İstanbul'da bugün saat 12.49'da meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki deprem, şehir genelinde kısa süreli panik yarattı. Sarsıntının ardından birçok vatandaş ev ve iş yerlerini terk ederek sokaklara çıktı.
Depremin hemen ardından, uzun süredir kamuoyunun gündeminde olan "büyük İstanbul depremi"ne ilişkin kaygılar yeniden alevlendi.
Bazı haberlerde, uzmanların "evlere girilmemesi gerektiği" yönündeki uyarılarına yer verildi.
Peki, bu 6,2 büyüklüğündeki sarsıntı, beklenen büyük depremin habercisi olabilir mi?
İstanbullular bu süreçte nasıl bir yol izlemeli?
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Yerbilimci Dr. Ramazan Demirtaş, depremin merkez üssünün Silivri olduğunu belirtti ve bu bölgenin 26 Eylül 2019 tarihinde meydana gelen 5,8 büyüklüğündeki depremle de gündeme geldiğini hatırlattı.
Dr. Demirtaş açıklamasında şunları söyledi:
Depremlerde fay hattının yeri son derece önemlidir. Bugünkü deprem, Kuzey Anadolu Fay Zonu'nun Orta Marmara segmentinde gerçekleşti. Bu bölge, en son 259 yıl önce 22 Mayıs 1766'da (7 ile 7,5 büyüklüğünde) ve yakın tarihte 26 Eylül 2019'da (Mw=5.8) depremlerle sarsılmıştı. Son 6 yılda bu bölgede meydana gelen küçük ve orta ölçekli sarsıntıları dikkate aldığımızda, Orta Marmara segmentinin büyük bir deprem üretme potansiyelinin oldukça yüksek olduğunu söyleyebiliriz.
"260 yıllık döngünün içindeyiz, 280 yıllık bir başka döngü de var"
7,2 büyüklüğünde bir depremin gerçekleşmesi için Orta Marmara segmentinde yaklaşık 260 yılın geçmesi gerektiğini, 7,5 ve üzeri büyüklükteki depremler için ise 280 yıllık bir döngünün söz konusu olduğunu belirten Dr. Demirtaş, şu değerlendirmede bulundu:
Bu, kırılacak fayın özelliklerine bağlı bir durum. Eğer beklenen deprem 7,5 üzerindeyse, bunun için önümüzde 20 yıllık bir süre daha olabilir. Ancak 7,2 büyüklüğünde bir depremden söz ediyorsak, 260 yıllık döngünün sonuna gelmiş durumdayız.
"AFAD'ın acilen kamuoyunu bilgilendirmesi gerekir"
Depremin ardından basında ve sosyal medyada yer alan "bu gece evlere girilmemesi gerektiği" yönündeki bazı uyarılara da değinen Dr. Demirtaş, bu tür açıklamaların yerbilimciler ya da akademisyenler tarafından yapılamayacağını vurguladı.
Bu konuda açıklama yapma yetkisi bilim insanlarında değil, yasal sorumluluk taşıyan kurumlarındır. AFAD'ın (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) acilen kamuoyunu bilgilendirmesi gerekir. Bir yerbilimcinin çıkıp 'bu gece evlerinize girmeyin' ya da 'evlerinize güvenle dönebilirsiniz' demesi hem hukuken yanlış hem de etik açıdan uygun değildir. Bu tür açıklamalar yalnızca yetkili kurumlar tarafından yapılmalıdır.
AKOM "acil" koduyla toplandı
Sarsıntı Marmara Bölgesi'nin geniş bir kısmında hissedilirken, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM), gelişmeler üzerine "acil" koduyla toplandı.
Toplantı sonrası kamuoyunu bilgilendiren İBB Afet İşleri Dairesi Başkanı Ergün Cebeci, sahadan gelen ilk verilerin sevindirici olduğunu belirterek, "Depremin ilk dakikalarından itibaren görevli arkadaşlarımızla beraber AKOM’a geçtik. Şu an için sahadan bildirilen can ve mal kaybı yok" açıklamasında bulundu.
© The Independentturkish