Ekrem İmamoğlu: Neşesi ortak, derdi ortak bir Türkiye özlemindeyiz

İmamoğlu, “6 Şubat'tan itibaren, 'Hatay benim davamdır, benim meselemdir' diyen bilinçle, şiarla yol yürüyoruz” dedi

Fotoğraf: ANKA

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, temelini Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel ile birlikte, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremlerinin birinci yıl dönümünde attıkları “İBB Emekçileri Kırıkhan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi”ni Hatay İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne teslim etti.

İBB Şehircilik Grubu şirketlerinden KİPTAŞ tarafından yaklaşık 9,5 ayda tamamlanan eğitim kurumunun teslimi için Kırıkhan’da tören düzenlendi.

Törende konuşan İmamoğlu, "Afetin ilk gününden itibaren, burayı hiç unutmayacağımızı, her an bir gözümüzün, kulağımızın, elimizin bir şekilde burada olacağını hep ifade etmiştik. Tam da o duyguyla buradayız" dedi.

"'Hatay benim şahsi meselemdir' şiarıyla yol yürüyoruz" 

Hatay’ın, 6 Şubat depremlerinde en fazla zarara uğrayan şehir olduğunu kaydeden İmamoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

Hatay’ın ve diğer illerimizin acılarının hafiflemesi ve bir an önce eksiklerinin giderilmesi konusunda, Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün fertleri sorumludur. Yere düşen bu bölgedeki halkımızın ayağa kalkıp, her birimizle eşitlendiği ana kadar sorumluluğumuz devam edecektir. Yarın 10 Kasım. Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ü bir kez daha saygıyla, minnetle, özlemle anacağız, rahmetle anacağız. Mustafa Kemal Atatürk’ün, 'şahsi davam' dediği Hatay meselesini çözmek için, gerekirse cumhurbaşkanlığından ve milletvekilliğinden istifa edeceğini ve serbest bir Türk vatandaşı olarak, bu işte çalışan arkadaşlarıyla birlikte Hatay topraklarına gidip, orada mücadeleci edeceğini, oraya geçeceğini ifade etmişti. Biz, bu bayrağı ondan, bu milletin ve özellikle makamın, koltuğun, unvanın önünde tutan o güzel akıldan, o zihniyetten devraldık. Dolayısıyla biz de her zaman 6 Şubat'tan itibaren, 'Hatay benim davamdır, benim meselemdir' diyen bilinçle, şiarla yol yürüyoruz, yürümeye devam edeceğiz.

"En ağır hasarı yaşayan şehrimiz burası"

Hatay'da, depremden etkilenen binaların toplam mesken sayısına oranına baktığımızda, en ağır hasarı yaşayan şehrimiz burası. Şehirde toplam 357 bin 467 mesken var ve 215 bin 255’i, yıkılmış veya acil yıkılması gereken ağır hasarlı binalar arasında yer alıyor. Bu büyük bir fatura. Yeni yapılan hastanelerin, devlet kurumlarının ve binalarının dahi ne yazık ki yıkıldığı ya da ağır hasar aldığını görmek, kesinlikle hepimizi düşündürmesi gereken hususlar. Bu yıkımın sebebini araştırırken, az önce ifade ettiğim 17 Ağustos depremi ardından, ülkeyi depreme hazırlamak konusunda sorumlu olan herkesin neyi eksik yaptığını düşünüp, geleceğe dair hepimizin bu ülke adına yeni tedbirler alması zorunda olduğu bir dönemi başlattık ve yaşatıyoruz. İşte tam da bu yönüyle farklı bir zihniyet, farklı bir dönem, farklı bir yöntem bu ülkenin geleceğinde özellikle yapılaşma, şehirleşme ve şehirlerin, ülkenin dayanıklılığı hususunda hepimiz için çok gerekli.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Siyaset, insanları ayrıştıran bir unsur olmaz, olamaz"

