İslami Nahda Hareketi'nin başkan vekili Munzir el-Venisi ve Şura Konseyi başkanı Abdulkerim el-Haruni gibi önde gelen liderlerinin Tunuslu yetkililer tarafından tutuklanması, özellikle de partinin başkent Tunus ve diğer yerlerdeki genel merkezinin kapatılması da göz önüne alındığında, hareketin hazırlıkları devam eden 11. kongresine ağır bir gölge düşürebilir.
Nahda Hareketi'nin 11. kongresi, başta koronavirüs salgını olmak üzere sağlık nedenleriyle birçok kez ertelendi, ancak hareketin liderleri o dönemde hapiste olan başkanı Raşid Gannuşi'yi kongreyi kasıtlı olarak ertelemekle suçladı.
Çünkü Gannuşi'nin, başkanlığa yeniden aday olabilmek için iç yönetmeliği değiştirmek istediği iddia adildi, ancak Gannuşi bu iddiayı reddetti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Bu kongre nedeniyle, eski Bakan Abdullatif el-Mekki de dahil olmak üzere tarihi liderlerin toplu ve bireysel istifalarına tanık olan Nahda, Tunus'taki en uyumlu parti gibi görünse de, içinde anlaşmazlıklar yaşamaya başladı.
Bu, Hareket'in, Tunus makamlarının soruşturduğu dosyalar nedeniyle liderlerinin gözaltına alınmasının hızla arttığı bir dönemde gerçekleşti.
Ses kayıtları
Venisi'nin tutuklanması, özellikle Raşid Gannuşi ve ailesine sert bir şekilde saldırdığı bir ses kaydının sızdırılmasının ardından gerçekleşti. Bu ses kaydında, hareket içindeki bazı tarafları yolsuzlukla suçladı ve dışarıdan para aldıklarını iddia etti.
Nahda'nın başkan vekilinin, özellikle de Şura Konseyi ve harekete bağlı diğer kurumların daha fazla yetkilerini gasp etmeye çalışması ve diyalog çağrısı yaparak iktidara yaklaşmaya çalışması iddiaları ses kayıtlarında yer aldı.
Bu tutuklamalar, özellikle de liderlerinin çoğunun hapse atılması yönündeki baskının artmasıyla birlikte, Nahda Hareketi kongresinin ertelenebileceği yönündeki spekülasyonları artırdı.
Ancak lider Belkasım Hasan, Gannuşi ve hareketin diğer liderlerine atıfta bulunarak konferansın zamanında yapılacağını ve bunun bir vazgeçiş olmayacağını vurguladı.
Hasan, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
Bütün Nahda üyelerine mesajım, kongrenin önümüzdeki Ekim ayında düzenlenmesinin, hapsedilmiş liderlerin terk edilmesi anlamına gelmediğidir. Başkanı Raşid Gannuşi ve yardımcısı Ali el-Arid tarafından temsil edilen hapsedilmiş hareketin liderliğini desteklemek konferansın görevidir. Çünkü Tunus'un yaşadığı demokratik olmayan durum ve parti genel merkezinin kapatılması göz önüne alındığında, başkanını ve iki yardımcısını desteklemeyi görev olarak görüyoruz ve onlarla birlikte başka bir lider seçiyoruz. Bu kongre, yakında başka bir kongreye, yani 12. kongreye doğru ilerlemek için bir geçiş olabilir. Normal bir kongre darbeye, lider ve başkan yardımcılarının tutuklanmasına, parti merkezinin kapatılmasına konu olamaz, bu normal bir durum değil.
Munzir el-Venisi, hükümet güçlerine paralel bir gizli güvenlik servisinin kurulması ve Tunus askerlerinin tiran olarak tanımlanması gibi birçok dosyada soruşturmayla karşı karşıya kalan Raşid Gannuşi'nin tutuklanması üzerine geçen nisan ayında Nahda'nın başkan vekili olarak atandı.
Nahda Hareketi, Tunus'un eski başkanları Habib Burgiba ve Zeynel Abidin Bin Ali'nin dönemlerinde yaşadığı gibi, merkez ofisini kapatılmasının ardından çoğu liderinin gözaltına alındığı bir ortamda gizli çalışma koşullarına geri döndü.
Kongrenin ertelenmesi
Gözlemciler, Nahda hareketinin karşı karşıya olduğu koşulların, özellikle Ali el-Arid, Nureddin el-Buheyri ve Gannuşi gibi şu anda hapiste olan liderlerin kongrenin sonuçlarını onaylamayacağı için onu ertelemeye zorlayabileceğine inanıyor.
Siyasi analist Hişam el-Haci konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
Son gözaltıların, önceki gözaltılara ve son üç yıldır hareketi sarsan iç krize eklenmesi, Ekim ayında kongrenin toplanma ihtimalini tamamen ortadan kaldırabilir. Ayrıca bazı taraflar kongreyi gelecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kullanma umuduyla yanlış hesaplamalar yapıyor, çünkü şu anda hareket, seçim denkleminde zor ya da dengeli bir figür değil.
Haci, Independent Arabia'ya verdiği röportajda şunu vurguladı:
Mevcut aşama, eğer mümkünse derin bir yeniden değerlendirme ve özeleştiri aşamasıdır ve siyasi sahne üzerinde güçlü bir etki aşaması değildir, kongrenin şimdi düzenlenmesinin Nahda hareketinin daha da parçalanmasına yol açacağını söylemeye bile gerek yok. Bu kongre, Raşid Gannuşi'yi eleştirenler de dahil olmak üzere diğer tarafların, fikirlerin bulunmadığı bölünmüş bir kongre olacak. Nahda'daki bazı kişiler, Raşid Gannuşi görevdeyken eleştirel bir değerlendirme yapmanın etik olmadığına inanıyor. İster Gannuşi'ye bir destek mesajı olarak Gannuşi'nin liderliğini onaylamak isteyenler tarafından, ister onun tasfiye edilmesini isteyenler tarafından olsun, zorla geçiş, yıllarca süren yönetimden ve iç anlaşmazlıklardan etkilenen hareketi daha da zayıflatacaktır.
Nahda hareketi, iktidarda geçirdiği ve ekonomik çöküşe ve toplumsal gerilime yol açan uzun yılların ardından sokakta öfkeyle karşı karşıya kalıyor.
Ülkenin şu anda temel ihtiyaçlarını ve daha fazlasını sağlama konusunda karşı karşıya olduğu zorluklara rağmen, hem sokakta hem de siyasi çevrelerde pek çok kişi, Başkan Kays Said ve hükümetini sorumlu tutmaktan kaçınıyor ve eleştirilerini Nahda'ya yöneltiyor.
Venisi'nin Gannuşi ve ailesine yönelik başlattığı saldırının ardından hareketin içindeki bölünmelerin bir kez daha baş göstermesine neden olan son gelişmelerden sonra, Nahda Hareketi'nin, 11. Kongresinin ertelendiğini açıklayıp açıklamayacağı ise henüz kesinlik kazanmış değil.
Independent Arabia
