'da isim tartışmaları yeniden alevleniyor

Dr. Duygu Çağla Bayram Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: EFE/EPA

Şu sıralar G20 Zirvesi'ne ev sahipliği yapan Yeni Delhi şimdilik dış dünya önünde sezonun finalini yapmakla meşgul. Ancak iç dünyasında ülkenin ismi üzerine tartışmalarla sezon devam edecek.

Hindistan son yıllarda önemli bir ilerleme kaydetti ve ilerledikçe, içsel değişim ya da dönüşüm de beraberinde geliyor.

Ülkenin en önemli gelişme çıktıları olarak demografik avantajı, hızla büyüyen büyük ekonomisi ve yükselen prestiji ilk akla gelenler; tabii yumuşak gücünü de unutmamak gerek.

Artık dünyanın en kalabalık ülkesi ve en genç nüfusa sahip ülkelerden biri. Ve bunu 300 yıllık bu unvanı elinde tutan Çin'den alarak gerçekleştirdi.

Ve dünyanın beşinci büyük ekonomisi ve bunu İngiliz ekonomisini ardında bırakarak gerçekleştirmesi başarısına ayrı bir hava kattı.

Ayrıca artık Ay'da yürüyüşe de çıktı. Geçen ağustos ayında gerçekleştirdiği başarılı Ay misyonu ile Ay'a ulaşabilen dördüncü ülke oldu.

Ve daha da önemlisi Ay'ın güney kutbuna başarıyla yumuşak iniş yapan ilk ülke olma unvanı, prestijine başka bir hava kattı.

Yumuşak güç konusundaki gelişimiyle de prestij elde ediyor. Hindistan'ın diasporası zaten ezelden beri önemli ve başarılı bir faktör.

Ayrıca bir ülke olmaktan çok, neredeyse bir kıta olabilecek düzeyde sahip olduğu coğrafi ve kültürel çeşitliliği sayesinde zaten doğal bir çekiciliği bulunan Hindistan'ın dünyaya kültürel ögelerini her geçen gün daha da yayması bir başka önemli ve başarılı bir faktör.

Tüm bunların yanı sıra ülkede bir de söz konusu olan istikrarlı ve aynı zamanda popülist bir iktidar süreci ile artan özgüvenini, artan milliyetçiliğini ve öze dönüş idealini bir arada düşündüğümüzde, ülkede de bazı değişimler kaçınılmaz oluyor.

Şu bir gerçek ki ülkede politik, bürokratik ve hukuki sistemden tutun da devlet binalarından şehir, cadde, yol, mahalle isimlerine ve seçkin mantalitesine kadar İngiliz sömürge kalıntıları hâlâ hüküm sürüyor.

Hindistan'ın dünya sahnesindeki ilerleyişi ve politik istikrarına paralel olarak bu tür kalıntıların atılması yönünde de büyük bir çaba var. En azından şu an ülkede söz sahibi olan güçlü bir kesim için bu böyle.

Yolların, caddelerin, şehirlerin isimlerinden şehir planlamaları, politik organlar, yasalar ve tarih kitaplarına uzanan değişiklik serüveni hızla devam ediyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Örneğin, detaylarını haziran ayında yine Independent Türkçe'de yer alan yazımda bulabileceğiniz üzere, mayıs ayı sonunda söz konusu olan yeni parlamento binasının açılışı, bu yönde büyük gelişmelerden biriydi.

Gösterişli resmi açılışa dini motif içeren Sengol töreni, son zamanlarda çok tartışmalı da olsa dünyanın en büyük demokrasisi unvanını taşıyan ülkeyi bir anlamda ikiye bölmüş ve laik ve seküler çizgi ile bu çizginin dışına çıkıldığı düzleminde önemli tartışmaları beraberinde getirmişti.

Son birkaç gündür, yani tam da G20 Zirvesi'nin arifesinde benzer bir tartışmayı ateşleyecek ülke ismi değiştirme konusu ortaya atıldı.

India mı Bharat mı?

Hangisini kullanmak gerek?

Her ikisi de ülkenin resmi ismi. Bugün bizim Türkçede ifade ettiğimiz Hindistan, İngilizcede India ve Hintçenin kökeni olan Sanskrit dilinde Bharat. Ve her ikisi de Hindistan Anayasası'nda yer alıyor.
 

