Bağdat, en kritik aşamasına ulaşan kuraklık krizinin çözümü ekseninde su kaynaklarının iyi yönetilmesi ve su akışının serbest bırakılması için Türkiye ve İran ile müzakere etmeyi planlıyor.
Irak Su Kaynakları Bakanı Avn Ziyab, “Türkiye'den gelen su akışında saniyede 500 metreküplük bir iyileşme olduğunu ve bu ‘büyük bir su rezervi’ olduğundan korkmaya gerek olmadığını” söyledi.
Ziyab, yerel bir televizyon kanalına verdiği röportajda “Irak'taki su krizinin kritik hale geldiğini ve suyun güvence altına alınmasında güçlükler olduğunu, ancak iyi bir yönetimle krizin en az hasarla aşılmasının mümkün olabileceğini” söyledi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Memba ülkeleri ile görüşmelere devam ettiklerini anlatan Ziyab, su krizinin ‘acil gündem maddesi olarak’ Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani tarafından yönetildiğini söyledi. Sudani’nin Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Ali Rıza Günay ile görüştüğünü söyleyen Ziyab, “geçtiğimiz Haziran ayında bir Irak teknik heyetinin Türkiye'ye yaptığı ziyarette tartışılan miktarlarda suyun Fırat Nehri üzerindeki Atatürk ve Dicle Nehri üzerindeki Ilısu barajlarından Irak'a bırakabileceğini” ifade etti.
Ziyab, Sudani’nin temmuz ayının başından itibaren “Ilısu Barajı'ndan Musul Barajı'na doğru saniyede en az 370 metreküp ve Türkiye-Suriye sınırındaki Atatürk Barajı'ndan Fırat Nehri'nin devam ettiği Irak'a kadar 350 metreküp salınım yapmak için bir plan uygulaması gerektiğini Türk büyükelçisine açıkça belirttiğini” sözlerine ekledi. Ne yazık ki, anlaşma uygulanmadı. Ziyab sözlerini şöyle sürdürdü:
Anlaşılan miktarın yarısı bize ulaşıyordu. Ancak 11 Ağustos'a kadar Ilısu Barajı'ndan Musul Barajı'na doğru salımlarda bir iyileşme oldu ve 500 metreküpe ulaştı. Atatürk Barajı'nın salınımlarındaysa herhangi bir iyileşme olmadı. Bizim için önemli olan herhangi bir iyileşmenin kalıcı olmasıdır.
Ziyab, “Irak, stratejik rezerv içinde yeterli miktarda su bulunmasına rağmen, salınım eksikliğinin doğrudan nedeni hakkında Türkiye ile açık bir şekilde görüştü. Sudani, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ve özel bir elçiye yazılı bir mesaj göndererek çözüm bulmak amacıyla konuyu net bir şekilde gündeme getirene kadar Türkiye yavaş davranıyordu.”
Ziyab, “Irak'ın Türkiye ile temasları sırasında bu yaz Dicle ve Fırat nehirlerinden salınan su oranlarındaki artışa ilişkin olumlu işaretlere dokunduğunu” vurguladı.
Irak, Türkiye ile Dicle Nehri'nden saniyede 400 metreküp ve Fırat Nehri'nden saniyede 500 metreküp su salınımını artırmak için bir anlaşmaya varmaya çalışıyor. Sudani dosyayı geçen Mart ayında Ankara'ya yaptığı ziyarette Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştü ve Türkiye bir ay boyunca su tahliyelerini artırdı.
Uzmanlar, Türkiye'nin Irak ile su sorununu çözmek için bir anlaşma imzalayacağını düşünüyor. Kuşkusuz bu anlaşma, faydalı ekonomik fizibilite elde etmek için tarım, hayvansal ürünler ve enerji alanında yatırım yoluyla suyun optimum kullanımını ve iki ülkenin çıkarına sağlamak amacıyla Dicle ve Fırat sularının geçtiği Irak'ın çeşitli bölgelerinde geniş alanları besleyen büyük projelerin inşasına dayanmalıdır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Milli Güvenlik Kurulu toplantısının sonunda yapılan açıklamada, Irak ile her alanda iş birliğinin geliştirilmesinin iki ülke ve bölgede büyük kazanımlar elde edilmesine katkı sağlayacağı ifade edilirken “Irak'ın terörle mücadele, güvenlik ve istikrarın sağlanmasında Türkiye'ye verdiği desteğin ikili iş birliğinin güçlenmesine katkı vereceği” vurgulandı.
Türkiye'nin Irak ile iş birliğini genişletip güçlendirmesini terör örgütü olarak sınıflandırdığı PKK’nin faaliyetleriyle mücadelede iş birliği dosyasına bağladığı açıktır. Bu, Irak-Türkiye ilişkilerinde temel öneme sahip konuların olduğunu açıklayan Türk siyasi analist Murat Aslan tarafından doğrulandı. Şarku’l Avsat’a konuşan Aslan’a göre hem Türkiye hem de Irak tarafında, “sınır güvenliği ve terörle mücadele dosyalarında temsil edilen Türkmenlerin durumu, enerji, su kaynakları ve ilişkilerin üçüncü tarafların politikasına etkisi” gibi başlıklar önemli yer tutuyor.
Aslan, Irak Başbakanı'nın geçtiğimiz Mart ayında Ankara'ya yaptığı ziyarette “Türk tarafının önceliği terörle mücadele, Irak tarafının önceliği ise su meselesiydi” dedi. Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
Türkiye'nin teröre karşı argümanlarını ve eylemlerini incelemek gerekiyor. Türkiye, güvenliğini ve Irak'ı tehdit edebilecek hiçbir terör örgütünü istemiyor ve bu konuda her türlü desteği vermeye hazır. Türkiye'nin Irak'a yönelik resmi politikası çok nettir. Bu Irak'ın toprak bütünlüğünü ve istikrarını korumaktır, zira müreffeh bir Irak ekonomik ilişkileri nedeniyle Türkiye'nin çıkarınadır.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Şarku'l Avsat