Kömür, dünyada ısıtma ve ısı üretimi için kullanılan en eski malzemelerden biridir ve Orta Çağ'da metalleri eritme ve şekillendirme işlemlerinde çok fazla kullanılmıştır.
Modern çağda kömür, dünyanın bugünkü haline gelmesinde oldukça önemli bir rol oynadı. Zira kömür, Avrupa'da başlayan ve daha sonra ABD'ye taşınan sanayi devrimi ve buharlı motorların yakıtıydı.
Kömür kullanımının artması Sanayi Devrimi ile yakından ilişkilidir. Zira kömür, Sanayi Devrimi'nden önce ABD'de yaygın değildi. Ancak daha sonra sanayinin ana unsuru haline geldi ve günümüzde bile hala sanayide kullanılan en önemli enerji kaynaklarından birini oluşturuyor.
Kömür, buharlı gemiler ve trenlerde kullanılmasıyla ulaşım gibi diğer sektörlerde önemli bir yer edindi. Aynı zamanda eski tarım yöntemlerinin bırakılıp makinalara geçilmesi sırasında tarım sektörünün gelişmesinde kilit rol oynadı.
Kömür, hala dünyadaki en önemli elektrik üretim kaynaklarından biri olmaya devam ediyor. Nitekim istatistikler, bugün dünyada üretilen elektriğin yüzde 40'ının kaynağının kömür olduğuna işaret ediyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Ancak kömür, çevreyi en fazla kirleten enerji kaynaklarından biri olduğu için artık eskisi kadar gözde değil. 2015 yılında imzalanan Paris İklim Anlaşması'ndan bu yana dünya, kömürü kullanmayı bırakma olasılığından bahsediyor.
Şu anda Glasgow'da yapılan 26'ncı Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Konferansı'nda (COP26) 40 ülke kömür madenlerini kapatma ve kömür çıkarılması için yeni lisans vermeme konusunda anlaştı. Bu adım çevre savunucuları için bir zafer gibi görünse de, bu ülkelerin çoğu ihracatı veya kullanımı açısından kömür tüketiminde nüfuz sahibi değil.
Kömürden kaynaklanan karbon emisyonlarının yüzde 72'si üç ülkeden geliyor. Bunlar; Çin (küresel karbon emisyonlarının yaklaşık yarısını oluşturuyor), Hindistan ve ABD.
İhracat açısından bakıldığında ise Avustralya, küresel kömür üretiminin yüzde 39,5'ini üreterek dünyanın en büyük kömür ihracatçısı olarak geliyor.
Onu yüzde 17 ile Endonezya, yüzde 15 ile Rusya ve yüzde 7,4 ile ABD izliyor. Yani bu dört ülke küresel kömür üretiminin yüzde 80'ini üretirken, anlaşmaya kısmen katılan Endonezya dışında, küresel tüketimi veya üretimi olan ülkelerden hiçbiri anlaşmayı imzalamadı.
Enerji uzmanlarından biri Çin ve Hindistan'ın önümüzdeki 20 yıl içinde kömürü bırakmasının imkansız olduğunu söyleyerek, artan talebi karşılama noktasında kömürün önemine işaret etti.
Bu da çevreyi en çok kirleten kömürün en azından 2040 yılına kadar dünyanın ana enerji kaynaklarından biri olmaya devam edebileceği anlamına geliyor.
Dikkat çekici olan şey şu ki, kömür tesadüfen günümüzde bu derece bir öneme kavuşmamıştır. Zira petrol ortaya çıktığında, dünya yavaş yavaş kömürden vazgeçmeye başlamıştı. Ta ki, 70'li yıllarda petrol fiyatları artana dek.
Bu fiyat artışı sırasında G7 ülkeleri 1979'da Tokyo'da toplandılar ve sonuç bildirgelerinde "çevreye zarar vermeden kömürün kullanımını, üretimini ve ticaretini mümkün olduğunca artırma, kömür taşımacılığını iyileştirmeye teşvik etme, kömür projelerine yatırım yapmaya yönelik olumlu tutumları sürdürme, uzun vadeli sözleşmeler kapsamında kömür ticaretini boykot etmeme ve enerji ve bölgesel ve sosyal politikalar ile ilişkili sebeplerle arzu edilen yerli kömür üretim seviyelerini koruma taahhütlerini" açıkladılar.
Bu yönelimin bir sonucu olarak, dünyada kömür ile enerji üretimi 1981'de 21 Terawatt-saat (TWh) iken 2019'da iki katına çıkarak 46 TWh'ye ulaştı.
Suudi Arabistan Enerji Bakanı bu bilgiyi geçtiğimiz günlerde dünyaya hatırlatmayı ihmal etmeyerek son dönemde yaşanan enerji krizinde Suudi Arabistan'ın kömüre bağımlı olan dünyaya yardım edemeyeceğini söyledi.
Ortadoğu'daki ülkelerin çoğu kömür üretmiyor veya kullanmıyor, dolayısıyla dünyanın kömür kullanımını bırakmasından bu ülkeler doğrudan etkilenmeyebilir.
Kömürü bırakmak bazılarının düşündüğü kadar kolay değil. Gerek tüketim gerekse ihraç bakımından olsun kömürden yararlanan ülkelerin davranışlarını incelediğimizde, bu ülkelerin kömürü bırakma konusunda kısa vadeli vaatlere açıkça uymadıklarını görüyoruz.
Özellikle bu ülkelerin çoğu kömürün üretimi, taşınması ve kullanımına ilişkin mevzuatları kolaylaştırarak kömür kullanımının artırılmasına etkin bir şekilde katkıda bulunmuştur.
Birkaç yıl içerisinde de kömürden bu kadar kolay vazgeçebilecek gibi görünmüyorlar. Bu yüzden dünya, en azından önümüzdeki 20 yıl boyunca enerji üretmek için kömür yakmaya devam edebilir. Tartışmasız en eski ve çevreyi en çok kirleten kömürden vazgeçmek bu kadar zorsa, petrol söz konusu olunca ne olacak?
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Sema Sevil
© The Independentturkish