Musul İl Meclis Başkanı ve Vali Vekili: IŞİD tehdidi devam ediyor

IŞİD’in Haziran 2014’te ele geçirmesiyle dünya gündemine oturan Irak’ın en büyük ikinci kenti Musul’da günlük yaşamın normale dönmediği ve örgütün kent üzerindeki tehdidinin devam ettiği belirtildi

IŞİD militanları / Fotoğraf: AA

Suriye ve Irak’ta çok kısa bir süre içinde yüzlerce kilometrelik alanı ve onlarca büyük kenti kontrolü altına alan IŞİD, 10 Haziran 2014 tarihinde Irak’ın en büyük ikinci kenti olan Musul’u hiç zorlanmadan ele geçirdi. Yaklaşık 3 senenin ardından Musul, Temmuz 2017’de uluslararası koalisyon desteği ile Irak kuvvetleri ve Irak Kürdistan Bölgesi’nin (IKB) güçleri tarafından IŞİD'den alındı. 

Musul’u IŞİD’in elinden almak için verilen mücadelenin ardından 4 milyon nüfuslu kent harabaye döndü, binlerce insan öldü ve yüz binlercesi de ülkenin dört bir tarafına dağılmak zorunda kaldı.  

 

IŞİD-msul.jpg
IŞİD / Fotoğraf: Reuters

 

Havalimanı, tren istasyonu, hastane ve pek çok tesisin harabaye döndüğü kentte 100’lerce kilometrelik otoyol tahrip oldu. Yaklaşık üç yıl IŞİD boyunduruğunda yaşamaya mecbur kalan Musullular büyük bir trajedi yaşadı.

Çatışmalardan sonra BM’nin ilk uydu analizi 10 binden fazla binanın ciddi bir şekilde hasar aldığını veya tamamen yıkıldığını gösterse de, uydu görüntülerinde gözükmeyen bina katlarının da dikkate alınması halinde hasar alan binaların sayısının söylenenden 3 kat fazla, yani 30 binin üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Çatışmaların son haftalarında özellikle Musul’un doğu yakasındaki (eski Musul) bazı mahalleler tamamen yıkıldı. Musul ve civarında 3 yıl süren çatışmalarda yaklaşık 10 bin kişinin öldüğü tahmin ediliyor. 

BM'nin Irak'taki insani koordinatörü Lise Grande, Musul’un kurtarılmasından sonra yaptığı açıklamada, etkilenen bölgelerin normale dönmesinin yıllar sürebileceğini belirterek, “Kenti yeniden inşa etmek ve sivillerin evlerine dönmesini sağlamak aşırı derecede zor olacak ve bu yaklaşık 1 milyar dolara mal olacak” ifadelerini kullanmıştı.

 

IŞİD sonrası Musul kenti AA.jpg

Musul / Fotoğraf: AA

 

Musul’un son durumunu, valinin görevden alınmasını, güvenlik şartlarını ve bölgede IŞİD varlığını Musul İl Meclis Başkanı Seydo Çeto ve araştırmacı yazar Mücahit Altai Independent Türkçe’ye değerlendirdi.

“Doğu Musul’un yüzde 90’ı viraneye döndü”

39 üyeli Musul İl Meclisi’nin Başkanı ve Vali Vekili Seydo Çeto, doğu Musul’un yüzde 90’ının viraneye döndüğünü ancak kentin batısında (yeni Musul) hizmetlerin 2014 öncesinden daha iyi yürütüldüğünü ve kentteki tüm resmi kurumların çalışmalarını büyük bir süratle devam ettirdiğini söyledi. 

Çeto, anayollarda enkazın kaldırıldığını, su ve elektrik gibi hizmetlerin verilmeye başlandığını ama bina enkazlarının durduğunu belirterek, meclis olarak şu an şehrin 550 milyar dinar olan bütçesini görüştüklerini ve yarım kalmış projeler de dahil olmak üzere ihtiyaca göre dağıtacaklarını belirtti.

 

8cfcb993-5e91-49e7-b3c2-dd9d9974d877.jpg
Seydo Çeto / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

Güvenliği sağlama konusunda hala zorluklarla karşılaştıklarını ve IŞİD dönemindeki gibi olmasa da aralıklarla patlamaların yaşandığını ifade eden Çeto, “Şehir merkezinin yüzde 95’inde durumun güvenli olduğunu söyleyebilirim ama Suriye sınırında yer alan Ceziret’ül Hadra’dan Baac’a kadar olan bölgede IŞİD tehdidi devam ediyor. Musul bölgesinde asayişin sağlanması için istihbarat, asker ve polis gibi güvenlik birimleriyle ortak çalışıyoruz” dedi.

Halkın Haşdi Şabi ve asker gibi güvenlik güçlerinin saldırılarına maruz kaldığı iddialarını reddeden Çeto, şehrin hala Haşdi Şabi, asker ve mahalle polisleri tarafından korunduğunu doğrulayarak meclis olarak Haşdi Şabi ve askerlerin şehir dışına çıkarılması için karar aldıklarını aktardı.

“750 bin Hıristiyan’dan yaklaşık 150 bini geri döndü”

Musul’un IŞİD saldırısından önceki nüfusunun 4 milyon civarında olduğunu ve bunların ne kadarının kente döndüklerine dair ellerinde bir veri olmadığını sözlerine ekleyen Çeto, Musul’da yaşayan 750 bin Hıristiyan’dan yaklaşık 150 bininin geri döndüğünü ifade etti.

Mart ayında Musul Valisi Nufeyl Hammadi ve iki yardımcısının yolsuzluk soruşturması yüzünden görevlerinden alındığı bilgisini paylaşan Çeto, şöyle devam etti:

Bağdat Parlamentosu, Musul Valisi’nin yolsuzluklarını soruşturmak için 34 üyeli ve 7 hakimden oluşan ‘Gerçekleri Araştırma Komisyonu’ adında bir komisyon kurmuştu. Geçtiğimiz Mart ayında Dicle’de bot faciası yaşanınca Başbakan Adıl Abdulmehdi, vali ve iki yardımcısını görevden aldı. Federal Mahkeme’nin kararını bekliyoruz. Eğer göreve iade edilmezse meclis olarak vali ve yardımcılarını seçmek için çalışmalara başlayacağız.

 

moossul afp.jpg
Musul / Fotoğraf: Reuters

 

Çeto, Musul İl Meclisi’nin feshedilmesi için 170 üyenin Irak Parlamentosuna önerge verdiğini ama çoğunluk sağlanamadığından ileri bir tarihe ertelendiğini belirtti.

“Halkın yüzde 40’ı işsiz ve 400 bin insan çadırda yaşıyor”

Araştırmacı yazar ve uluslararası ilişkiler uzmanı Musullu Mücahit Altai, Musul’un doğu yakasında IŞİD’de kalan (eski Musul) enkazın yüzde 80’inin yerinde durduğunu ve sivillerin kendi imkanları ile kaldırdıkları enkazın altından hala cesetlerin çıktığını söyledi.
İşsizliğin en büyük problemlerin başında geldiğini ve hizmetlerin neredeyse yok denilecek kadar az ve günde ortalama 10 saat su ve elektrik verildiğini savunan Altai, halkın yaklaşık yüzde 40-45’inin işsiz ve büyük çoğunluğunun insani yardım derneklerine muhtaç olduğunu ifade etti.

 

c5e4381b-1a22-451d-80cd-fb6e43712ed8.jpg
Mücahit Altai / Fotoğraf: Reuters

 

“Haşdi Şabi yerel işbirlikçilerin yardımı ile halka zulüm ediyor”

Altai, Musul halkının iradesinin elinden alındığını ve kentin yabancılar tarafından yönetildiğini savunarak, dışarıdan gelen yabancı milislerin varlıklarını devam ettirmek için bazen kendilerinin saldırı düzenleyip kaos çıkardıklarını iddia etti.

Irak’ın güney illerinden gelen Haşdi Şabi’ye bağlı bazı milis grupların şehirde her yere nüfuz ettiklerini belirten Altai, şöyle devam etti: 

Bazı Haşdi Şabi milisleri yerel işbirlikçilerin yardımı ve hedef göstermesi ile halka zulmediyor ve paranın döndüğü her tarafa nüfuz ediyorlar. Tabii bunların kentteki işbirlikçi tayfası da bunlara önayak oluyor. İş yapan, hizmet eden kurumların büyük çoğunluğunun denetimi bunların elinde. Güvenlik olarak varlıklarını devam ettirmek için sürekli karışıklık çıkarıyorlar.

IŞİD’den sonra dönen sivillerin uzun süre kalacak yer bulamadığını ve yaklaşık 500 bin Musullunun hala çadırlarda yaşadıklarını sözlerine ekledi. 
 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU