Başta Fransa olmak üzere uluslararası alandan bazı aktörler son dönemde Suriye rejimine karşı çeşitli davalar açtı. Eski 2 istihbarat subayının ‘insanlığa karşı suç işlemek” suçlamasıyla 23 Nisan Perşembe günü Alman mahkemelerinde yargılanması bekleniyor.
Enver Arslan ve İyad el-Garib’in Almanya’nın Koblenz kentindeki duruşması, Suriye rejimiyle ilgili ihlaller hususunda dünyada bir ilk sayılıyor.
Birleşmiş Milletler (BM), 2011 yılında başlayan çatışmalar sırasında işlenmiş suçlarla ilgili bir veri tabanı oluşturdu.
Mart 2017’de Almanya’daki mültecilerden 2 Suriyeli, Suriye istihbarat birimlerine ‘işkence gördüklerine’ dair şikayette bulunmuştu.
Görüntüler işkenceyi belgeliyo
Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi, Suriyelilerin, Şam’daki istihbarat hapishanelerinde işkence gördüklerini belirtti
Sivil toplum kuruluşu, Eylül 2017’de ‘Caesar’ kod adlı askeri polis tarafından Suriye’den yaklaşık 27 bin yayınlanmamış fotoğraf sızdırıldığını ve Almanya’ya teslim edildiğini açıklamıştı
İlk soruşturma
Merkez iki ay sonra, işkence suçlamasıyla 13 Suriyeli tarafından ‘insanlığa karşı suç ve savaş suçu’ işlendiğine ilişkin iki yeni şikayetin daha sunulduğunu duyurdu.
Şam yakınlarındaki Sednaya Hapishanesi’nde işlenen ihlallere karışmakla suçlanan, aralarında Savunma Bakanı ve Askeri Başsavcı’nın da bulunduğu 17 üst düzey yetkili hakkında şikayette bulunuldu.
Der Spiegel dergisi Haziran 2018’de yargının, hava kuvvetleri istihbaratına liderlik eden Cemil Hasan hakkında 2019’a kadar ‘insanlığa karşı suçlar’ işlediği şüphesiyle uluslararası bir tutuklama emri çıkardığını duyurdu.
Başsavcılık, Eylül 2015 ortasında Paris’te Suriye rejimi tarafından kaçırılan ve işkence gören unsurlarla ilgili olarak bir ön soruşturma başlattı.
Suriye kökenli Fransızların ortadan kaybolması
Bir yargı kaynağı, Ekim 2016 sonlarında Fransız hakimlere ‘rejime karşı atfedilen ihlalleri araştıracağını’ söyledi. Paris Başsavcılığı, Suriye kökenli 2 Fransız’ın ortadan kaybolması hakkında soruşturma başlatma karar aldı. Fransızlar, 2013 yılında gözaltına alınmıştı. Akıbetleri hakkında da herhangi bir bilgi bulunmuyordu.
Şikayet eden taraflar, kendilerini Hava Kuvvetleri İstihbaratı olarak tanıtan subaylar, Mazen Dabağ (57 yaşında) ve oğlu Patrick’in (22 yaşında) gözaltına alındığını aktardı.
Kasım 2018’de bir yargı kaynağı, soruşturma hakiminin 3 üst düzey Suriyeli istihbarat yetkilisi hakkında, özellikle de Suriye kökenli Fransız vatandaşları hedef alan suçlara karıştıkları şüphesiyle tutuklama emri çıkardığını bildirdi.
Söz konusu yetkililerin Suriye Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı Tuğgeneral Ali Memluk, Suriye Hava İstihbarat Dairesi Başkanı Tuğgeneral Cemil Hasan ve Şam’daki Mezze Askeri Hapishanesi’nde İstihbarat Dairesinde soruşturma sorumlusu Tuğgeneral Abdusselam Mahmud olduğu belirtildi.
Fransız yetkililer Şubat 2019’da, 2 eski subayın Almanya’da yakalandığı gün, insanlığa karşı suçlara karıştıkları gerekçesiyle eski asker Abdulhamid K. adlı şahısı gözaltına aldı. Avukatının belirttiğine göre sanık, kanıt eksikliği nedeniyle Şubat 2020’de adli gözetim şartıyla serbest bırakıldı.
Bir milyon belge
Yargı organları Temmuz 2017’de, Suriyeli bir vatandaşın ‘2013 yılında kardeşini zorla tutukladıkları, işkence uyguladıkları ve idam ettikleri’ suçlamasıyla rejime mensup 9 üst düzey yetkili hakkındaki şikayetini reddetti.
BM’ye bağlı bir komite Nisan 2018’den bu yana, ‘2011 yılından başlayarak Suriye’de uluslararası hukuka karşı işlenen ciddi ihlallerinin soruşturulmasını kolaylaştırmakla’ ilgilenen bir mekanizma ortaya koydu. Faaliyetleri kapsamında komite, söz konusu ihlallerin faillerine karşı ceza verilmesini kolaylaştırmak için kanıtlar topluyor
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 2016 yılında onaylanan ve tarafsız ve bağımsız olarak faaliyet gösteren komitenin elinde, ‘fotoğraflar, videolar, uydu fotoğrafları, mağdurların ifadeleri ile derecelendirilmemiş belgeler de dahil bir milyondan fazla belge’ bulunuyor.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Kübra Şahin
www.independentarabia.com/node/113111