AK Parti'nin seçim beyannameleri... 2018'de depremle ilgili ne vadediyordu, 2023'te ne vadediliyor?

11 Nisan'da kamuoyu ile paylaşılan seçim beyannamesinde "afet yönetimine", 5 yıl öncesine göre daha geniş yer ayrıldı. Ancak bazı vaatlerin çoktan tutulmuş olması, bu sebeple 2023 vaatlerinde de yer almaması gerekiyordu

6 Şubat depremlerinin merkez üssü Kahramanmaraş/ Fotoğraf: AFP

"Afete müdahale aşamasında aslolan hiçbir vatandaşımızı sahipsiz bırakmadan güçlü bir koordinasyon içinde profesyonel ve donanımlı ekiplerle can kaybını önleyecek tedbirleri hızla hayata geçirmektir" ifadesi yer alıyor AK Parti'nin 2023 seçim beyannamesinde

Tıpkı 2018 seçim beyannamesinde "Türkiye Afet Müdahale Planı ile 'sıfırıncı dakikaya hazırlıklı' olabilmek için tüm kamu, sivil, özel sektör kurum ve kuruluşların rol ve sorumluluklarını belirledik. Afete müdahalede yetki ve koordinasyon karmaşasına son verdik" denildiği gibi. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Aradan geçen beş yılda onlarca sel, yangın, deprem gördü bu topraklar. Ve hiçbirinin yarası, 6 Şubat depremlerininki kadar kanamadı. 

Hiçbirinde bu kadar kuvvetli yüze çarpmadı "sıfırıncı dakikaya" hazır olunamadığı; karmaşanın, yetki sıralamasından değil koordinasyonsuzluktan ortaya çıktığı… 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da dediği ve hatta "helallik" istediği gibi, "arzu edilen etkinlikte çalışmalar" yürütülememişti depremin ilk günlerinde. 

Bölgeye inemeyen asker ve AFAD, kesilen GSM hatları, yavaşlatılan internetle birlikte duyuramadı enkaz altındaki insanlar seslerini. 

Geride 50 binin üzerinde kayıp ve "çok fazla insanı yaşatabilirdik"in hayal kırıklığı kaldı. 

Bu sebepten olacak ki AK Parti, 11 Nisan'da açıkladığı seçim beyannamesinin ilk ana başlığını ekonomi değil, "Afetlere Karşı Risk ve Kriz Yönetimi" yaptı. 

2018'in seçim beyannamesinde de yer verilmişti afet yönetimine ancak 2023'te çok daha geniş kapsamlıydı. 
 

Seçim beyannamesi AK Parti AA
AK Parti, milletvekili adaylarını ve seçim beyannamesini Ankara Spor Salonu'nda gerçekleşen törenle tanıttı/ Fotoğraf: AA


Peki neydi iki beyannamenin benzerlikleri, farklılıkları, beş yılda bir kendini tekrarlayan vaatleri? Gelin birlikte bakalım… 

Çadırların olduğu "cep depolar" 2018'de de tamamlanacaktı, 2023'te de tamamlanacak

2018'deki seçim beyannamesinde "Afet Yönetimi AK Parti olarak bizim için ülkemizde ve dünyamızın her köşesinde en öncelikli konu insan hayatıdır" diyerek söze başlayan AK Parti, Afet ve Acil Durum Yönetim (AFAD) Başkanlığı'nın 2009'da kurulduğunu hatırlatarak "kurumsal kapasitemizi güçlendirdik" diyordu. 

Türkiye Afet Müdahale Sistemi'nin de kurulduğunu hatırlatan beyannamede hayati bir detayın altı çiziliyordu: Depolar. 

Açıklamaya göre afetlerden sonra etkin ve hızlı müdahaleyi sağlayacak şekilde barınma hizmetlerinin karşılanması için çadır ve çadır içi malzemelerinin depolanması amacıyla tüm Türkiye'ye ulaşabilmek maksadıyla 25 ilde lojistik depo kurulum çalışmalarının tamamlanmış ve faaliyete geçmişti. Hafif ve ağır tonajlı, tam donanımlı çok sayıda kurtarma aracı hizmete sunulmuştu. 

Lojistik depo bulunmayan 56 ilde; afet ve acil durum hallerinde afetzedelerin geçici barınmalarını sağlamak amacıyla barınma malzemelerinin stoklandığı cep depolar kurulacaktı. 

Aylardır devam eden "Kızılay çadır sattı" veya "bitmeyen çadır ihtiyacı, çadırları su basması" tartışmaları kısa bir süreliğine bir yana koyarsak 2023 beyannamesinde ne denildiğine bakalım: 
 

Lojistik depo bulunmayan illerimizde afet ve acil durum hallerinde afetzedelerin geçici barınmalarını sağlamak amacıyla barınma malzemelerinin stoklandığı cep depolarını tamamlayacağız. Arama ve kurtarma ekiplerinin sayısını hızlı bir şekilde ihtiyaç duyulan seviyeye yükselteceğiz.


Hem 2018 hem 2023 vaadi: Kapsamlı bir GSM altyapısı kuracağız

Hem 2018 hem 2023 beyannamesinde yer alan bir başka hayati konu ise insanların birbirleriyle haberleşebilmesiydi. 

Bilindiği üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan, 12 Mart'ta yaptığı açıklamada "ilk günlerde haberleşmenin güçlükle yapılabilmesi", "yolların ve Hatay havalimanının zarar görmesi" gibi durumların, hükümetin karşısına "ilave sorunlar" olarak çıktığını söylemişti. 

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ise "Depremde neden bant daraltma yapıldı?" sorusunu, "Gerekli bir durum vardı ki bu yapıldı. Yapılması gereken bir konuydu" şeklinde yanıtladı. 
 

Erdoğan AA
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kamuoyu ile paylaştığı seçim beyannamesinin sloganlarından biri "Doğru Zaman Doğru Adam"dı / Fotoğraf:AA


AK Parti'nin 2018 seçim vaatlerine göre teknolojik ve lojistik yapı daha da güçlendirilecek, afetlerle mücadelede hız ve hareket kabiliyeti artırılacaktı. 

Hayata geçecek "Kesintisiz ve Güvenli Haberleşme Sistemi" projesi ile birlikte fiber altyapısı, GSM, telsiz ve uydu bağlantılarını alternatifli bir şekilde kullanarak ses ve veri haberleşmesi sağlayabilen kapsamlı bir altyapı oluşturulacaktı. 

2023 seçim beyannamesinde yer alan ifade ise tam olarak şu şekilde: Kesintisiz ve güvenli haberleşme sistemlerinin yanı sıra fiber altyapısı, GSM, telsiz ve uydu bağlantılarını alternatifli bir şekilde kullanarak ses ve veri haberleşmesi sağlayabilen kapsamlı bir altyapı oluşturacağız. 

AK Parti'nin açıklamasına göre yangın, deprem, sel, çığ gibi afetlere müdahale edebilecek kamu kurum ve kuruluşlarının kaynak envanteri (araçlar ve kapasitesi/özellikleri vb.) de yeni dönemde oluşturulacak. 

Risk analizleri 1 senede tamamlanacak

"AFAD'ın deprem gözlem ağını, yüksek standartlardaki altyapısı ile dünyanın önde gelen sayılı ağları arasına yükselttik" denilen 2018 seçim beyannamesinde, muhtemel Marmara depremi öncesi ve sırasında meydana gelebilecek fiziksel aktivitenin izlenmesi amacıyla, 7 adet derin kuyu sismik istasyonunun 300 metre derinliğe kurulduğu ifade edildi. 

2023 seçim beyannamesinde "Marmara Bölgesi, İstanbul ve Büyükşehirler İçin Risk Azaltma Programı" başlıklı ayrı bir bölüm açıldı. 

AK Parti'nin açıklamasına göre Marmara Bölgesi Deprem Risk Azaltma Projesi (MEDRAP) kapsamında, Marmara bölgesinde yer alan 11 ilde her bir ilde en az 30 deprem gözlem istasyonu kurmak suretiyle deprem erken uyarı sistemleri ve akıllı kent parametrelerinin kullanılacağı sistemlerin oluşturulmasına yönelik faaliyetler devam ediyor. 
 

istanbul kuşbakışı
İstanbul'daki yapı yoğunluğunu gösteren bir kare


"İstanbul'un ve diğer büyükşehirlerin afet tehlikesine karşı hazırlıklı olmasına ve riski azaltmaya yönelik tedbirleri belirleyecek özel bir mevzuat hazırlayacağız" diyen AK Parti seçim beyannamesi, Türkiye Yapısal Risk Analizi Projesi'nin İstanbul'dan başlatılacağını duyurdu. 

