Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı İshak Sağlam, yaptığı haftalık basın değerlendirmesinde, İstanbul Sözleşmesi ve ekonomi yönetiminin borçlanma sevdası gibi gündemin öne çıkan başlıklarını masaya yatırdı.
İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesi çağrısında bulunan Sağlam, "Kadına yönelik şiddeti önlemek gerekçesiyle imzalanan sözleşmenin kabul edildiği tarihten bu yana şiddeti önlemeye yönelik sağlıklı bir adım atılmamıştır" dedi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
"İstanbul Sözleşmesi için atılan imza geri çekilmelidir"
Yapılan yanlıştan bir an önce dönülmesi için atılan imzanın geri çekilmesi gerektiğini belirten Sağlam, "Kadına karşı şiddeti önleme gibi makul ve meşru bir gerekçeye dayandırılan Sözleşme, bizatihi kadına karşı şiddet ve cinayetlere gerekçe oluşturmanın yanında genel ahlak ve değerleri yok eden bir zemin oluşturmuştur. Zaten sözleşmenin asıl amacı da budur. Bu yanlıştan bir an önce dönülmeli ve atılan imza geri çekilmelidir" diye konuştu.
"Borç ödemek için borç alınıyor"
Türkiye’nin temel sorunlarından biri olan dış borç sorununa dair görüşlerini sunan Sağlam, dış borçların Türkiye’nin ekonomisini ciddi anlamda olumsuz etkilemeye devam ettiğini kaydetti.
Ülkenin temel sorunlarından birinin dış borç sorunu olduğunu ifade eden Sağlam, devamında şunları söyledi:
“Devletin borçlanma nedeni olarak katma değeri yüksek yatırım, üretim ve istihdam için kaynak temini olarak izah edilmektedir. Ancak bu krediler amacı dışında, daha çok tüketim amaçlı kullanılmıştır. Bunun yanında ‘ödemeler dengesi açığı-bütçe açıkları’ ve eski faizli borçları finanse etmek için kullanılmıştır. Yani borç ödemek için borç alınmaktadır.”
"Doğmamış çocukları dahi borçlu kılan uygulamadan vazgeçilmeli"
Açıklanan istatistiksel verilerin ülke ekonomisinin ağır bir kriz içerisinde olduğunu aktaran Sağlam, birey, şirket ve devletin borçlarının katlanarak büyüdüğünü kaydetti.
İktidarın borçlanma ve ekonomi politikalarını eleştiren Sağlam, sözlerini şöyle tamamladı:
"Eylül 2019 itibariyle toplam hane halkı borcu; 621 milyar liraya ulaşmış, bunun yüzde 90'ını (558 milyar TL) sadece bankalara olan borçlar oluşturmaktadır. 2020 yılının ilk çeyreğine dair açıklanan verilere göre Türkiye'nin brüt dış borç stoku 431 milyar dolar ile GSYH'nın yüzde 56,9'una ulaşmıştır. Bunun 253,5 milyar doları özel sektörün borcudur. TCMB’nin döviz rezervi ise yaklaşık 53 milyar dolar ile son 10 yılın en düşük seviyesindedir. Türkiye’yi ekonomik ve politik olarak bağımlı hale getirerek henüz doğmamış çocukları dahi borçlu kılan aşırı borçlanmadan vazgeçilmeli, ülkenin kendi potansiyeli devreye sokulmalıdır."
Independent Türkçe