Murat Yetkin: Erdoğan kazandı, Putin daha çok kazandı

Yetkin: Bu oyunun en büyük kaybedeni PKK

Fotoğraf: AA

Gazeteci Murat Yetkin, Türkiye'nin Suriye'de iki önemli aktör olan Rusya ve ABD ile yaptığı anlaşmaları yazdı.

Yetkin, ABD ile yapılan anlaşmanın bitmesine kısa bir süre kala Ankara'nın Moskova ile Suriye sınırının YPG güçlerinden temizlenmesi için 150 saatlik bir anlaşmaya vardığını belirtti.

Kişisel blogundaki köşe yazısında "Erdoğan’ın istediğini almasına yardımcı olan Putin bunu Türkiye’nin iyiliğini çok istediği için karşılıksız mı yaptı?" diye soran Yetkin, şöyle devam etti:

Tabii ki hayır. Dünyanın dört köşesinde Suriye krizinin nen büyük kazananı olarak görülen Putin de Erdoğan’dan istediği bir şeyi, önemli bir şeyi almış durumda: bütün bu süreci artık Suriye rejimiyle işbirliği içinde yürütme sözü.

Muhtırada 1998’de, Abdullah Öcalan’ın sınır dışı edilmesi ardından Türkiye ve Suriye arasında imzalanan Adana Anlaşmasına yapılan atıf buna işaret ediyor. 4’üncü maddede Rusya’nın “kolaylaştırıcılığından” söz ediliyor; bu deyim diplomaside arabuluculuğun bir kademe hafif şekli olarak kullanılır. Zaten Moskova’nın “kolaylaştırıcılığı” ile Türkiye ve Suriye hükümetlerinin dışişleri ve savunma bakanlıkları ile istihbarat örgütleri arasında “gerçek zamanlı” irtibatta olduğu, Rusya’nın Suriye Özel Temsilcisi Aleksand Lavrentyev tarafından geçen hafta açıklanmıştı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Adana Anlaşması demek, Türkiye’nin Suriye’deki Beşar Esad rejimiyle terörle mücadele konusunda iş birliği yapması demek" bilgisini paylaşan Yetkin, şöyle devam etti:

Basın açıklaması sırasında Erdoğan’ın yüzündeki burukluğun, Putin’in ona elini sıkmak için uzatırken “Tamam ama anlaştık, değil mi?” gibilerinden bakmasının nedeni bu. Malum, Erdoğan Suriye konusuna Esad’ın gitmesi, Baas rejiminin yıkılması, yerine de tercihan Müslüman Kardeşler ağırlıklı bir iktidarın gelmesi fikriyle girmişti. Şimdi Esad’la dost olması gerekmese de Baas rejimiyle işbirliği sözü vermiş durumda Putin’e.

150 saatlik sürenin 29 Ekim’de bitişinin ertesi günü 30 Ekim’de Cenevre’de yeni Suriye Anayasası görüşmelerinin başlayacak olması da tesadüf değil. Putin, ABD’nin Suriye’den çıkmasını sağlayıp, sahada üstünlüğün kendisinden geçtiğini (Trump’a da, Erdoğan’a da) gösterdikten sonra, şimdi Suriye’nin geleceğine dair siyasi görüşmelerdeki ağırlığını da artırıyor.

Ortaya çıkan tabloda Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın kazandığını söylemenin dahi mümkün olduğunu belirten Yetkin, "ABD Başkanı Trump’ın bile, Suriye’yi Rusya’ya bırakmak zorunda kalsa da belli açılardan kazançlı çıktığı söylenebilir. Suriye’den asker çekme kararı ve Orta Doğu savaşlarına ne kadar para döküldüğünü durmaksızın söylemesi 2020 seçimlerinde işine yarayabilir" ifadelerini kullandı.

Independent Türkçe

 

DAHA FAZLA HABER OKU