İçerik ve zamanlama olarak Suudi Arabistan girişimi

Filistin devletinin kurulacağı, başkentinin tesis edileceği ve toprakları üzerinde Suudi Arabistan büyükelçiliğinin inşa edileceği gün mutlaka gelmeli

Suudi Arabistan Filistin devletine ilk büyükelçisini atadı. Es-Sudeyri aynı zamanda Kudüs Başkonsolosu olacak / Fotoğraf: Suudi Arabistan Amman Büyükelçiliği

Siyasi girişimler önemlerini üç faktörden alır: Birincisi içerik, ikincisi zamanlama, üçüncüsü de ciddi bağlılık ve uygulama.

Suudi Arabistan'ın bir Filistin büyükelçisi ve Kudüs'te görev yapacak bir başkonsolos atayarak başlattığı son girişiminde de tüm bunlar mevcut.

Suudi Arabistan, merhum kurucusu Kral Abdulaziz döneminden bu yana Filistin ulusal haklarına sağlam bir destek verdiği için girişimin içeriği yenilenmiş bir eski pozisyondu.

Suudi Arabistan kurucusu döneminden beri bir halk ve dava olarak Filistinlilere dayandıkları güçlü bir duvar sunan kararlılık ve istikrarla taahhütlerini sürdürdü.

Siyasetteki dalgalanmalar, olaylar ve müdahaleler nedeniyle zaman zaman ortaya çıkan olumsuz belirtilere rağmen, Suudi Arabistan'ın Filistin konusundaki tutumunun özüne dokunulmadı.

Tüm forumlarda ve her düzeyde politikasının değişmezlerinden biri olarak kaldı. Mali desteğe gelince, Krallık onlarca yıldır bu desteğin büyük bir kısmını üstlendi.

Son zamanlarda Suudi Arabistan'ın Filistin davasına yönelik siyaseti, düşman gündemleri olan aktörler tarafından bulandırıldı.

Ancak bu, Filistin halkının Suudi Arabistan'ın pozisyonunun sağlamlığına ve taahhütlerinin gücüne olan inancını etkilemedi.

Suudi Arabistan'ın zirvelerdeki pozisyonları (özellikle de sonuncuları) onu bu bulandırma ve kafa karıştırma seline karşı kendini savunmaktan muaf tutacak kadar güçlü ve netti.

Suudi Arabistan'ın Filistin halkına ve davasına yönelik politikası basmakalıp, spontane ve duygusal dayanışmanın sınırlarını aşarak Suudi Arabistan'ın tüm bölgenin istikrarına ilişkin hesapları arasına girdi.

Biz ve dünya Suudi Arabistan nüfuzunun küresel düzeyde gelişimini takip ediyoruz ve onun nüfuzunu aydın, adil ve aktif bir şekilde kullanma yöntemi kolektif bir uluslararası memnuniyetle karşılanıyor.

Filistin ile diplomatik varlığını geliştirmeye yönelik son Suudi Arabistan girişimi, zamanlama açısından doğru zamanda geldi.

Yani, Filistinlilerin bu çağrışım ve anlam düzeyinde bir doza ihtiyaç duydukları bir zamanda gerçekleşti.

Zira büyükelçilikler gerçek oluşumlarda açılır ve Kudüs'teki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu, Filistinlilerin tanınmış başkenti olarak kutsal şehre en üst düzeyde destek, sahiplenme ve bağlılığın deklarasyonudur.

Filistin devletinin kurulacağı, başkentinin tesis edileceği ve toprakları üzerinde Suudi Arabistan büyükelçiliğinin inşa edileceği gün mutlaka gelmeli.
 


Birçok sesin Filistin davasının tasfiyesinden, daha derin ve haklı varoluşsal gereklilikler yerine naif kolaylıklar mantığıyla ele alarak Filistin ulusal haklarıyla oynamaktan söz ettiği bir dönemde, Suudi Arabistan'ın bu girişimi, sembolik, politik, ilkeli ve güncelin bir araya geldiği bir dozdur.

Yenilenen içerik ve Filistinlilerin ihtiyaç duyduğu hesaplanmış zamanlama ile birlikte bağlılık ve uygulama var.

Siyasi uzlaşma alanında çizgileri belirleyen ilk Arap ve İslami siyasi proje olarak Arap Barış Girişimi'nin sahibi olan Krallık, taahhütlerini hayata geçirmek amacıyla ciddi ve etkili bir şekilde çalışmak için ikna edici imkanlara sahip.

Eski ve yeni uluslararası ilişkiler ağı, politika ve mekanizmalarını belirlemede ve hedeflerine doğru ilerlemede sahip olduğu yeterli bağımsızlık alanı ona bunda yardımcı olacaktır.

Bu da şiddetli rüzgarların ve siyasi oynaklığın neredeyse çaresizliğe sürüklediği Filistinlilere dayanacakları güçlü bir duvar, geleceğin üzerine bahse girmeye değecek şeyler taşıdığına dair umut ve dilek kapıları sunuyor.

Bu dozda bir destek ve sahiplenmeden sonra Filistinliler çatlaklar ve yarıklarla dolu evleriyle ilgilenmeli ve onu sağlam ve destekten yararlanabilecek duruma getirmeliler.

Zira rüzgarlar elverişli, ancak geminin dengesizliği yelken açmasını engelliyor. Suudi Arabistan girişimi öncesinde, sonrasında ve her zaman dikkat edilmesi gereken husus budur.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU