Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın 10 Nisan’da açıkladığı yeni reform paketinin en çok konuşulan maddelerinden biri kamu bankalarına aktarılacak kaynaktı.
Albayrak, reform alanlarının başında bankacılığın geldiğinin altını çizerek, tahsili gecikmiş alacakların bankacılık sektörü için bir risk oluşturmadığını ancak kamu bankalarının sermayesini güçlendirmek için Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın ihraç edeceği 28 milyar liralık Devlet İç Borçlanma Senetlerini (DİBS) kamu bankalarına verileceğini söylemişti.
Konuyla ilgili Twitter hesabından açıklama yapan Johns Hopkins Üniversitesi öğretim üyesi, dünyaca ünlü ekonomist Prof. Dr. Steve Hanke, 5 milyar dolarlık bir teşviğin çok düşük olduğunu söyledi ve “Türkiye’nin borç batağındaki bankalarına yardım etmek için artık çok geç” ifadesini kullandı.
#Erdogan's $5 billion stimulus is too little, too late to help #Turkey's debt-ridden banks. Unless a currency board is installed, nothing will work with inflation at 40%/yr. & the pathetic, half-baked #lira as an anchor for the economy. @gauthiervillars https://t.co/t8TMAmQFhl
— Prof. Steve Hanke (@steve_hanke) April 15, 2019
Washington merkezli düşünce kuruluşu Cato Institute'un da Sorunlu Para Birimleri Projesi'nin direktörlüğünü de yürüten Hanke, “Bir para birimi kurulu kurulmadığı sürece, yıllık enflasyonun yüzde 40, iyi hazırlanmamış, zavallı liranın ekonominin çıpası olduğu durumda hiçbir şey işe yaramayacaktır” dedi.
Hanke, 14 Nisan’da yaptığı paylaşımda 13 Nisan 2019 tarihi itibariyle yıllık enflasyonun yüzde 43 olduğunu söylemiş ve şu ifadeleri kullanmıştı: Erdoğan hükümetinin yüzde 20’lik enflasyon oranına inanmayın. TÜİK’in ölçümleri güvenilir değil.
#Turkey's annual inflation rate, measured accurately for 4/13/19, is 43%/yr. Don't be fooled by the #Erdogan gov't rate of 20%/yr. #TurkStat measurements are not to be trusted. pic.twitter.com/2eVVwXKEqC
— Prof. Steve Hanke (@steve_hanke) April 14, 2019
Tahsili gecikmiş alacaklar 106 milyar lira
Türkiye İstatistik Kurumu’nun son açıkladığı Mart 2019 enflasyonu yüzde 19,71 seviyesinde.
Enflasyon ve fiyat artışlarının yüksek seviyelerde seyrettiği bir dönemde piyasanın uzun süredir beklediği “Reform Paketi”ni seçimlerden sonra açıklayan Albayrak, bankacılık sektörünün kredi hacmiyle ilgili şu açıklamaları yapmıştı:
“Geldiğimiz noktada, bankacılık sektörümüzün kredi hacmi, tahsili geçmiş alacaklar hariç 2 trilyon 513 milyar Türk Lirası’dır.
Geri ödemelerinde sorun beklenmeyen birinci gruptaki kredilerin toplam krediler içindeki oranı yüzde 89, ikinci gruptaki yakın izlemedeki kredilerin payı ise 276 milyar lira yani toplamda yüzde 11 seviyesindedir. Bu rakamın da 107 milyar liralık kısmı bugüne kadar yapılandırıldı. Üçüncü grup, yani tahsili gecikmiş ya da takip hesabında izlenen alacakların miktarı Mart 2019 itibarıyla 106 milyar TL’dir.
Tahsili gecikmiş alacakların kredilere oranı yüzde 4,2’dir. 106 milyar TL tutarındaki tahsili gecikmiş alacaklar için 72 milyar TL seviyesinde özel karşılık ayrılmıştır.
Gerçekleştirdiğimiz mali bünye analizi sonucunda BDDK da NPL olarak adlandırılan bu kredilerin oranının en yüksek yüzde 6 seviyesine ulaşabileceğini ortaya koymuştu.”