İstihdamı artırmak ve işsizlerin mesleki deneyim kazanmaları amacıyla son 7-8 yıldır yoğun bir şekilde uygulanan İŞKUR İşbaşı Eğitim Programı ve Mesleki Eğitim ve Beceri Geliştirme İşbirliği Protokolü kursları, 4 Ekim'den itibaren tüm Türkiye'de eşzamanlı olarak ilk kez askıya alındı. Yıllık en az 150 bin kişinin istihdam edilmesine aracılık eden programların suiistimal edildiği ve bu durdurulduğu belirtilirken, performansa dayalı yeni bir düzenleme üzerinde çalışıldığı belirtiliyor. Yeni yıl itibari ile ücret ve sürelerde güncellemenin de beklendiği programların durdurulmasının bir başka sebebinin ise ayrılan bütçenin bitmesi olduğu konuşuluyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Uygulamalardan en fazla faydalanan sektörlerden ise programların bitmesine büyük tepki geldi. Yatırıma ve istihdama bu kadar ihtiyaç duyulan bir dönemde programların resmi bir açıklama yapılmadan askıya alınmasına tepki gösteren sektör temsilcileri, bunun işsizliğe yol açmakla birlikte yatırımları da baltalayacağı dile getiriyor. İŞKUR sitesinde yer alan bilgilere göre bu yılın ocak-eylül döneminde her iki programa 381 bin kişi katıldı.
Yatırımları da istihdamı da kötü etkiler
İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, programların durdurulması ile ilgili herhangi bir açıklama yapılmadığını, başvuru esnasında öğrendiklerini söyledi. Gültepe, "İl bölge müdürlüklerinde bulunan yetkililerin de bu konuda çok fazla bilgisi yok. Bir açıklama yapılmalı, herkesin kafasında bir soru işareti var" dedi. Bu durumun hazır giyim sektörünü önemli oranda etkilediğini vurgulayan Gültepe, şöyle konuştu: "Büyüyoruz, işimiz çok. Alım çok. Biz bu programlar ile elemanları yetiştiriyoruz. Yetiştirme süreci var. Bu önemli bir işbirliği idi. Hem sektöre hem de Türkiye'ye çok fazla faydası olan bir programdı. Ama bir anda durdurulması, başlayıp başlamayacağı, başlayacaksa ne zaman başlayacağı belli değil. Sebebi konusunda da açıklama yok" dedi. Gültepe'nin verdiği bilgilere göre Anadolu'daki yatırımların tamamında bu programlardan faydalanılıyor. Gültepe, "Bu durum yatırımları da istihdamı da kötü etkiler. Artı eğitim-öğretim sürecinde İŞKUR ücretin bir kısmını veriyordu, üstünü biz tamamlıyorduk. Şimdi ücretin tamamı işverenin üzerine kalacak. Maliyetlerin böylesine arttığı bir dönemde bu bizim için büyük bir yük getirecek ve mevcut istihdamı da negatif etkileyecek" açıklamalarında bulundu.
"Firma bazlı performansa bakılsın"
Özellikle yeni üretim alanları ve yatırımlarda yeni eleman alımı yaparken işbaşı eğitim programı ile eleman aldıklarını anlatan TGSD Başkanı Ramazan Kaya, "Bu insanları 3-6 ay arası eğitimden sonra da banda alıyoruz. Bu 3-6 ay arasında eğittiğimiz zaman maaş ve sigortalarını devlet karşılıyordu. Böylece buradaki zaman ve maliyet kaybını devlet üstleniyordu. Bu program doldurulmuş. İŞKUR'a başvuru yaptığımızda yeni program ile ilgili olarak ödenekler ve bu programlar durduruldu diye dönüş alıyoruz" dedi.
Konuyla ilgili olarak görüştüklerinde ise aldıkları geri bildirim hakkında ise Kaya, şöyle konuştu:
Durumu anlattığımızda kötü niyetli firmaların olduğunu ve bu firmaların 3-4 ay bu işten faydalanıp sonra işçileri çıkardığını söylediler. Biz de sektöre ve firmaların performanslarına bakın, ona göre değerlendirme yapın dedik. Sektörde bunu yapanların oranı yüzde 3-5'i geçmez. Böyle bir oran için tüm sektör mağdur edilmemeli. Şu an performansa dayalı yeni bir düzenleme üzerinde çalışıldığı ve bugün yarın bakanın önüne sunulacağı belirtildi. Biz işçi bulurken İŞKUR üzerinden buluyorsunuz, ikincisi Anadolu'da, 6. Bölge'de ve cazibe merkezlerinde yatırım yapılırken bu programlara güvenerek bu insanlar yatırım yapıyor. Böyle bir durumda üretim ve yatırımlarda bir duraklamaya gideceğiz. Bir an önce bu programların açılması ve gerekirse firma bazlı performansa bakarak hareket edilmesini talep ediyoruz
Program süresi, etkinliği ve ücretleri artırılacak
Rasyotek İstihdam Projeleri Grup Müdürü Samed Sualan, önümüzdeki yılın başında açıklanacak yeni uygulama kapsamında proje sürelerinin uzatılması, etkinliğinin artırılması ve ücretlerin güncellenmesi gibi çalışmalar yapıldığını aktardı. Her iki programı da tamamen durdurma gibi bir durumun söz konusu olmadığını aktaran Sualan, halihazırda yeni başvuruların kabul edilmediğini mevcutta devam edenlerin ise aktif olarak yönetildiğini anlattı. Programın durdurulması ve düzenlemeye gidilmesinin bir diğer nedeninin ise suiistimal olduğu belirtiliyor. Sualan, düzenlemenin bunun da önüne geçecek şekilde yenileneceğini belirtti.
Ödeneğin bittiği konuşuluyor
DÜNYA'dan Yener Karadeniz'in sektör temsilcilerinden aldığı bilgiye göre arka planda ise başka bir durum daha söz konusu. Kısa çalışma ödeneği ile birlikte işsizlik fonundan çok fazla tutarda ödemeler yapıldı. Sadece emekli personellere değil emekli aylığı ölüm, dul ve yetim aylığı alan SGK'lıların da ödemesi ciddi oranda yükseldi. Böyle olunca da işsizlik fonundaki bütçe ciddi anlamda kullanıldı. Hatta ek bütçe de talep edildi. Bu ek bütçenin de tamamlandığı konuşuluyor. Halihazırda kalan bütçe ile sadece yılsonuna kadar olan programların ödenekleri tamamlanması, yeni yıl itibariyle de daha uzun düzenlenecek programlar ve istihdam taahhütleri ile daha uygulanabilir proje yönetiminin yapılacağı belirtiliyor. Peki, bu durum her sene tekrar eden bir uygulama mı? Samed Sualan, bazı yıllar bazı İŞKUR'larda bütçe yetersizliği ile karşılaşıldığını ancak bu yıl hem çok erken başladığını hem de tüm Türkiye genelinde tüm yeni programların kabulünün durdurulmasının ilk kez karşılaştıkları bir durum olduğunu anlattı.
2020'de 165 bin kişiye istihdam sağladı
Sualan'ın verdiği bilgilere göre, programlara katılım son 7-8 yıldır çok ciddi oranda yıllık ve aylık bazda artarak devam etti. İşverenler açısından mevcutta yürürlükteki en değerli teşvik. Çünkü ciddi bir ödeme desteği sağlıyor. Direkt maaş desteği veriyor beraberinde SGK teşviklerinden yararlanma imkânı sunuyor. Böyle olunca mevcut konjonktürde işverenlerin en çok talep ettiği, en çok uygulamak istediği proje olarak karşımıza çıkıyor.
Programların durdurulmasının negatif sonuçları hakkında ise Sualan, "Şu anda işsizlik oranının azaltılması için istihdama katkı sağlayan desteklerin artırılması gerekiyor. Bu noktada işverenler de devlet teşviklerine ihtiyaç duyuyor. Bu teşviklerin kesilmesi ile işgücü temini noktasında büyük zorluklara neden olacak. Yatırımlar ertelenebilir, durabilir ve bu da işsizliğin daha da artmasına sebebiyet verebilir." Sualan'a göre her yıl programa katılan kişi sayısının yarısı istihdama katılıyor. Buna göre, geçen yıl 165 bin bu yılın ocak eylül döneminde ise 150 bin kişinin istihdama katıldığı hesaplanıyor.
İŞKUR açıklama yapmadı
Artan talebe bağlı olarak özellikle hazır giyim ve konfeksiyon sektöründe son yıllarda Doğu'ya bir yatırım göçü başlamıştı. Ve söz konusu yatırımlarda istihdam için de bu programlardan faydalanılıyordu. Programların akıbeti ve ne zaman başlayacağı ile ilgili İŞKUR herhangi bir açıklama yapmazken il temsilciliklerine gönderilen bildiride, "Cumhurbaşkanlığı tarafından Ulusal Genç İstihdam Stratejisi ve Eylem Planı kapsamında yürütülecek çalışmalar iş gücü piyasasının ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikli iş gücünün oluşturulması amacıyla mevzuatta güncelleme yapılacak. Bu noktada ilgili çalışmanın programa katılım şartlarında iyileştirme, öğrenci ücretlerinin değerlendirilmesi ve yeni projelere katılım oranının arttırılmasına yönelik olacağı kanaatindeyiz. Mevzuat çalışmasının önümüzdeki günlerde kamuoyuna duyurulması beklenmektedir" ifadelerine yer verildi.