2.jpg
Hindistan Anayasası'nın 1'inci maddesi

 

Hindistan Anayasası'nın ülkeye isim veren 1'nci Maddesi şöyle:

India, yani Bharat, bir Devletler Birliği olacaktır.

Ancak ismi resmi olarak değiştirmek ya da iptal etmek için hükümetin bu maddede değişiklik yapması gerekecek.
 

 

Konuyu gündeme taşıyan olay ise şu: Hindistan'ın G20 akşam yemeği resmi davetiyesinde "India Cumhurbaşkanı" yerine, "Bharat Cumhurbaşkanı" ifadesinin yer alması.

Her ne kadar ilk önce bu konu üzerine sansasyonel, yapay ve spekülatif bir gündem olarak değerlendirilme eğilimi doğsa da G20 Zirvesi'nin yapılıyor olduğu şu sıralarda Başbakan Modi'nin de India yerine Bharat yazılı isim plakası ile temsil ediliyor oluşu, zirve sonrasında da ülkede bu konunun ciddiyetle ele alınacağına işaret ediyor.

Ki bu ayın sonlarında konunun özel bir oturum ile meclise taşınacağı yönünde söylentiler söz konusu.
 

 

Ülkede yine iki yönlü tartışmalar alevlenecek gibi görünüyor:

Laik ve seküler çizgiden kopuş ve ülkeyi kendi çeşitliliği açısından tehlikeli bir "Hindu" ülkesine dönüştürmek mi?

Yoksa sömürge kalıntılarından kurtuluş ve ülkeyi tam anlamıyla onurlu bir süper güce dönüştürmek mi?

Gerçi Modi hükümeti dönemlerinde bu iki yönlü tartışmalar hiç sessiz kalmadı.

Peki, ülkenin isimleri nereden geliyor?

Bu aslında çok eskilere dayanan çok karmaşık bir konu.

Başbakan Modi en azından ülke içi söylemlerinde çoğunlukla Bharat ismini seçiyor olsa da Hindistan'ın bağımsızlık sonrası ilk başbakanı Nehru ülkenin üç ismini de (India, Bharat ve Hindustan) başarılı bir biçimde harmanlıyordu.

Resmi olmasa da ülkenin isimlerinden biri olan Hindustan'ın kökeni, tarihteki ilk Pers devleti Ahamenişlerin aşağı İndus havzasını Hind olarak isimlendirmesinden geliyor.

Bu isimlendirme, Sanskrit dilinde İndus Nehri'ne atıfta bulunan Sindhu ve Nehir çevresinde yaşayan halka atıfta bulunan Sindh terimlerinden türetildi.

Milattan önceki Hind terimine milattan sonra ülkeyi ifade eden -stan sonekinin getirilmesiyle Hindustan terimi doğmuş oldu.

Yani, ister Hind ülkesi, Hindlerin ülkesi deyin, ister Hindu ülkesi, Hinduların ülkesi deyin, özünde hepsi aynı kapıya çıkıyor(du).

Bu arada, İndus Nehri'nin bölgenin tarihini ve kültürünü şekillendirmede baskın bir figür olduğunun altını çizelim.

Ve Sanskrit dilinin, Hint-Avrupa dil ailesinin kolu olan Hint-İran dilleri veya Aryan dillerinin bir alt ailesini oluşturan Hint-Aryan koluna bağlı antik ve klasik bir dil olduğunu ve günümüzde modern Hindistan'ın İngilizce ile birlikte iki resmi dilinden biri olan Hintçenin (Urduca ile birlikte) kökenlerinin ise Sanskrit dilinden (veya Sanskrit'in konuşulan formları ya da yerel dillerle öğütülen lehçelerini ifade eden Prakrit dillerinden) geldiğini anımsatalım.

Ve bu arada, Fars kökenli olan Hindustan terimini Ahamenişlerden etkilenen Yunanların da Hinduş, Hindus veya İndus'a çevirerek benimsediklerini belirtelim.

Tarihin babası olarak bilinen antik Yunan tarihçisi Herodot, Hindika veya Indika terimini kullandı.

