Merkez Bankası’nın enflasyonla mücadele kapsamında bankalara yazı göndererek tedavüldeki düşük kupürlü banknotların miktarının artırılmasını istediği ve bunun için de ATM’lere 200’lük banknot koyulmamasını istediği ortaya çıktı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Konuyu köşesine taşıyan Dünya gazetesi yazarı Vahap Munyar, “ATM’lerdeki Banknotların Kupür Kompozisyonu” konulu yazışmanın eski bir bürokrat tarafından Whatsapp grubunda paylaşıldığını belirtti.
Munyar’ın yazısına göre, TCMB Emisyon Genel Müdürü Nurettin Tüysüz ve Genel Müdür Yardımcısı Hakan Er’in imzasıyla gönderilen yazıda, “Bilindiği üzere dolaşımdaki Türk Lirası banknotların temiz ve dengeli bir kompozisyon içinde tedavülünün sağlanması, Bankamızın asli görevleri arasında yer almaktadır” denilerek Merkez Bankası’nın görevi hatırlatıldıktan sonra şu ifadelere yer veriliyor:
“Bununla birlikte enflasyonla mücadele kapsamında fiyat istikrarını etkileyen ve bu unsurların etkileşimini temel alan bir analiz çerçevesinde emisyon politikasının şekillendirilmesi önem arz etmektedir. Nakit para ile yapılan alışveriş ve ödemelerin kolay, hızlı ve kesintisiz olarak sürdürülmesi için düşük kupürlü banknotların (5 TL, 10 TL, 20 TL) yeterli miktarda dolaşıma verilmesi gerekiyor”
“ATM’lerde 200 TL’lik kupürlere yer verilmemesi Bankamız politikalarına katkı sağlayacaktır”
Bunun bankalarla işbirliği yapılarak sağlanabileceği belirtilen yazıda, “Bu kapsamda bankanızdan yapılacak nakit çekilişlerinde, küçük kupürlü banknot talebinin artırılması, hanehalkının doğrudan nakde ulaşım kanallarından olan ATM’lerde 200 TL’lik kupürlere yer verilmemesi Bankamız politikalarına katkı sağlayacaktır. Bu konuda gerekli hassasiyetin gösterilerek konunun bankanızın nakit operasyon birimleri ve şubelerine iletilmesi hususunda gereğini rica ederiz” ifadelerine yer verildi.
“‘Aynı mala tomarla para veriyoruz' duygusu yaratır”
Munyar, Merkez Bankası’nın bankalara gönderdiği "Enflasyonla mücadele için küçük banknota ağırlık verelim” yazısının ne anlama geldiğini sorduğu bankacının yanıtını da yazısında şu şekilde aktardı:
“Bir ülkede kupürler ne kadar büyürse satın alma gücü o kadar düşer. Kuruş olmalı ki, rekabet olsun, kuruşun hesabı yapılsın”
Vahap Munyar’ın yazısı şöyle devam ediyor:
Ardından bankacılık sektörünü, Merkez Bankası cephesini çok iyi bilen bir uzmanla konuştum. Yorumlarına çok güvendiğim uzmanımız yanıta şöyle girdi:
- Küçük kupürlü banknotların daha yoğun kullanılmasının enflasyona etkisi sıfırdır.
Aksine beklentileri bozabileceğini belirtti:
- Enflasyon devam ettikçe doğal olarak büyük kupürlü banknotlar dolaşımda artar. Bu eğilimi idari tedbirlerle tersine çevirmeye çalışmak küçük kupürlü banknotların dolaşımını hızlandırır.
Banknotların eskimesinin hızlanacağının altını çizdi:
- Ama fiyatlama davranışlarına ya da tüketicilerin fiyat duyarlılığına bir etki etmez.
Belki de, “Aynı mala tomarla banknot veriyoruz” diye halkın enflasyon beklentisini olumsuz etkileyebilir.
Fiyat istikrarı olan ülkelerde banknot kupürlerinin adet olarak dağılımının çan eğrisini andırdığını anımsattı:
- Küçük kupür sayısı artar, bir noktada daha yüksek kupürlerin adedi azalmaya başlar.
TL’den 6 sıfır atıldığı günlere işaret etti:
- Örneğin yeni para ilk çıktığında büyük bir olasılıkla 20’lik kupür en fazlaydı.
5 ve 10 TL kupür sayısı daha azdı. 50 ve 100’lükler de adet olarak daha azdı.
Enflasyonun banknot dağılımına etkisinin altını çizdi:
- Enflasyon devam ettikçe çan eğrisinin tepesi 20’den 50’ye, belki de şimdi 100’e, hatta 200 TL’lik banknotlara kaydı.
Bu kayışın enflasyon yaratmadığını vurguladı:
- Enflasyon olduğu için bu kayış gerçekleşti.
Yorumunu şu mesajla tamamladı:
- Şimdi idari önlemlerle çan eğrisinin tepesini 200 ya da 100 TL’lik banknotlardan 50 TL’lik banknotlara kaydırmaya çalışmak, enflasyonun düşüşüne değil, enflasyon beklentilerinin bozulmasına yarar.
Dünya, Independent Türkçe