Türk futbolu kargaşa, kaos, kayırma, adaletsizlik, belirsizlik, güvensizlik, yoğun dedikodu ve lobilerle bağdaşmış durumda.
Bu sözler, herhangi bir başkanın ya da herhangi bir kişinin isyanı değil. Türk iş dünyasının en önde gelen ailelerinden Koç ailesinden olan ve Fenerbahçe gibi büyük bir kulübün başkanı Ali Koç'tan gelen isyandı.
Bu isyan ile Ali Koç, aslında açık bir şekilde hakem atamaları üzerinden Türkiye Futbol Federasyonu'na (TFF) karşı savaş açmış durumda.
Özellikle de TFF Başkanvekili Servet Yardımcı'ya karşı.
Servet Yardımcı, aynı zamanda Fenerbahçe SK kongre üyesi.
Ali Koç, Servet Yardımcı'nın hakem atamalarına karıştığını ve Fenerbahçe'ye karşı atamalar yolu ile haksızlık yaptığını belirtiyor.
Bununla beraber kulislerde konuşulan, Ali Koç'un hedefe koyduğu Servet Yardımcı'nın, siyasetten aldığı destekle, TFF içinde oldukça güçlü ve etkin bir rolü olduğu yönünde.
Özellikle Fenerbahçe-Trabzonspor maçının hakemi Zorbay Küçük'ün, aslında ilk hakem atamasında olmadığını ve son dakika müdahalesi ile maçın hakemi olduğunu söylüyor Ali Koç.
TFF Başkanı ve MHK Başkan Vekili arasında ticari ilişki var
Ali Koç'un en çarpıcı iddiası ise Merkez Hakem Kurulu Başkan Vekili Ahmet Şahin'in, TFF Başkanı Nihat Özdemir ile arasındaki ticari ilişki.
Bu iddia cevaplanmaya muhtaç ve futbolun sadece futbol olmadığını bir kez daha gösteriyor belki de.
Bununla beraber Ali Koç. MHK Başkanı Ferhat Gündoğdu'nun, Süper Lig gibi kaotik bir ligde, hakem camiasını yönetecek hakemlik tecrübesi ve geçmişi olmamasını da sözlerine ekliyor.
Mesela MHK Başkanvekili ile TFF Başkanı arasındaki ticari ilişki, açıklamaya muhtaç değil mi?
Türk futbolunun en büyük kulüplerinden birinin başkanının "Bu sistem kirli, temizlenmesi gerekiyor" demesi, görmezden mi gelinmeli?
Ya da bu yılın mağdurları, gelecek yılın kazananı olursa, diğerleri isyan etmeyecek mi?
Veya bir anda 13 hakemi liste dışı bırakmak, bugüne kadar yönettikleri maçlara gölge düşürmez mi?
Nereden bakılırsa bakılsın, sistemde tuhaflıklar var.
Ve bu sistem, hep mağdur yaratacak maalesef.
Bu yüzden Ali Koç'un isyanı haklı aslında, çünkü sistem sürekli sorun yaratıyor.
Ve hangi takımın kazandığının bir önemi yok, çünkü herkes kaybediyor aslında.
Yayın gelirlerinin azalması, kulüplerin borçlanması, Avrupa futbolundan uzaklaşılması, hep bu hasta futbol sisteminin sonucu.
Ali Koç: Yayın ihalesinde TFF'nin yanındayız
Türk futbolunun bir başka sorunlu alanı ise yayın ihalesi ve düşen gelirler.
Basın toplantısında Ali Koç'a "Yayın ihalesinde yayıncı kuruluşun verdiği teklif ve ihaleden çekilmesini nasıl değerlendirirsiniz" diye sordum.
Ali Koç ise beIN Sports'un, yayın ihalesinde ve geçmişte kulüplere saygı göstermediğini, 1-2 yıl kulüplerin acı çekeceğini ve sonrasında ise yayın gelirlerinin artacağını söyleyerek bu konuda TFF'ye destek vermesi dikkat çekiciydi.
Sonuç olarak, hakemler üzerinden dönen tartışma, aslında görünen en basit tartışma. Çünkü verilen yanlış hakem kararları, aslında hakemlerin değil sistemin verdiği yanlış kararlar.
Bu yanlış kararlar, en sonunda yayın gelirleriyle kulüpleri milyonlarca dolardan mahrum ediyor.
Ve futboldaki güç savaşlarının kaybedeni de ülke sporu ve taraftar oluyor.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish