Şair ve düşünür Sezai Karakoç, genel başkanlığını yaptığı Yüce Diriliş Partisi'nde (YDP) Kurban Bayramı dolayısıyla bir açıklama yaptı.
Partisinin İstanbul İl Başkanlığı’nda "İslam toprağında dünyaya geldiğimize şükredelim, bu bize Allah’ın bir lütfudur" ifadesiyle sözlerine başlayan Sezai Karakoç, şöyle devam etti:
Bizi yoldan çıkarmaya çalıştılar, yanlşıklarlar yapılarak yön verilmek istendi fakat biz buna rağmen Müslüman kaldık. Bu da bize Allah'ın bir lütfudur. Yanlış bir mantıkla ayağımız kayabilirdi. Bunun için de çok ortaya çalışmalar var. Ayağı kaymışlar bizim için çok büyük kayıptır. Allah onları tekrar kurtarabilir.
"Müslümanlar düşmanların oyununa geldi, birbirlerini kırıp döküyor"
Müslümanların bugün her birinin farklı bir rüzgâra kapıldığını, daha çok yabancıların etkisinde olduğunu söyleyen Karakoç, şunları kaydetti:
Müslümanlar ne yazık ki çok acı bir kıyım içinde. Bugün Afganistan, Libya, Yemen, Suriye ve Irak'ın, kısacası bütün Müslüman alemi düşmanların oyununa gelmiş, birbirlerini kırıp dökmekteler. Bunu çözemedik, 100 yıldır İslam aleminin en büyük problemi bu. Öncelikle hür ve bağımsız olmamız gerekiyor.
"Bu dünyada kendimizi toparlamazsak..."
Avrupa'da ezan okutturulmadığını söyleyen Karakoç, şu ifadeleri kullandı:
Camiyi nasıl yapıyorsun belli değil. E aynı şeyi bugün Doğu Türkistan'da da yaptırıyor Çin. Okutmuyor ezanı, Müslümanlara her türlü işkence yapıyor. Türkistan'daki Müslümanlar ona layık mıydı? Değildi. Biz layık olabiliriz. Doğu Türkistan'ın başına gelenlerden bütün Müslümanlar suçludur. Afganistan'ın başına gelenlerden suçlu biziz. Her suçun bir cezası vardır. Bu dünyada da kendimizi toparlamazsak, biz de teker teker cezamızı çekeceğiz.
"Hakkıyla kullansak Müslümanları yenecek güç yoktur"
Hac konusunda da görüşlerini dile getiren Karakoç, şunları söyledi:
Hacda hiç tanımadığımız Müslümanlarla dertlerimizi paylaşıyoruz, buluşuyoruz. Hac, Müslümanlara Allah'ın lütfettiği büyük bir iyilik, büyük bir imkân ve büyük bir güç. Eğer biz bunu hakkıyla kullansak Müslümanları yenecek kuvvet yoktur.
Karakoç Kurban Bayramı için ayrıca bir de yazılı mesaj yayınladı. Karakoç, mesajında haccın İslam’ın bütün insanlığa bir mesajı olduğunu söylerken “Allah’ın buyruklarını yerine getiren bilinçli mümin, imkânları elveriyorsa, ömründe en az bir defa belirlenmiş günlerde hac için Mekke’ye gidecek ve Allah’ın Evi olan Kâbe’yi ziyaret edecektir. Bu günlerde müminler, Allah rızası için kurban vazifelerini de yerine getireceklerdir” dedi.
“Memleketleri istilaya uğrayan Müslümanlar unutulmamalı”
Kurban Bayramı’nın geçmişi hatırlama, birbirini tanıma, yardımlaşma ve dayanışmaya vesile olduğunu vurgulayan Karakoç, “Asla unutmamamız gereken ise, memleketleri istilaya uğramış Müslümanların yürek yakan durumlarıdır. Onların bağımsızlıklarına ve özgürlüklerine kavuşması için bütün müslümanların ellerinden geleni yapmaları boyunlarının borcudur” ifadelerini kullandı.
"İslam dünyasının kurtuluşu: Büyük İslam Birliği"
Müslümanların sahipsizliğinin giderilmesi için 'Büyük İslam Birliği' kurulması gerektiğini söyleyen Karakoç'un mesajının devamı şöyle:
İslam dünyasının kurtuluşu bu atılımla mümkündür. Aksi, esaret ve köleliktir. İslâm Âlemi’nin başına gelen küçük ve büyük bütün felâketlerin temelinde, İslâm Milleti ve Ülkesi’nin her meselesini çözecek Büyük Devlet’ten mahrum olmamız gerçeğinin yatmakta olduğu görülmektedir. Bunun da kökünde, İslâm’ı eksik anlama bulunmaktadır.
"Mahrumiyetimizin kaynağı..."
Atalarımız, baştan beri bu gerçeğin farkında ve bilincinde olarak Büyük Devlet kurmuş ve ne pahasına olursa olsun bunu 20. Milâdî yüzyıla kadar yaşatmışlardır. Yüz yıldır ondan mahrumuz. Ve bütün mahrumiyetlerimizin kaynağı da budur.
Şunu iyice bilelim ki, zaten olan her felâket, dağılma, yıkılış ve çöküş, kendi diliyle, bunu söylüyor, İslâm, sadece bir inanış mensupluğu değil, bir hayat tarzı, bir medeniyet yaşantısı ve bir varoluş düşüncesi sahipliğidir. Bütün derinliği, genişliği, yüksekliği ve bütün boyutlarıyla İslâm’ı yaşamak için Büyük Diriliş Atılımı'nı gerçekleştirmek üzere elinden geleni yapmak, her müslümanın ölüm kalım borcudur. Tüm İslam milleti ve ülkesinin Kurban Bayramı’nı bu düşüncelerin ve duyguların ışığında kutlarken, hâc ve kurbanlarımızın kabulünü ve müslümanların her türlü âfet, felâket, zarar ve kayıptan korunmasını, Allah’tan, can ve gönülden ve içten dualarımızla dileriz.
Independent Türkçe
