Bir dönem İçişleri ve Adalet Bakanlığı koltuğunda oturan, eski Emniyet Müdürü Mehmet Ağar, Türkiye’nin bir “beka meselesi olduğunu” TBMM’de bulunan veya bulunmayan bütün partilerin tek bir dil kurarak hükümetin yanında olması gerektiğini savundu.
Yeni Şafak gazetesinden Nedres Ersanel, bugünkü köşe yazısında Mehmet Ağar’ın Türkiye’deki son gelişmelere dair yaptığı yorumları aktardı.
Buna göre “Türkiye’nin bir beka meselesi var” diyen Ağar, “Bu beka meselesinin temel başlıklarından birincisi PKK/YPG/PYD’dir. Şimdi bunlara başka konular da eklendi; Doğu Akdeniz, S-400 konusu, Yunanistan-Ege sorunları ve bunun gibi” ifadelerini kullandı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Ağar, şöyle devam etti:
Bunların hepsi için, Amerika Birleşik Devletleri’nin anlaması için müşterek bir tavrın ortaya konması gerekiyor. ABD artık kendi isteklerini, kendi istediği gibi râm edecek, boyun eğip, itaat edecek bir hükümet beklememelidir. Bunu şu gün Cumhur İttifakı ile yapacağını, yapması gerektiğini anlaması gerekiyor. Ve beklememesi için, bunu anlaması için TBMM içinde ve dışında tüm partilerin -tabii HDP’nin böyle bir tutum sergilemesini beklemek iyimserlik olur- artık ortak bir pozisyon geliştirmesi/getirmesi gerekiyor. Öyle artık terör örgütünün adını zikretmeme vs. gibi tutumların terk edilmesi lazım.
Bizim dönemimizde Amerikalı yetkililerden destek gördüğümüz zamanlar oldu. Bu desteği vermelerinin ana sebebi -ki o zaman DYP/SHP iktidarı vardı- karşılarında top yekûn bir siyasi duruşun bulunmasıydı. İktidarıyla, muhalefetiyle. Böyle olduğu için o dönem Amerika bu konunun üzerine gidemedi ve hatta istediğimiz bazı konularda destek verdi.
“Şu an sıkıntının temel nedeni budur” diyen Ağar, görüşünü şöyle savundu:
Yani, TBMM içindeki ve dışındaki tüm partilerin bu konuda tek vücut olarak, tek dil kurarak hükümetin yanında olmaları gerekiyor. Unutulmaması gerekiyor ki, nihayetinde bu mesele tarihi görevdir. Muhalefet konusu değildir. Kim hükümet olursa olsun bu saydığımız başlıklarda sağlam durulacak.
Ortadan konuşmakla olmaz. Millet, kim varsa siyasette yekvücut olmasını bekliyor. Eğer bu olaylar neticesinde başka siyasi beklentiler var ise o olmaz, açık söyleyelim. Beklentileri olmaz. Halk ona müsaade etmez. Diğer hangi konularda muhalefet yapılacaksa yapılsın. Ama bu konular olmaz”…
Yeni Şafak, Independent Türkçe