Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) Genel Sekreteri Hadi Soleimanpour’la birlikte bir basın toplantısı düzenledi. EİT 24. Bakanlar Konseyi toplantısının ardından kameraların karşısına geçen Çavuşoğlu, ABD’nin Suriye’nin petrol rezervleri için bölgede bulunduğunu söyledi.
Çavuşoğlu, "Özellikle oradaki petrol rezervleri için bulunduklarını da itiraf ediyorlar, açıkça söylüyorlar. Başka bir ülkenin petrol zenginlikleri için, ona el koymak için burada olduğunu saklamayan bir ülkeden bahsediyoruz ve özellikle de buradan elde edilen gelirle de YPG, PKK gibi terör örgütlerinin desteklendiğini görüyoruz" diye konuştu.
Bölgenin istikrarı için çalışıyoruz
Daha önce IŞİD’in yaptığı gibi YPG’nin de petrol kaçakçılığı yaptığını belirten Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Suriye'nin zenginlikleri üzerinde hiç kimsenin bir hakkı yoktur. Biz Türkiye olarak, Suriye'deki Barış Pınarı Harekatını Suriye'nin zenginliklerine el koymak için değil, teröristleri temizlemek için başlattık ve Suriye'nin bölünmesinin önüne geçtik ki Suriye'nin toprak bütünlüğünü çok güçlü şekilde destekliyoruz. Önümüzdeki süreçte de bu bölgenin istikrara kavuşması için çalışmaya devam edeceğiz.
Çavuşoğlu, ABD'nin, on binlerce kilometre uzaktan gelerek, "Suriye'nin petrol rezervlerini biz değerlendireceğiz" demesinin uluslararası hukuka aykırı olduğunun altını çizerek, "Biz de buna karşıyız. Buralar Suriye halkınındır ve Suriye halkının faydalanacağı şekilde değerlendirilmesi lazım" dedi.
Yaptırımlarla bir yere varamazsınız
Barış Pınarı Harekatı’nın başlamasının ardından farklı ülkelerden gelen yaptırım açıklamalarını ise şu sözlerle değerlendirdi:
Bizimle yaptırım diliyle konuştuğunuz zaman bir yere varamazsınız. Ama oturup konuşacaksanız oturup konuşur, anlaşırız. Nitekim anlaştık da. Beş gün içinde hem ABD hem Rusya ile anlaştık. Bu yaptırım kararlarından biz hiç çekinmeyiz. Sözde soykırımla ilgili karar almalarının da sebebi bu. Madem bu konuda samimisiniz gözünüzün önünde PKK, YPG etnik ve ideolojik temizlik yaptı Suriye'de. İdeolojik olarak Suriye'nin Kürtlerini sürgüne gönderdi. Bizde 350 bin, Kuzey Irak'ta 300 bin, Avrupa'da 100 bin civarında yaklaşık 750 bin Suriyeli Kürt’ü, YPG sürgüne gönderdi. Madem bu konularda hassassınız, diğer Hristiyan azıklıkların hepsine zulmettiler, niye görmezden geliyorsunuz?
Hocalı’yı görmezden geliyorlar
Ermeni soykırımı iddialarının ABD Temsilciler Meclisi tarafından kabul edilmesini de eleştiren Çavuşoğlu şunları söyledi:
Eğer bugün soykırımdan bahsedeceksek, bir olay soykırım ise sizin de söylediğiniz gibi yakın tarihte Hocalı'da yaşanan soykırımdır. Çünkü orada Ermeniler Hocalı'daki tüm Azeri kardeşlerimizi temizlemek istediler. Halen kayıp insanlar var. Kaçanlar kurtulabildi ama kalanları, herkesi hunharca katlettiler. 613 Azerbaycanlı kardeşimizden bahsediyoruz. 106 kadın ve 183 çocuğun kafataslarını yani derilerini yüzecek kadar vahşi şekilde öldürdüler. Etnik temizlik, soykırım buna denir. Niye bunları görmezden geliyorsunuz?
ABD'nin terörizmle mücadele raporunu da eleştiren Çavuşoğlu, ABD’nin tutumunu çifte standart diye değerlendirdi. ABD’nin her yıl terörizmle mücadeleyle ilgili rapor hazırladığını hatırlatan Çavuşoğlu, “Her şeyden önce bu gibi ülkelerin önce aynaya bakması lazım. Yani terörizmle mücadelede başkalarına ders vermek için senin öncelikle terörizme destek vermemen lazım" dedi.
Türkiye EİT dönem başkanı oldu
Dışişleri Bakanları Toplantısı ile EİT'nin dönem başkanlığını üstlendiklerini, dönem başkanlığının iş birliği hedeflerini gerçekleştirmede önemli bir araç olacağını söyleyen Çavuşoğlu, “EİT ülkeleri olarak dünya pazarından daha fazla pay elde etmek istiyoruz. Bunun çalışmalarını birlikte yapacağız” dedi.
Teşkilatın verimliliğini artırmak istediklerine değinen Çavuşoğlu, teşkilatın diğer uluslararası örgütlerle ilişkilerini güçlendirmek gerektiğini, teşkilatın görünürlüğü bakımından bunu önemsediklerini belirtti.
Asya inisiyatifine denk geldi
Türkiye'nin EİT dönem başkanlığının yeniden Asya inisiyatifinin başladığı bir döneme denk geldiğini hatırlatan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
11. Büyükelçiler Konferansı'nda yeniden Asya inisiyatifimizi açıklamıştık. Ayrıca New York'ta da Asya İşbirliği Diyaloğunun da dönem başkanlığını üstlendik. D-8 örgütünün de dönem başkanlığını üstleniyoruz. Bu örgütler arasında da bir sinerjinin oluşması için elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Sadece üye ülkelerin olduğu coğrafyada değil, geniş bir Asya içinde ticaretin artması için buralarda yer almak için tüm EİT üyesi ülkeler ve dönem başkanı Türkiye olarak çaba sarf edeceğiz.
AA