‘İş yok, ümit yok, gelecek yok’: Umutsuz Gazzeliler, ölümcül protestoların yıldönümünde İsrail sınırına döndü

Geçen yıl "Büyük Dönüş Yürüyüşü" protestolarının başlamasından bu yana devam eden İsrail saldırılarında yaklaşık 7 bin Gazzeli yaralandı

Kondisyon bisikletinde pedalları acı içinde çeviren 34 yaşındaki Rami Hessi, Gazze’nin 5 yıl içinde engelliler toprağı haline geleceğini söylüyor. 

Gazze Şeridi’nde Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) örgütüne ait bir klinikte fizik tedavi gören eski balıkçı, kurşun yarası nedeniyle sağlık hizmeti alan binlerce hastadan sadece biri. Kemiğine sabitlenen metal kafes, Hessi’nin dağılmış sol bacağını tıpkı çelik bir kapan gibi sarıyor. 

Gazze Sağlık Bakanlığı verilerine göre, geçen yıl sınırda düzenlenen gösteriler sırasında İsrailli askerlerin doğrudan açtığı ateşte 260’ın üzerinde Filistinli öldürüldü, 6 bin 800’den fazla kişi de yaralandı. 

Yaralıların neredeyse yarısı MSF kliniklerine sevk edildi. Bu kuruluşlarda Hessi gibi bin kişi için uzun süre devam edecek tedaviler uygulanıyor. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“Büyük Dönüş Yürüyüşü” adlı gösterilerin üzerinden bir yıl geçerken, MSF yetkilileri, Gazze boyunca “ağır çekimde bir acil durum”un yayıldığı uyarısında bulunuyor.

The Independent’a konuşan MSF personeli, kuşatma altındaki Gazze’nin, büyük rakamlara ulaşan yaralılara ya da karışık ve ciddi silahlı yaralanmalardan acı çeken hastaların gittikçe artan ihtiyaçlarına hizmet vermeye yetecek tesislerden mahrum olduğunu vurguluyor. 

Yeterli bakım hizmetinin verilememesi, çok sayıda yaralının ömürleri boyunca engelli kalmasına yol açıyor. Özellikle de tedavi edilmeyen enfeksiyonlar, insanların bazı uzuvlarının kesilmesine ya da ölüme neden oluyor. 

 

 

Alt ekstremite bölgesine kurşun isabet etmesi nedeniyle bugüne dek 8 ameliyat geçiren Hessi, “Eskiden balıkçıydım ancak şimdi hiçbir şey yapamıyorum. İşsizim. Yürüyemiyorum. Hayatta kalma mücadelesi veriyorum” diyor. 

Geçen hafta benzer protestolar sırasında kardeşinin de bacağından vurulduğunu söyleyen Hessi, “Sürekli ağrılarım oluyor. Bacaklarımdan birinin kemiği, diğerininkinden 15 santimetre daha kısa. Bu nedenle zar zor yürüyorum” diye ekliyor. 

Ocak’ta bacağından vurulan 17 yaşındaki Nasır Han’sa, “Şuan tüm arkadaşlarım tedavi görüyor. Tanıdığım herkes protestolarda yaralandı. Yaralandıktan sonra futbol oynayamaz oldum. Okula da gidemiyorum. Gazze’de geleceğimiz yok. Her şey bitti” şeklinde konuşuyor.

 

 

20 yaşındaki sağlık görevlisi Rezzan en-Neccar da geçen yıl öldürülenler arasındaydı. Kızını kaybeden anne Sabrin en-Neccar, İsrail’in bir “engelli devleti” yaratmaya niyetlenmiş göründüğünü ifade ediyor.

İsrail sınırına yalnızca 500 metre mesafedeki evinde The Independent muhabirinin sorularını yanıtlayan En-Neccar şunları söylüyor:

“Kızımı, başkalarının yürüyüşlere katılmaması için gözlerini korkutmak adına öldürdüler ancak yaptıkları kimseyi caydıramadı. Bir anne olarak endişeliyim. Evlatlarımın, çocukluklarından mahrum bırakıldığını hissediyorum. Bir kızımı benden aldılar, diğerlerini de ihtiyarlattılar.”

Sınırdaki telleri kesmeye çalışırken vurulduğunu anlatan 35 yaşındaki Ebu Cemal de “Bir, 2 ya da 3 kez vurulmuş olmak umurumuzda değil. Biz, seslerimizin duyulmasını istiyoruz. Bacaklarımızı ve ellerimizi kaybetmemize yol açsa bile ağır ağır ilerleyeceğiz” ifadelerini kullanıyor. 

 



 

Gazzeli gençler arasında işsizlik oranı yüzde 65. MSF’ye göre, kendilerine gelen hastaların yaş ortalamasıysa 25. 

Şu an yapacak hiçbir işinin olmadığını belirten 23 yaşındaki Enes Subhi’yse şöyle konuşuyor: 

“O zamanlar, yani yaralanmadan önce de işsizdim. İşim yok, hiçbir şeyim yok, işte bu yüzden en önde gidenlerden oldum. Burada vaziyet sıfır. İş yok, ümit yok, gelecek yok. Sınıra gitmek ve sesinizi duyurmak, evinizde ölmekten çok daha iyi.”

30 Mart 2018’den bu yana, 11 yıldır süren ablukayı protesto etmek ve 1948’de İsrail’in kurulmasıyla birlikte yaşanan savaşta zorla çıkarıldıkları ata topraklarına geri dönmek için İsrail sınırında yürüyüş yapan Filistinlilerin sayısı yüz binlerle ifade ediliyor. 

Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre, protestolar sırasında aralarında 50 çocuk, 6 kadın, 2 gazeteci ve 3 sağlık görevlisinin bulunduğu 267 kişi öldürüldü. Yaralananlardan 136'sı bazı uzuvlarını kaybetti.

Son ölümlü olay, cumartesi sabahı, gösterilerin başlangıcının yıldönümünden yalnızca birkaç saat önce yaşandı. 20 yaşındaki Muhammed Saad, İsrail askerlerinin açtığı ateşte başına şarapnel parçası isabet etmesi sonucu hayatını kaybetti. 

 

 

Öte yandan Birleşmiş Milletler’in (BM) son raporu, İsrail’in gösterilere müdahale ederken savaş suçu işlemiş olabileceğini belirtirken, buna delil olarak, İsrailli keskin nişancıların çocuklara, sağlık görevlilerine ve gazetecilere ateş açmasını gösteriyor.

Bu arada Gazze’nin bazı noktalarında geçen yılki kesintiler sırasında evlere günde sadece 4 saat elektrik verilirken, bölgeye gıda girişi de sıkı denetimlere tabi tutuluyor. 

Diğer taraftan BM, Gazze’nin temiz su sıkıntısı, kirlilik ve kanalizasyon krizinin büyümesi nedeniyle önümüzdeki yıl tamamen yaşanmaz hale geleceği konusunda uyarıyor. 

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news

Independent Türkçe için çeviren: Elvide Demirkol

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU