SETA tarafından yayınlanan “Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları” başlıklı rapora tepkiler devam ediyor.
Birçok gazeteci tarafından “fişleme” olarak nitelendirilen raporu basın meslek örgütleri yaptıkları açıklamalarla kınadı.
Basın-İş sendikasının açıklamasında “Kimi zaman üniforma giydiler, kimi zaman sivil kıyafetler, Andıç hazırlamaktan, gazeteciler fişlemekten, tehdit etmekten vazgeçmediler. Bizler de gazetecilik yapmaktan, gerçekleri yazmaktan vazgeçmeyeceğiz” denildi.
Türkiye Gazeteciler Sendikası Twitter hesabından şunları söyledi: “Saray’a yaranma çabanız zavallılık. Sizden korkan sizin gibi olsun.”
TGS, ayrıca Pazartesi günü SETA hakkında suç duyurusunda bulunacağını duyurdu.
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) temsilcisi Erol Önderoğlu da “SETA’nın sözümona raporu, 'uzantı’ söylemiyle uluslararası medya çalışanlarına yönelik tahammülsüzlüğü onları hedef gösterecek şekilde açıkça ortaya koydu. Demokratik anlayışla bir alakası olmayan bu taciz belgesinde sorumluluğu olanları kınıyoruz” dedi.
Çağdaş Gazeteciler Derneği fişlenen gazetecilere dava açma çağrısında bulunarak “Tüm meslektaşlarımızı basın ve kişisel özgürlüklerimize yapılan bu saldırıya karşı durmaya ve hukuki haklarını kullanmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullanıldı.
Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti yazılı bir açıklama yaptı.
Cemiyet, “ meslektaşlarımızı bazı odaklara hedef göstermekten başka bir maksadı olmayan bu raporun geri çekilmesi ve raporda ismi geçen gazetecilerden özür dilenmesi gerektiğini düşünmekteyiz” dedi.
Rapora siyasilerden de tepki vardı.
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, “Raporun dili ve içeriği en hafif tabirle basın mensuplarını hedef gösterici bir mahiyettedir. Hükümete bağlantılı bir vakfın bu şekilde bir rapor hazırlaması da basın özgürlüğünü kısıtlayıcı, otosansür mekanizmasını zorlayan anti demokratik bir adımdır” ifadelerini kullandı.
HDP Basın, Yayın ve Propagandadan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Azad Barış açıklamasında “Gazetecilik değil gazetecileri hedef göstermek suçtur!” başlıklı açıklamada “Basın emekçileri SETA tarafından alenen fişlenmiştir” ifadelerine yer verdi.
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcıası Ömer Faruk Yazıcı ise sosyal medyadan şunları söyledi:
Yaptıklarınızı göz görmeyince gönül katlanıyordu. Ancak fişleme yapıp bunu bir akademik makaleymiş gibi paylaşıp onlarca basın ve medya çalışanını hedef gösteriyorsunuz. Bunu hangi zihinle yaptınız?
Kamuoyu araştırmacısı Kemal Özkiraz'ın SETA raporuyla ilgili yorumu şu şekilde oldu: Bu bir analiz değildir, Bu bir araştırma raporu değildir, Bu bir litaratur taraması değildir. Bu bir fişleme dosyasıdır ve gazeteciler hedef gösterilmektedir.
Yeni Şafak İnternet Yazı İşleri Müdürü Ersin Çelik ise çalışmanın rahatsız edici olduğunu vurgulayarak özür dilenmesi gerektiğini belirtti. Çelik kişisel Twitter hesabından şunları söyledi:
Gazetecilerin takip listeleri, başka gazetecileri RT yapmaları gizemli bir bilgi değil. Fakat “süzülerek” raporlaştırılması fişlemeye girer. Gerçi fişleme de kamuya açık olmaz. Bu çalışma başlı başına ciddi bir beceriksizlik. Rahatsız edici. Geri çekilip özür dilenmeli.
Gazeteci Faruk Bildirici ise fişleme raporuyla ilgili şunları söyledi: "Gazetecileri fişleyen, paylaşımlarından karakter tahlili yapan, birilerine teşhir eden SETA raporunun Türkiye'deki yabancı medya kuruluşlarına eleştirisine bakın; "tamamına yakını tek sesli bir profil çizmektedir". Bereket tek sesliliğin yanlışlığını kabul etmişler..."
