ABD ve Çin'in "çip satrancı": Pekin ve Washington'dan karşılıklı adımlar

Pekin yönetimi 2025'e kadar mikroçip ihtiyacının yüzde 70'ini iç pazarda üretmeyi hedefliyor

Çinli mikroçip üreticileri kazançlarının yüzde 7'sini araştırma ve geliştirmeye harcarken bu oran ABD'li üreticiler için yüzde 18'e kadar yükseliyor (Reuters)

ABD'yle Çin arasındaki rekabet birçok alanda derinleşerek devam ederken, iki ülkenin mikroçipler alanındaki yarışı giderek daha görünür hale geliyor.

Mikrodalga fırınlardan askeri silahlara kadar birçok teknolojide yer alan mikroçiplerin varlığı, trilyonlarca dolar değerindeki ürün ve işlemler için kilit önem taşıyor. 

Yokluğunda dünya ekonomisini duraklamaya götüren çip endüstrisinin toplam değeriyse 580 milyar doları aşmış durumda.

Ancak dünyadaki çip üretiminin yüzde 90'ının Tayvan'da gerçekleşmesi ABD yönetiminde endişe yaratıyor. Gelecek 10 yıl için Çin'in adayı ilhak edeceğini düşünen Washington yönetimi, böyle bir durumda çip tedarikinin tehlikeye düşeceği değerlendirmesini yapıyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Pekin ise kendi çip üretimi kapasitesini artırarak olası bir Tayvan harekatı durumunda ekonomisini dirençli hale getirmenin hesaplarını yapıyor. 

Bu bağlamda Çin'de mikroçip endüstrisinde kayıtlı olarak üretim yapan şirketlerin sayısı 2011'den 2020'ya kadar 1300'den 22 bin 800'e yükseldi. 

Ancak Çin'deki bu büyüme özellikle teknolojik olarak çok ileri olmayan, büyük boyutlu çipler üzerinde yoğunlaştı. Günümüz teknolojisinde mikroçiplerin büyük bölümü 5 nanometre ve daha küçük boyutta üretilirken, Çin pazarı 24 nanometre ve daha büyük çiplerle domine edilmiş durumda.

Geçen yıl Çin'in en büyük çip üreticisi Mikroçip Üretimi Uluslararası İşbirliği (SMIC) 7 nanometrelik bir çip ürettiklerini açıklamıştı. Bu durum teknolojik ilerleme bakımından Çin'in iki nesil birden atladığını gösteriyor. Ancak uzmanlar SMIC'in bu çipleri yoğun miktarda üretebileceğinden şüpheli.

Çin'i yavaşlatan strateji

Pekin yönetimi 2025'e kadar mikroçip ihtiyacının yüzde 70'ini iç pazarda üretmeyi hedeflerken, ABD ise uluslararası ticaret kurallarıyla bunu engellemeye çalışıyor.

Joe Biden yönetiminin geçen yıl açıkladığı bir dizi yaptırım kararının içinde dünyanın herhangi bir yerinde ABD teknolojisiyle üretilen çiplerin Çin'e gönderiminin kısıtlanması da vardı.

Hollanda martta anlaşmaya katıldığını açıklarken, Japonya ise ileri düzey çip yapımı teknolojisinin ihracatına bazı kısıtlamalar getirmişti. 

ABD yönetiminin bu kararının ardından Çin'in 2023'ün ilk üç ayında yaptığı çip ithalatı bir önceki yılın aynı periyoduna oranla yüzde 23 oranında geriledi.

Pekin'in çip endüstrisini canlı tutmak için vergi indirimi ve teşvikleri de kapsayan 146 milyar dolarlık bir destek paketi hazırladığı biliniyor.

ABD'li şirkete "ulusal güvenlik" yasağı

Teknoloji analisti John Lee konuyla ilgili Guardian'a yaptığı açıklamada, "ABD'nin yeni ihracat kısıtlamalarının ardından, üst düzey Çinli yetkililer tedarik zinciri için kritik önemdeki şirketleri desteklemeleri gerektiğinin farkına verdılar" ifadelerini kullandı.

Çin yönetiminin kendi şirketlerine sunduğu desteğin içinde ABD'li rakipleri cezalandırmak da var.

Çin'in siber güvenlik kurumu pazar günü bir açıklama yaparak ABD merkezli Micron şirketinin "ulusal güvenlik incelemesini" geçemediğini duyurdu.

Çin'de üretim tesisleri de bulunan şirket yıllık satışlarının yüzde 10'unu Çin pazarına yapıyordu ve 2022'de bu ülkeden 3,3 milyar dolarlık bir gelir elde etmişti.

Kurumdan yapılan açıklamada, "Çin'deki kritik bilgi altyapısının uygulayıcıları Micron ürünlerini satın almayı durdurmalı" dendi.

Çin Komünist Partisi'nin bilim ve teknoloji politikalarında daha doğrudan kontrol elde etmesinin ardından Çin yönetiminin teknoloji stratejisinde reforma gitmesi beklense de, uzmanlar Çinli üreticilerin halen Tayvan ve Hollanda gibi ülkelerin çip endüstrisinin gerisinde olduğunu belirtiyor.


Independent Türkçe, Guardian, BBC

DAHA FAZLA HABER OKU