Hindistan tarihinin babası olarak bilinen antik Yunan tarihçisi Megasthenes ise Maurya İmparatorluğu'nun elçisi iken kaleme aldığı Indika isimli eseri ile Batı dünyasından Hindistan ve ulusu hakkında yazılı bir kaynak bırakan ilk kişidir.

Daha sonra India terimi Yunanca Indika'dan uyarlanarak Latinceye geçmiştir.
 


Başlangıçta Persler tarafından türetilen Hind terimi ve Hindu ile Hindus türevleri bölgede yaşayan insanları temsil ediyordu. Babür İmparatorluğu'nun egemenliği altında Hindustan kullanımı popüler oldu.

Ancak 18'inci yüzyılın sonları ve 19'uncu yüzyıllarda Britanya İmparatorluğu'nun yükselişi ile İngilizler haritalarında daha çok India terimini tercih etmeye başladı.

Bu hamle, Hindustan isminin kullanımını azaltmaya başlarken Hindustan terimine bir kimlik değişimi yaşatarak, onu Müslüman azınlıkla eşanlamlı hâle getirdi ki bu çağrışım Babürlülerin Müslüman köklerinden kaynaklanıyordu.

Ve 19'uncu yüzyıl ilerledikçe Bharat terimi öncelikle Hindustan ismini dışarıdan bir dayatma olarak gören Hindu milliyetçileri tarafından yönlendirilen bir yeniden dirilişe tanık oldu.

Bharat'ın kökeni ise Sanskrit dilinden türeyen antik Hint metinlerinden (örneğin, Rig Veda'da ülkeye Bharatam denmiş veya Bharata ülkesi anlamına gelen Bharat Varsha kullanılmıştır), eski Purana literatüründen (örneğin, Vishnu Purana'da yer alan coğrafi açıklamaya göre Bharat, okyanusun kuzeyinde ve karlı dağların güneyinde yer alan ülkedir) ve ülkenin en önemli iki destanından biri olan ve efsanevi Kral Bharata'nın ismini taşıyan Mahabharata'dan geliyor.

Popüler anlatıya göre, Kral Bharata Büyük Hindistan'ın (günümüzde: dar anlamda doğuda Myanmar'dan batıda İran'a kadar olan, güneyde Maldivler'i kuzeyde Tibet'i kapsayan; geniş anlamda ise doğuda Tayland, Endonezya-Bali ve hatta Filipinler ile kuzeyde Orta Asya'ya ve hatta neredeyse Rusya topraklarına kadar uzanan geniş bir coğrafyayı ifade ediyor) tamamını fethetmiş ve bu coğrafya kendi ismini taşıyan Bharatvarsha veya Bharat Varsha, yani Bharat ülkesi olarak tek bir politik varlık hâlinde birleşmişti.

Tüm bunlar, Hint ders kitaplarında veya literatüründe yaygın olarak yer alan anlatımlardan bazılarıdır; ancak zengin ve girift veya karmaşık bir tarihe sahip olan bu terimlerin, kültüre ve çeşitliliğe bağlı olarak farklı şekillerde anlatımlarını bulmak da mümkün.
 

Adv Smrithi M. Kini.jpg
Çizim: Adv Smrithi M. Kini

 

Dolayısıyla ülkede isim değişikliği tartışmalarının da bir o kadar karmaşık bir zemini olacak: bir yanda ülkeye atıfta bulunan terimlerin her birinin yalnızca bir isim olmaktan çok, köklü tarihinin, kültürünün ve uygarlığını biçimlendiren nehrinin girift bir yansıması; öbür yanda bu terimlerin evrim yolculuğunda dönüşen günümüz algıları…

India ismi doğrudan yalnızca İngiliz sömürge mirasına mı dayanıyor?

Veya Bharat ismi doğrudan yalnızca Hindu dinini mi ifade ediyor?

Ya da tartışma konusu dışında kalan Hindustan ismi doğrudan yalnızca coğrafyanın Müslümanlarına mı özgü?

Konuya hangi açıdan ya da daha açık bir ifade ile hangi niyetle bakıldığına göre değişir.

Ezelden beridir coğrafyanın kendi insanlarının da içinden çıkamadığı bir konu. Karmaşık…

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU