Türk spor kamuoyu günlerdir Trabzonsporlu Alexander Sörloth'a verilmesi muhtemel cezaları konuşuyor.
Sörloth, Süper Lig'in 21. haftasında deplasmanda oynadıkları Gençlerbirliği maçında Baiano'nun tekmelerine maruz kalmış, ardından rakibini iterek Video Yardımcı Hakem Sistemi'nin uyarısıyla direk kırmızı kart görerek oyun dışı kalmıştı.
11 Şubat'ta Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Hukuk Müşavirliği tarafından Futbol Disiplin Talimatnamesi'nin (FDT) 43. maddesi uyarınca Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'na (PFDK) sevki gerçekleştirilen Alexander Sörloth, "rakibine şiddetli hareketi" gerekçesiyle 2 resmi müsabakadan men ve 8 bin 500 lira para cezasıyla cezalandırıldı.
PFDK'nın vermiş olduğu karara ilk tepki Trabzonspor Kulübü Başkanı Ahmet Ağaoğlu'ndan geldi.
Sörloth'un kariyeri boyunca 230 maça çıkarak sadece 16 sarı kart gördüğünü dile getiren Ağaoğlu, PFDK'nın verdiği cezanın böyle olmaması gerektiğini belirtti
Ağaoğlu, şöyle konuştu:
Bu karar kabul edilemez. Benim oyuncum ilk tekmede kendini yere atsa, ona tekme atan oyuncu kırmızı kart görecekti. Hemen Tahkim'e gidiyoruz. Geçmişte buna benzer Gomis ve Elmander kararları var. Böyle bir şey olamaz.
Ağaoğlu'nun açıklamalarının ardından birçok kesim sosyal medyadan PFDK'nın kararı üzerinden TFF'yi eleştirerek, kurulların taraflı karar verdiğini iddia etti.
Sosyal paylaşım sitesi Twitter'da karara itiraz eden taraftarlar, cezayı az bularak daha önce kendi oyuncularının benzer olaylarda daha yüksek ceza aldıkları iddiasıyla kararı ve TFF'yi protesto etti.
PFDK'nın kararının ardından Galatasaraylı taraftarlar, 3 maç ceza alan Sofiane Feghouli'yi, Beşiktaşlı taraftarlar Ricardo Quaresma'yı, Fenerbahçeli taraftarlar da Jailson'u örnek göstererek, Sörloth'a da daha çok ceza verilmesi gerektiğini, kurulun baskı altında kalarak haksız bir karar verdiğini öne sürdü.
Fegholi ve Olcay Şahan'a 3'er maç ceza
2017-18 sezonunda Trabzonspor ile Galatasaray arasında oynanan karşılaşmada çıkan kavgada rakibinin boğazını sıkan Sofiane Feghouli, FDT'nin 43. maddesi uyarınca PFDK'ya sevk edilmiş ve 3 resmi müsabakan men ve 13 bin lira para cezası ile cezalandırıldı. Yine aynı sebepten sevk edilen Olcay Şahan da 3 maçtan men edilmesinin yanı sıra 13 bin lira ceza aldı.
Quaresma 5 maç ceza aldı
Yine 2017-18 sezonu Ziraat Türkiye Kupası'nda Beşiktaş'ın Fenerbahçe'yi konuk ettiği maçta Ricardo Quaresma ile Josef De Souza arasında tartışma yaşandı.
Oyuna ikinci yarıda dahil olan Portekizli futbolcu, karşılaşmanın 52. dakikasında yüzüne gelen darbenin ardından rakibine yumruk atarak kırmızı kartla oyun dışı kaldı.
Quaresma, FDT'nin 43. ve 44. maddeleri uyarınca tedbirli olarak PFDK'ya sevk edildi. Kurul, Portekizli futbolcuyu 5 resmi müsabakadan men ve 22 bin lira para cezası ile cezalandırdı.
Fenerbahçeli Jailson 8 maç ceza
2018-19 sezonunda Galatasaray ile Fenerbahçe arasında oynanan ve 2-2'lik eşitlikle sona eren maçın ardından çıkan kavgada Fenerbahçeli Jailson, Galatasaraylı Belhanda'ya tokat atmıştı.
Yaşanan olayın ardından taraflar PFDK'ya sevk edilirken, Jailson, Futbol Disiplin Talimatı'nın (FDT) 44. maddesi uyarınca 8 resmi müsabakadan men edilmesinin yanı sıra 20 bin 800 lira para cezasına çarptırıldı.
Altay, Menemenspor ve Keçiörengücü de cezalardan nasibini farklı aldı
TFF 1. Lig ekiplerinden Altay, Ekol Göz Menemenspor ve Keçiörengücü kulüpleri, 15-21 yaş arasında 3 sezon veya 36 ay kendi kulübünde tescilli 4 futbolcu bildirmemeleri gerekçesiyle 7 Şubat'ta PFDK'ya sevk edildi.
Ekol Göz Menemenspor ve Altay kulüpleri, 3'er futbolcu bildirirken, Keçiörengücü bu yaş aralığında futbolcu bildirmedi.
11 Şubat'ta toplanan PFDK, aynı ligde mücadele eden ve eşit sayıda futbolcu bildiren kulüplerden "talimatlara aykırı hareket" gerekçesiyle Altay'a sadece ihtar cezası verirken, Menemenspor'a 15 bin lira para cezası verdi.
Kriterlere uygun futbolcu bildiriminde bulunmayan Keçiörengücü ise 60 bin lira para cezası ile cezalandırıldı.
Uzman hukukçu ve Türkiye'nin tek CAS Hakemi Av. Emin Özkurt, PFDK kararlarındaki farklıkları Independent Türkçe'ye değerlendirdi.
PFDK kararlarının farklı çıkmasındaki temel sebebin, verilen kararların gerekçesiz olmasından kaynaklandığını belirten Özkurt, "Kurullar, kararlarını yalın ve gerekçeleriyle birlikte, talimatın hangi maddesini, hangi somut olayda nasıl yorumladıklarını belirterek açıklamakla yükümlüler. Fakat bunu yerine getirmiyorlar. Sonuçta bu kurullar, sportif yargı organı. Bir yargı organı, kararlarını gerekçesiyle sunmakla yükümlüdür. En önemli mesuliyeti budur. Oysa ne PFDK ne de Tahkim Kurulu bu kaideye riayet etmiyor" değerlendirmesinde bulundu.
TFF'nin geçtiğimiz haftalarda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) mahkum olduğunu hatırlatan Özkurt, şöyle konuştu:
Bu nedenledir ki TFF, AİHM'de mahkum edildi. AİHM'nin verdiği kararda değindiği temel kaynaklardan biri, kararların gerekçesiz olması ve kurulların bağımsız olmamasıydı. Bu tartışmaları bu çerçeveden değerlendirmekte yarar var.
PFDK tarafından verilen cezaların farklı olmasında oyuncuların hangi maddeyle sevk edildiğine bakılmasının gerektiğini vurgulayan Özkurt, Ahmet Ağaoğlu'nun Elmander ve Bafetimbi Gomis örneklerine de değinerek, şunları söyledi:
Elmander, 2011'de Galatasaray ile Sivasspor arasında oynanan maçta pres uygularken, rakip oyuncunun aşil tendonuna basarak, doğrudan kırmızı kartla ihraç edildi. Orada 'kural dışı hareket' gerekçesiyle 2 maç ceza verilmiş, Tahkim Kurulu'na yapılan itiraz sonrasında 'rakibe yönelik faule' dayandırılarak ceza 1 maça indirilmişti. Gomis ise 2017'de Galatasaray-Akhisarspor maçında göğsüne dirsek atan Mustafa Yumlu'nun yüzüne eliyle müdahale ederek kırmızı kartla oyundan ihraç edilmişti. Maçın ardından PFDK, şiddetli hareketi nedeniyle 1 maç cezalandırmıştı. Elmander olayını PFDK ve Tahkim Kurulu tarafından ciddi faul olarak değerlendirdi. Ciddi faulde FDT'nin 43. maddesi uyarınca 2 ile 4 maç resmi müsabakadan mendir. Bu olayda önce alt sınır olan 2 maç ceza verildi, ardından olayda kasıt olmadığı gerekçesiyle 1 maça düşürüldü.
Alexander Sörloth'un "şiddetli hareket", Elmander'in ise "ciddi faul" gerekçeleriyle PFDK'ya sevk edildiklerini belirten Özkurt, "Elmander olayıyla Sörloth olayı emsal teşkil eder demek doğru olmaz. Gomis ise hareketinin ağırlığından dolayı Sörloth olayında olduğu gibi şiddetli hareket gerekçesiyle PFDK'ya sevk edilmiş ve bir maç ceza almıştı. Burada FDT'nin 43. maddesi uyarınca şiddetli hareketin cezası ise 3 ile 6 maç müsabakadan mendir. Aynı zamanda FDT'nin 12. maddesi uygulandı ve fiilin haksız tahrik sonucu yapıldığına kanaat getirilerek cezasında indirim yapıldı. Disiplin Kurulu, haksız tahrikin derecesini dikkate alarak verilecek cezayı 3'te 1'e kadar indirebiliyor. PFDK, Gomis ve Sörloth olayında da haksız tahrik indirimi uygulamıştır. Trabzonspor'un Tahkim Kurulu'na yapacağı itirazda Sörloth'un hareketinin sertliğini takdirine göre kabul edip, oyuncunun cezasını 1 maça indirebilir. Ben bunu bekliyorum. Bu da talimata aykırı bir durum değildir" şeklinde görüş belirtti.
Sörloth'un olayı incelendiğinde daha önceki örnekler göz önünde bulundurularak bunun mümkün olduğunu aktaran Özkurt, tartışmaların ortaya çıkmasının nedenini şöyle anlattı:
PFDK, talimatın hangi maddesinin nasıl uygulanması gerektiğini prensip olarak ortaya koymadığı, kararı gerekçeli olarak yazmadığı için ortaya farklı tartışmalar çıkıyor. Oysa nasıl yorumladığını bize söylemeli ki biz de ona göre, 'Bak, burada böyle karar vermiştiniz, şimdi böyle karar veriyorsunuz' diyebileceğimiz eleştiri hakkımız ortaya çıkmalı. Biz gerekçeli karar olmadan yapılan bu açıklamaların boş ve daha fazla tartışma çıkaracağını düşünüyoruz.
TFF'nin Beşiktaş-Göztepe maçıyla ilgili de açıklamalarda bulunan Özkurt, verilen kararla siyah-beyazlı takımın mağdur edildiğini öne sürdü.
Beşiktaş Kulübü'nün TFF ve IFAB'a yaptığı başvuruda futbol oyun kurallarının 8. maddesini esas aldığını ve kural hatası gerekçesi hükmen galibiyet aksi halde maç tekrarı talep ettiğini hatırlatan Özkurt, şunları söyledi:
TFF Yönetim Kurulu da dün kararı reddetti. TFF, kararı hangi kurala, hangi talimata dayanarak başvuruyu reddettiğini ve IFAB'ın tavsiye görüşünün ne olduğunu açıklamıyor. Dün yapılan açıklamayı okuduğumuzda federasyonun ne düşündüğünü anlayamıyoruz. Bu bir karar değil, 'Ben böyle yaptım' şeklinde bir beyan olabilir. Karar dediğimiz şey gerekçeli ve karşındaki muhatabını tatmin edici hukuki argümanlarla varılan bir sonuç olmalıdır. IFAB oyun kuralına baktığımızda 8. maddeye aykırılık olduğu ve maçta kural hatası yapıldığı açık. Çünkü o hata nedeniyle devam eden pozisyonda maçın sonucu değişti, gol atıldı.
TFF'nin vermiş olduğu kararlar gerekçesiyle Beşiktaş, Fenerbahçe, Gaziantep FK ve Sivasspor gibi Süper Lig ekipleri tarafından sıkça eleştirildiğini vurgulayan Özkurt, "Bu gibi durumlarda işin içinden çıkmanın tek bir yolu vardır. O da şeffaf olmak, açık olmak ve kararlarını gerekçeleriyle birlikte, tatmin edici şekilde izah etmektir. Bunu yapamadığınız anda problem olur. TFF'nin kararlarını detaylı şekilde izah etmesi, arkasında durması ve benzer olaylarda aynı yönde ve tutarlılıkla karar vermesi gerekmektedir" ifadelerini kullandı.
© The Independentturkish