Tehdit edilen İranlı gazeteci: İran istihbaratının bu uygulamaları ilk değil, son da olmayacak

Farklı dönemlerde benzeri gerekçelerle İran'dan çıkmak zorunda kalmış ve Van'a yerleşmiş İranlı muhalifler, İran istihbaratı tarafından tehdit ediliyor, kaçırılarak geri götürülüyor.

Tehdit edilenlerin başında ise sanatçılar, iş adamları, muhalif siyasetçiler ve gazeteciler yer alıyor. 

2014 yılından beri Van'da yaşayan ve gazetecilik mesleğini sürdüren İran uyruklu bir gazeteci de, geçtiğimiz hafta önce kendisinin sonra İran'da yaşayan ailesinin telefon üzerinden aranarak tehdit edildiğini söylüyor.
 

Güvenlik gerekçesiyle adının kullanılmasını istemeyen İranlı gazeteci, İran istihbaratı tarafından tehdit edildiğini öne sürüyor

2011 yılında hakkında açılan bir davanın ardından tutuklanan gazeteci, serbest bırakıldıktan sonra önce Irak'a oradan da Türkiye'ye geliyor.

Son dönemlerde İran'ın Serdeşt kentinde İranlı askeri görevlilerin de dahil olduğu uyuşturucu ve fuhuş ağıyla ilgili yaptığı haberlerden sonra tehditlerin başladığını iddia eden gazeteci, bunun İran istihbaratı tarafından yapıldığını düşünüyor ve ailesi ile beraber hayati tehlike taşıdığını iddia ediyor. 

"Cezaevinden çıktıktan sonra tehdit ve tacizler sürekli devam etti" 

İran'da haber takibi için gittiği bir yürüyüşün ardından tutuklandığını söyleyen gazeteci, 9 ay cezaevinde kalmış. Serbest bırakıldıktan sonra ise Irak'a kaçtığını anlatan gazeteci, şu ifadeleri kullanıyor:

Irak'ta da İran istihbaratının taciz ve tehditleri devam etti. Sonrasında kaçak yollarla Türkiye'ye geldim. 2014 yılından beridir mülteci statüsünde bir gazeteci olarak hayatımı sürdürüyorum.
 

"Benim üzerimden tehdit edilen babam yoğun bakımda" 

Kendisi ve ailesinin yaşadığı taciz ve tehditleri anlatan gazeteci, son tehditten sonra babasının kalp krizi geçirerek yoğun bakımda tedavi altına alındığını iddia ediyor.

İranlı gazeteci, bu süreci şu sözlerle anlatıyor:

Sosyal medyada fotoğrafım paylaşılarak hedef gösteriliyordum, bana ve aileme saldırarak onurumuz zedelenmeye çalışılıyordu. Silahlı fotoğraflar paylaşılarak ailemin İran'daki adresi ifşa ediliyordu.  

Son olarak geçen ay bilinmeyen bir numaradan arayıp beni tehdit ettiler. Evime çıkan merdiven sayısını bile biliyorlar. Sonra beni verdikleri bazı adreslere çağırdılar. Ancak yakalayıp götürecekleri ihtimaline karşı gitmedim.

İki gün önce İran'daki ailemi arayıp babama 'Oğlun, gelinin ve torunun için üç mezarlık hazırla' demişler. Babam bunu duyunca korkup kalp krizi geçirmiş ve şu an yoğun bakımda.

"Tehditleri İran istihbaratı yapıyor ve şu an hayati tehlikem var " 

Tehditlerin, son dönemde yaptığı bir haberden sonra arttığını söyleyen İranlı gazeteci, bunun İran istihbaratı tarafından yapıldığına emin. Şu iddialara yer veriyor:

Bunların İran istihbaratı tarafından yapıldığını biliyorum. Birkaç ay önce İran'ın Serdeşt kentinde aralarında İranlı askeri görevlilerin ve korucuların da olduğu uyuşturucu ve fuhuş yapılanmaları ile ilgili bir haber yapmıştım. Askeri görevlilerin de karıştığı bir mafya oluşumu kadınlara uyuşturucu verip, tecavüz ediyor; sonra bunları kayıt altına alıp fuhuşa zorlamak için şantaj olarak kullanıyorlar. Bunlara dair uluslararası bir kuruluşa haber yaptım ve ondan sonra tehditler yoğunlaştı. Şu an  benim ve ailemin hayati tehlikesi var.

2018 yılında Van'da kaçırılan gazeteci Shoashargh aylar sonra İran'da bir cezaevinde ortaya çıkmıştı    Arash Shoashargh 2018 yılının Şubat ayında İran rejimine muhalif olduğu için hakkında kırbaç cezası olan Gazeteci Arash Shoashargh, Van'da aniden ortadan kaybolmuştu. İran'a dönmesi halinde idam cezası alacak olan ve rejime muhalif olduğu için sık sık tehdit edilen Shoashargh için İHD ve kentteki diğer örgütler bir dizi girişimde bulunmuş, ancak bir sonuca varamamıştı. Van'da kaçırılan Shoashargh'un aylar sonra İran'da bir cezaevinde olduğu ortaya çıkmıştı.

"Türkiye'ye kaçan muhalifler burada kaçırılarak ya idam ediliyor ya cezaevine atlıyor "

İranlı gazeteci Tahran yönteminin daha önce Türkiye'deki muhalif İranlılara dönük politikalarına dikkat çekiyor;

İran istihbaratının bu tarz uygulamaları ilk değil, son da olmayacak. Birkaç gün önce İranlı bir pilotu burada uluorta kaçırmaya çalıştılar. Bu risk her zaman bizim gibi muhalifler için var. İran hükümetinin yıllardır yaptığı şey bu.

Türkiye'ye kaçan muhalifleri burada oluşturduğu ağla kaçırarak ya idam ediyor ya da cezaevine koyuyor. İranlı gazeteci Arash Shoashargh'ın Van merkezinde elini yüzünü bağlayarak İran'a götürdüler. 

Sınırdışı edilmek istenen gazeteci Mosaed'a kamuoyu baskısı sonrası "uluslararası koruma" verilmişti    Muhammad Mosaed Geçtiğimiz ocak ayında İranlı bir başka gazeteci Muhammed Mosaed kaçak yollarla Türkiye'ye giriş yapmıştı. Türkiye, ülkeye yasadışı yollardan giriş yaptığı gerekçesiyle Mosaed'i sınırdışı etmek istemişti. Gazetecilik örgütleri devreye girmiş ve Mosaed için Türk makamları tarafından "ülkeye yasadışı giriş"ten açılan kayıt, "uluslararası koruma"ya dönüşmüştü. Mosaed, bu gelişmelerden sonra iade edilmekten kurtulmuştu.

Birkaç uluslararası kurum ve insan hakları derneğine başvurduğunu belirten İranlı gazeteci, "Güvenliğimizin sağlanmasını istiyoruz. Bu sağlanmazsa Avrupa'ya kabul etsinler, ancak şu ana kadar BM dahil kimse taleplerime cevap vermedi" diyor.

Türkiye'nin İranlı gazeteciler için güvenli bir yer olmadığını ileri süren İranlı gazeteci, "Hayatınızdan kaygılanıyor musunuz?" sorusuna gülerek "Evet" diyor.