2 milyon yıllık gizemli dev kuyruksuz maymunla modern orangutanlar arasındaki kadim bağ ortaya çıktı

Üç metre boyundaki tarihöncesi primat 600 kilogram ağırlığındaydı

Tür, Hong Kong'taki bir eczanede geleneksel ilaç olarak satılan tek dişin bulunmasının ardından tanımlandı (sanatçının betimlemesi) (Ikumi Kayama)

Çığır açan genetik teknik sayesinde iki milyon yıl önce nesli tükenmiş dev kuyruksuz maymunla modern orangutanlar arasındaki bağ keşfedildi.

Bilim insanlarının bulduğu ve 1,9 milyon yıllık olduğuna inanılan diş minesi, Çin'in güneyinde yaşamış üç metre boyundaki ve 600 kilogram ağırlığındaki tarihöncesi primata ait.

Araştırmacılar, Gigantopithecus blacki'nin azıdişi fosilini proteinlerine kadar ayrıştırarak elde edilen genetik materyallerinin "günümüzde dizilimi yapılabilmiş bilinen en eski iskelet proteinleri" olduğunu söylüyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bilim insanları, bu gizemli kuyruksuz maymunun modern orangutanlardan 10 ile 12 milyon yıl önce farklılaştığını keşfetti.

Nature adlı bilimsel yayında yayımlanan makaleye göre bulgular, "modern insanla soyu tükenen türler arasındaki evrim ilişkisini en az iki milyon yıl geriye götürme" olasılığını taşıyor.

 

Korunmuş DNA'ya sahip en eski insan fosili kalıntıları 400 bin yıl öncesine dayanıyor. Bu durum da evrim tarihinde boşluğa neden oluyor.

Kopenhag Üniversitesi'ndeki Globe Institute'de post-doktora araştırmacısı ve çalışmanın baş yazarı Frido Welker, Independent'e yaptığı açıklamada, "Her ne kadar bir goril kadar veya biraz daha iri büyüklükte bir dev kuyruksuz maymun olsa da, bu hayvan hakkında dişi dışında çok az şey biliyoruz.

Evrimsel bakımdan primatlar insanlara nispeten yakındır. Bu, potansiyel olarak insanlara giden evrimsel çizgiye dair benzer bilgiler edinebileceğimiz manasına geliyor" dedi.
 

gigantomandible-3p1-m272mm.jpg

Azıdişlerinin (resim) geniş ve düz şeklinden yola çıkan bilim insanları Gigantophitecus'un otobur olduğuna inanıyor (Prof. Wei Wang)


Araştırmacılar, Gigantopithecus'un diş minesi proteinlerinin diziliminde kütle spektrometresi olarak bilinen bir teknik kullandı.

İşlem, proteinlerin kısa amino asit zincirleri olan peptitlere parçalanmasını ve  kimyasal bileşenlerini bulmak için kütlelerinin analizini içeriyor.

Bu teknik yakın zamanda, 1,7 milyon yıllık bir gergedan dişinden genetik bilgi edinmek için de kullanıldı.

 

 

Bilim insanları, özellikle alt tropikal bölgelerden çıkarılan fosillerden daha önce DNA testiyle edinilemeyen genetik bilgileri sunabilmesi sebebiyle bu metodu "ezber bozucu" olarak niteliyor.

Dr. Welker, " Şimdiye kadar ılıman, nemli bölgelerden çıkarılan sadece 10 bin yıldan genç fosillerden genetik bilgilerin alınabilmesi mümkündü" dedi.

Birkaç alt çene kemiği ve çok sayıda dişten ibaret Gigantopithecus'a ait fosil kalıntıları ilk olarak 1935'te Çin'in güneyindeki Chuifeng Mağarası'nda keşfedilmişti.

Bu fosiller,kuyruksuz maymun dişini Hong Kong'taki bir eczanede "ejderha dişi" adıyla geleneksel ilaç olarak satılırken bulan paleontolog Ralph von Koenigswald tarafından tespit edildi. 2,5 cm'den daha uzun bir azıdişini tespit ederek bunun dev bir primata ait olabileceğini öne sürdü.

Öte yandan, kafatası kalıntılarının eksikliği sebebiyle bilim insanları günümüz Çin, Hindistan ve Vietnam'ını kapsayan ormanlarda yaşamış bu gizemli hayvanın fiziki görünüşünü yeniden inşa edemiyordu.

Protein dizilimiyse, 300 bin yıl kadar önce nesli tükenen Gigantopithecus'un neye benzediğine dair araştırmacıların bir resim çizebilmesine imkan tanıdı.

Daha yakın zamanlı çalışmalar da, azıdişlerinin geniş ve düz yapısı ile diş fosillerinin analizinde bulunan mikroskobik bitkilerden hareketle Gigantopithecus'un otobur olduğunu öne sürüyor.

Bu çalışma, söz konusu gizemli yaratığı insanın soy ağacının geri kalanına oturtan ilk araştırma olma özelliği taşıyor.

Globe Institute'de doçent ve çalışmanın yazarlarından Enrico Cappellini, "İki milyondan yıldan eski diş minesinden alınan proteinleri dizmek suretiyle, DNA'larının günümüze kadar ulaşması için gerekenden çok uzun zaman önce nesli tükenmiş hayvan türlerinin evrimsel ilişkilerinin güvenle yeniden inşasının mümkün olduğunu gösterdik.

Bu çalışmayla, orangutan ve Gigantopithecus soylarının 12 milyon yıl önce ayrıştığı sonucuna varabiliriz."

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/science

Independent Türkçe için çeviren: Kerim Çelik

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU