ABD Başkanı Donald Trump’ın gündeme getirdiği ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın destek verdiği Suriye’nin kuzeyi ve Rojava için uygulanması planlanan "güvenli bölge" hakkında Rudaw’a konuşan Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Sözcüsü Kino Gabriel, bölgedeki halkı koruma amaçlı güvenli bölgeye destek verebileceklerini belirtti.
SDG Sözcüsü Gabriel bu bölgenin uluslararası garanti altında ve dış müdahaleye kapalı olması gerektiğini belirterek, “Türkiye’nin burada rolü olmamalı” dedi.
"Türkiye ile Suriye sınırında istikrarı sağlayacak anlaşma ve çözümlere ulaşmayı umuyoruz" ifadesini kullanan Gabriel, Trump'ın sözünü ettiği güvenli bölgenin kurulmasına yardımcı olmak için 'uluslararası garantiler verilmesi' ve Suriye'nin kuzeyi ile doğusuna 'yabancı müdahale olmaması' şartlarını sıraladı.
"Güvenli bölge konusu henüz tartışma aşamasında"
DSG Sözcüsü ayrıca, konunun henüz tartışma aşamasında olduğunu ve tarafların kendi görüşünü dile getirdiğini belirtti.
Öte yandan Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) Diplomasi Komitesi Sorumlusu Aldar Halil de dün yaptığı bir açıklamada, “Kuzey Suriye’de Türk devletinin gözetiminde bir güvenli bölgenin bölgede güvensizlik anlamına geleceğini" savunarak, “Eğer bölge Türkiye gözetiminde oluşturulacaksa, bu bölge için birçok tehlikeyi beraberinde getirecektir” görüşlerine yer vermişti.
ABD Başkanı Trump'ın Twitter paylaşımları ve telefon görüşmelerinde gündeme getirdiği 'Suriye’nin kuzeyinde 32 kilometrelik güvenli bölge kurulması' teklifi Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından benimsenmişti.
Rusya, ABD’nin çekilmesi sonrası Suriye’nin kuzeyinde kontrolü Suriye hükümetinin alması ve Kürtler ile Şam’ın uzlaşması yönündeki görüşünü açıklamıştı.
Suriye hükümeti ise güvenli bölge pazarlıklarına egemenlik ihlali gerekçesiyle tepki göstermişti.