Özellikle 1999 öncesi inşa edilen tüm binaların risk analizinin yapılmasını zorunlu hale geleceğini söyleyen AK Parti, "Öncelikle Marmara Bölgesinden başlamak üzere deprem tehlikesinin yüksek olduğu illerimizde 1 yıllık süre içerisinde tespitleri tamamlayacağız" diyor. 

Kanal İstanbul Projesi'nden vazgeçilmiyor

"Sadece İstanbul'u değil, tüm Marmara bölgesini içerecek, konutları, sanayisiyle, kültürüyle, ticaretiyle geliştirecek, olası depreme karşı hazırlayacak; Afetlere Karşı İstanbul Mekânsal Stratejik Planı'nı hayata geçiriyoruz" vaadini de veren AK Parti, Kanal İstanbul Projesini yapmakta da kararlı. 

"İstanbul'u olası bir deprem karşısında daha güçlü hale getirmek için yeni kentsel dönüşüm çalışmalarımızı hızlandıracağız" diyorlar ve ekliyorlar: 
 

Kanal İstanbul Projemiz kapsamında inşa edeceğimiz 125 bin konutla birlikte; İstanbul'a ilave nüfus getirmeden 500 bini Anadolu, 500 bini Avrupa yakasında olmak üzere 2 kentsel dönüşüm rezerv şehrin kurulmasına ve 500 bin konutun da yerinde dönüşümüne yönelik çalışmalarımızı başlatıyoruz. 

Şehrin içerisinde boşalacak alanlar sayesinde, kent merkezindeki donatı ihtiyacını giderecek yeni yeşil alanlar, yeni sosyal donatı alanları inşa edeceğiz. 


Aynı açıklamanın birkaç madde ötesinde ise şu açıklama bulunuyor: 
 

Tarihsel analizler ve fay hatlarının, oluşan fay kırıklarının incelenmesi sonucunda Yeşilköy'den başlayan ve Marmara Denizi'ne doğrudan komşu olan bölge birinci derece riskli, takip eden anakara ikinci derece riskli, Sarıyer-Şile-Silivri üzerinden Karadeniz'e komşu olan bölge ise üçüncü derece riskli olarak tasnif edilmiştir.

İstanbul'u bilimsel veriler ışığında depreme hazırlarken bu sınıflandırmayı esas alacağız. Marmara havzası bütünü ve çevresinin ulaşım ağlarını güçlendirerek, İstanbul'u daha ulaşılabilir hale getireceğiz.

 


Fay Yasası teklifini reddeden AK Parti'den Fay Yasası sözü

AK Parti'nin 2023 seçim beyannamesindeki vaatlerden biri de "Doğal Afetler ve Fay Yasası" çıkarılması. 

Fay hattı üzerindeki yapılaşmayı engelleyecek bu yasa ile birlikte fay hattı yakınlarında yapılaşmaya kapalı alanın standartlarının oluşturulması ve fay türlerine göre farklı uygulama kriterlerinin belirlenmesi hedefleniyor. 

2020'den beri gündemde olan Fay Yasası hakkında muhalefet partileri, farklı zamanlarda soru önergeleri ve kanun teklifleri sunmuştu. Son olarak 2021'de verilen kanun teklifi AK Parti ve MHP oylarıyla reddedilmişti. 

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, "Jeoloji Mühendisleri Odası'nın yıllardır dile getirdiği Fay Yasası'nın kanunlaşabilmesi için konuyu 27. Yasama Döneminde ilk kez Şubat 2020'de TBMM Genel Kurulunda dile getirdik. Konuya ilişkin grup başkanvekillerimizin ve jeoloji mühendisi olan Adana Milletvekilimiz Müzeyyen Şevkin'in imzasıyla Meclise bir kanun teklifi sunduk. Teklifimiz TBMM Genel Kurulunda görüşüldü ve reddedildi" açıklamasını yapmıştı. 