Siyaset; aklın, bilimin ışığında vatandaşa hizmetteki araçtır. Siyaset, millet için yapılır. Milletin birliği, beraberliğini, eksikliğini gidermek için yapılır. Siyaset, insanları ayrıştıran bir unsur asla olmaz, olamaz. Siyasetin amacı, hiçbir ayrım yapmadan, her vatandaşı için, herkes için sağlığını, güvenliğini, mutluluğunu sağlamak için kullanılan bir yöntemin, sürecin ya da görev bilincinin tarifidir. Siyaset, 'bize oy verene yardım edelim, vermeyene ne hali varsa görsün diyelim' diye yapılmaz, yapılamaz. 'Depremlerde hiç kimse ölmesin' diye görev yapmak zorunda olduğumuz sürecin içerisindeki insanlarız. Siyaset; afetleri, krizleri, vatandaşın yaşadığı zorlukları yenmek için yapılması gereken bir görevdir. Yapamamışsanız, milletin vicdanında kesinlikle bir yerde durmazsınız ve bu milletin vicdanı sizi cezalandırır. O bakımdan temennimiz ve isteğimiz, tam da bu yöntemle siyaseti yapmak, insanlarımızın beklentilerini karşılamak ve bizim siyasetimizin temeline de 7’den 70’e herkesi, güvenli ve refah içerisinde hayat sunma konusunda prensipleri, asla vazgeçmeden yerine getiren bir dönemi var etmek.

"Neşesi ortak, derdi ortak bir Türkiye özlemindeyiz"

İşte tam da bugün geldiğimiz noktada ve bundan sonra yürüyeceğimiz noktada hem İBB olarak İstanbul halkı adına hem de TBB Başkanı ve yönetimi olarak Türkiye'deki yerel yönetimler adına, deprem şehirlerinin yanında olmaya kararlıyız. Önceliğimiz bu konuda ciddi adımlar atmak ve sürekli, 'buradaki hangi eksiği tamamlayabiliriz, hangi konuya katkı sunabiliriz’ şeklinde gözetleyen bir pozisyonda olacağız. Biz; neşesi ortak, derdi ortak bir Türkiye, her yönüyle ortak bir Türkiye özlemindeyiz. Bizim mücadelemiz, tam da böylesi bir yolculuk. İnşallah hep birlikte bunu başaracağız. Tabii şunu söyleyeyim: Siyasi suni gündemler, toplumda yaratılan ayrıştırmalar, fay hatları, anlamsız kavgalar, gürültüler, bildiğimiz, o gördüğümüz televizyonlarda insanları meşgul eden ya da ettirilmeye çalışılan, insanlarda öfke yaratan anlayışın oralara yansımaları, buraya geldiğim anda, buralardaki gerçeği gördüğüm anda bende uyanan his; ne kadar boş, ne kadar kötü işlerle uğraşılan bir dönemi, üzülerek söylüyorum ki el birliğiyle, bütün yetkili insanlar yaratıyor.

"Bu şehri ayağa kaldıracak olan bu şehrin genç insanlarıdır"

Bu şehri ayağa kalkındıracak, kaldıracak olan, bu şehrin genç insanlarıdır. Bizim o gençleri, tam da yerinde, merkezinde iyi hazırlamamız lazım. Fırsat eşitliği sunmamız lazım. İyi eğitim almalarını sağlamamız gerekiyor. Tabii eşitsizlik meselesini giderirken de Hatay’daki eğitim binalarıyla ilgili az önce İl Milli Eğitim Müdürü, burada yapılan faaliyetlerden bahsetti. Hepsi çok kıymetli. Çünkü bin 604 eğitim binasından 210’u yıkılmış kent genelinde. 422 okulda bakım, onarım çalışmaları tamamlandı. Depremden sonra 100 yeni okul inşa edildiği ve yeni inşaların da devam ettiğini, bizim de elde ettiğimiz raporda görüyoruz. Tabii okullarda sadece bina veya sadece yapıların sağlamlığı değil, aynı zamanda okullarla ilgili, eğitimle ilgili araç-gereç, aynı zamanda okullarda hijyen, su, içecek suyundan tutun da birçok konuya kadar eksikliklerin giderilmesi önemli. Bizim en büyük sermayemizin onlar olduğunu ve bu gücün, bu sermayenin gelecekte en büyük potansiyele dönüşmesiyle ilgili de her çocuğumuzun hak ettiği eğitimi alması, bu ülkenin en önemli sorumluluklarının başında. Çocuklarımızın ve gençlerimizin hakkını yedirmeyeceğiz. Çocuklarımızın, hak ve hukuklarının korunması için ortak mücadelemize devam edeceğiz.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Uzun Çarşı'dan sonra Defne Belediyesi Çekmece Ek Hizmet Binasındaki programa katıldı. Türk Belediyeler Birliği (TBB) adına Hatay ve ilçelerine 24 adet belediye hizmet aracı, 1000 adet de çöp konteyneri hibe ettiklerini söyleyen İmamoğlu, "Biz hizmeti Ak partili belediyeye, CHP'li belediyeye Türkiye İşçi partisinden bir belediyeye verdik. Biz adalete, hakkaniyete inanan insanlarız. O yüzden rakip siyasi partilere aynı davranırız. Onların yaptığı gibi yapmayız, herkese adaletli davranırız. Particilik, tarafgirlik bir virüs gibi tüm ortak değerlerimizi parçaladı. İstanbul'daki belediyelerden partizanlığı söküp attım, Türkiye'den de atacağız" diye konuştu.

"Ben 11 yıldır sizinle uğraşıyorum, gidene kadar da uğraşacağım"

İmamoglu, kayyum atanan belediyeler hakkında da şunları söyledi:

"Uğraşmak derken onlar zannediyorlar ki Ekrem imamoğlu'nu yıldırırız. Ben 11 senedir sizinle uğraşıyorum. Gidene kadar da uğraşacam gidene kadar. Yani bu şehrin insanlari birilerini seçecek, uydurma iddianamelerle, uydurma tavırlarla, uydurma bir takım yaptığınız işlerle ama yargıda ama mülki amirler üzerinde bunları yapacaksınız, biz de öyle köşede oturacağız öyle mi? Bakın size bir şey söyleyim sevgili hemşehrilerim. 11 parti ile irtibat kurduk. Ben pazartesi günü 10 genel başkanla görüştüm. Bir tanesi de vermedi randevuyu, istismar edilir dedi. Saygı duyuyoruz şimdilik ama ondan da istemeye devam edeceğim randevuyu, hiç elimizden kurtulamaz. 10 parti genel başkanı bu konuda haksızlık, hukuksuzluk yapıldığını, hakkında hukuksuz karar verilen kişilerle aynı fikirde olmamasına rağmen, onun fikirlerine karşı çıkmasına rağmen, birkaç genel başkan 'ben uygulamaya bakarım' dedi, 'bu haksızlığa karşıyım' dedi. Miilletin iradesine kimse dokunamaz dedi. Meclis'te bunun çalışması yapılacak. Genel başkanımızla konuştuk. Onun talimat verdiği genel başkan vekillerimizle bir çalışma yapılacak. Ortak bir kanun maddesini meclisin gündemine getirecekler. TBMM'de iktidar en fazla yüzde 20 temsil eder. Yüzde 80'e yakını bu otokrat kafaya karşıdır kardeşim. Bu bazen oyla tespit edilmez biz bunu yaşıyoruz şu an. Bu uygulama haksız uygulamadır. Dolayısıyla Esenyurt'ta bunlar olacak, Mardin'de, Şanlıurfa'da bu işler olacak adalet mücadelesi veren kendisi de adaletsizlik yapacak bu insanlarla Ekrem İmamoğlu ugrasmayacak öyle mi hadi oradan."

"Biz buraya geldik diye şehrin valisi ve belediye başkanı izne çıktı"

Bugün Antakya'ya geldikleri için şehrin valisi ve belediye başkanının izne çıktığını söyleyen İmamoğlu, "Biz buraya geldik diye şehrin valisi de izne çıktı şehrin büyükşehir belediye başkanı da. Şimdi ben bunlara eskiden üzülüyordum ama ben onlara iyilik yapıyorum onlar için dua ediyorum. Diyorum ki; Allah sizi ıslah etsin, Allah size akıl versin. Şimdi bu tam bir nezaketsizliktir ama önemli değil. Benim için önemli olan ne biliyor musunuz? Benim için hakkıni vermeyen vekil değil; hakkını vermeyen, temsil etmeyen yönetici değil. Benim için asıl olan millet millet, sizsiniz. Ben onlara dua etmeye devam edeceğim Allah akıl versin. Bu arada bu aralar bir moda var. Ekrem İmamoğlu'na laf atarsak birinin gözüne gireriz. Onların kimin gözüne girmek istediğini biliyorsunuz değil mi? Bir kişi. Yeter ki onun gözüne girsinler. Hani kameraya girmeye çalışanları hatırlıyorsunuz değil mi yaninda durmaya çalışanları. Yahu onun değil, milletin yanında olacak, milletin yanında duracaksın, milletin. Ama biz bunu bunlara öğreteceğiz. Yavaş yavaş. Bak, ne yapalım? Hızla olmuyor ama yavaş yavaş, olacak. Bazı eksiklerimiz olabilir, bazı hatalarımız olabilir. Düzelteceğiz. Milletimizin hak ettiği özgürlügü, bu güzel cumhuriyete yakışan demokrasiyi elde etmek için size söz veriyorum. Bu kardeşiniz yola çıkmıştır. Sizi mahcup etmeyecek ve bunu başaracağız" şeklinde konuştu.

"Dilinizde sitem içinizde hüzün var"

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Hatay programının son ayağı Samandağ oldu. Samandağ'da Hızır Türbesinin yanına, İBB tarafından yaptırılan Hızır Parkı'nın açılışına katılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na Samandağlılar yoğun ilgi gösterdi. Açılışta "Samandağ halkı seninle gurur duyuyor" sloganları atıldı. Bu memleketin üstüne yığılan moloz yığınını hep beraber kaldıracaklarını söyleyen İmamoğlu, Samandağ halkının, gönlünde bambaşka olduğunu belirtti.

Deprem bölgesinde bu büyük acıyı yaşayan acısı büyük insanlara mahcup olmak istemediğinin altını çizen Ekrem İmamoğlu, "Allah bizi mahcup etmesin. Eski günlerden daha iyi günlere kavuşmak için daha iyi mücadele vereceğiz. Dilinizde sitem içinizde hüzün var. Siz bir an önce sözler yerine getirilsin istiyorsunuz. Biz de şöyle bakıyoruz meseleye. 6 Şubat depremi gördük ama biz bu kadar tedbirsiz olamayız, bu kadar yalnız kalamayız" şeklinde konuştu.

“101 yıldır Cumhuriyetle hak hukuk mücadelesi veriliyor”

11 ilde yaşanan depremin ne kadar hazırlıksız olunduğunu gösterdiğini, bu depremlerde on binlerce insanın yaşamını yitirdiğini vurgulayan İmamoğlu, şöyle konuştu: "Bir canın bile yandığı zaman üzülüyoruz ama biz on binlerce can yitirdik. Bu güzel ortamın var olması Refik başkanla başlattığımız süreç, Emrah başkanla devam ediyor. Onlar emanetçi koltuk sahibi değil benim olduğum gibi. Başkanımız yapılan iyi şeylere teşekkür edecek yeni işler yapacak. Bir gün gelecek emanet edecek benim edeceğim gibi. 101 yıldır cumhuriyetle hak hukuk cumhuriyet özgürlük mücadelesi veriliyor."

“Ekrem’i bir davadan dolayı siyasi yasaklı yapacaklarmış vız gelir tırıs gider”

Hızır aleyselam gibi cennet vatan istediklerinin altını çizen Ekrem İmamoğlu, siyasetin kendisi için hizmette araç olduğunu söyledi. Bu vatanın birlik beraberliğinin önüne kimse kendisini ve partisini koyamaz gerektiğini belirten İmamoğlu, devamla şunları kaydetti: "Bundan sonra ışığımız bilim olacak. Fikri hür vicdanı hür nesillerle yol yürüyeceğiz. Ekrem'i bir davadan dolayı siyasi yasaklı yapacaklarmış vız gelir tırıs gider. Kendinize güvenin ben kendime güveniyorum. Bu millet bir kişinin partizanlığına siyasi baskısına oy vermez."

“İnsan hakları için sonsuz mücadele edeceğim”

İmamoğlu, haksız hukuksuzluklarla uğraşıldığını, kayyum uygulaması ile insanların hakkına hukukuna müdahale eden anlayışa karşı demokrasi ve insan hakları için sonsuz mücadele vermeye kararlı olduğunu belirtti. Hatay dahil 11 şehri kalkındıracaklarını söyleyen İmamoğlu, “Günün biri yerinde bir akşam üstü burada yürümek benim için dünyanın en büyük mutluluğu. Bana oy verenler vermeyenler ayrımı yapılamaz. Bu ülkenin her parçası bize ait. Hatay ve 11 şehrimizi kalkındıracağız” diye konuştu.

 

ANKA 

DAHA FAZLA HABER OKU