30 Haziran 2021'de konuşan Dr. Şevkin, Türkiye'de 24 şehir, 80'i aşkın ilçe, 500'ü aşkın mahalle veya köy yerleşim alanında yer alan 100 binden fazla binada yaşayan bir milyondan fazla insanın doğrudan fay zonu/ fay hattı üzerine oturduğunu söylemişti. 

Tüm kamu kurumlarının da risk tespiti bir yılda bitecek

"Dijital Yapı Bilgi Bankası" kurulacağını duyuran mevcut hükümet, iki yıl içinde belediye sınırları içindeki tüm kamu ve özel yapıların kayıt altına alınacağını söyledi. Beş yıl içinde ise belediye sınırları dışındaki yerler de dâhil tüm yapıları inceleme altına alınıp, Türkiye arazi kullanım veri altyapısı oluşturulacak. 
 

Adıyaman Belediye Başkanlığı
Adıyaman Belediye Başkanlığı, depremde yerle bir oldu... Fotoğraf: Twitter/@firatfstk


Yalnızca şehirler ve konutlar değil, hayati öneme sahip kurumlar da AK Parti'nin muhtemel iktidarında gündemde olacak. 

Deprem tehlikesinin yüksek olduğu illerden başlamak üzere, tüm okulların, hastanelerin, sosyal tesislerin ve kamu yapılarının risk tespitleri 1 yıl içinde tamamlanacak. 

Belediyelerde çalışması gerekli mimar, mühendis ve şehir plancısı sayıları artırılacak, "yetkin kişilere sorumluluk verilecek". 

Taşkın Kanunu çıkartılacak

3 Mart 2023'te Türkiye'nin 100'ü aşkın bilim insanı, bürokrat ve siyasetçileriyle bir araya geldiklerini, her birinin fikirlerini, görüşlerini ve tavsiyelerini aldıklarını duyuran AK Parti hükümetinin bir diğer icraatı da kapsamlı ve münferit bir Taşkın Kanunu çıkartmak olacak. 

2018'deki beyannamesinde 2002-2018 yılları arasında 4 bin 640 adet taşkın koruma tesisinin tamamlandığı, 2,55 milyon dekar arazi ve çok sayıda yerleşim yerinin taşkınlardan korunduğu söylenmişti. Taşkın koruma tesisi 2023 hedefi 10 bin olarak belirlenmişti. 

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci'nin 2022 sonunda yaptığı açıklamaya göre taşkın koruma tesis sayısı 10 bin 400'e çıkmış durumda. 

2018'de 20 olan hava ambulansı 2023'te 10'a düştü

Acil sağlık hizmetlerine de değinilen 2023 seçim beyannamesinde "Bugün itibarıyla kara ambulansı 5 bin 735'e, hava ambulans sayımız 10'a, deniz ambulans sayımız 6'ya ulaşmış bulunmaktadır" deniliyor. 

2018 seçim beyannamesinde "Türkiye, ambulans uçak ve ambulans helikopterle AK Parti iktidarında tanıştı" diyen AK Parti hükümeti, o dönem yaptığı açıklamada hava ambulans sayısını 20, deniz ambulans sayısını altı adet olarak duyurmuştu. 

2023 seçim beyannamesinde yer alan bilgilere göre 2018'de orman yangınlarında kullanılacak uçak sayısı 5, helikopter sayısı 22'ydi. 2022'de bu sayı 20 uçak ve 55 helikoptere çıktı. Bunun haricinde şu veriler paylaşıldı: 
 

Orman yangınlarıyla mücadele kapasitesinin artırılması amacıyla 20 adet Küçük Tanker Uçak (KTU), 5 adet Amfibik Yangın Söndürme Uçağı, 19 adet Helikopter, 1 adet İnsanlı Keşif Uçağı (İKU), 5 adet gece görüş özellikli kamera ile rezerv güç kapsamında Millî Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığına ait askeri helikopterlerin yangınlarda kullanımının sağlanması maksadıyla ihtiyaç duyulan yangın söndürme ekipman satın alımı yaptık. 

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU