Gündemdeki isim Mansur Yavaş konuştu: Adaylık ve istifa iddiaları için ne dedi?

Çok çok rahatsızım. Halbuki gündem emekli olmalı, aç insanlar olmalı, eğitimde yaşanan sorunlar olmalı. Yerimizdeyiz. İstifa gibi bir düşüncem yok, olur mu öyle şey!

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, CHP'den istifa edeceği yönündeki iddialara ve "cumhurbaşkanı adaylığı" iddialarına tepki göstererek, gündemin Türkiye'nin sorunları olması gerektiğini söyledi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Sözcü Yazarı Aytunç Erkin'e konuşan Yavaş gazeteciler ve danışmanlar tarafından tahrik edici, fitne çıkaracak açıklamalar yapıldığını belirterek, "Çok çok rahatsızım" diye konuştu.

Yavaş'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmalarıyla ilgili konuşan Yavaş, "Çok çok rahatsızım. Biz öncelikle kendi belediyemize, kendi yapacağımız işlere odaklanmalıyız. Bu tartışmalardan rahatsız olmamın diğer bir nedeni de şu: Gündemi biz işgal ediyoruz. Halbuki gündem emekli olmalı, aç insanlar olmalı, eğitimde yaşanan sorunlar olmalı. Bunlar konuşulmuyor. Bu tartışmaların hepsinin önüne geçiyor. Televizyonda konuşulacak konu halkın yaşadığı mağduriyetler olması lazım. Bunların önüne geçmeye bizim hakkımız yok ki! Ben tek kelime etmiyorum bu konuda." diye konuştu.

"Fitne" iması

Altılı Masadaki 'Aday kim olacak?' tartışmalarından ders çıkarılması gerektiğini belirten Yavaş, "Şimdi bakıyorum; tahrik edici açıklamalar yapılıyor, gazeteciler, danışmanlar fitne çıkaracak açıklama yapıyorlar. Bir iki sefer açıklama yapıldı ama orada kaldı ama susturulmaları gerekiyor" dedi.

"İnsanları birbirine düşürüyorlar"

Erken seçim tartışmalarına da değinen Yavaş, "Erken seçime muhalefet zorluyor. Haklı zaten. Halk sesini çıkarmaya başladı. Aritmetik olarak hükümet ‘Evet yapacak bir şey kalmadı. Bir güven tazeleyelim’ demedikleri sürece seçime de gidilemiyor maalesef. Gidilse yarın konuşulmaya başlar. Daha ortada hiçbir şey yokken insanları birbirine düşürmeye çalışmak, aleyhlerine konuşmak, karalamak bunlar iktidara yarar. Görülmüyor mu?" diye sordu.

"İstifa etmiyorum"

"Sizi CHP’den koparmak mı istiyorlar? İstifayı ya da ayrılmayı düşünüyor musunuz?" sorusuna ise Yanıt şu yanıtı verdi:

Herkes her şeyi deneyecek. İçeriden dışarıdan yapacaklar. Siyaseti yapanlar kendince oyun kurabilir ama biz bu oyunlara gelecek halimiz yok. Yerimizdeyiz. İstifa gibi bir düşüncem yok, olur mu öyle şey! Hayır, hayır, hayır… Bize halk görev verdi, partimiz aday gösterdi, benim görevim Türkiye’ye örnek olacak en güzel çalışmaları yapmak. Bunlar ülkeyi iyi yönetir dedirtmek. Benim amacım bu. Ki onlar oy versinler. Ankara biliyorsunuz, Orta Anadolu’dan gelenlerin göç ettiği başkent. Bunun sonuçlarını gördük. Amasya, Kastamonu, Kütahya, Uşak her yer kazanıldı. Çorum çok oyla gitti. Merkezde de üç olan sayımızı 16’ya çıkardık.

"Kim öle kim kala"

Zamanı gelince bu meselelerin konuşulacağını söyleyen Yavaş, “Kim öle kim kala. Gerçekten durum bu. O günlere erişecek miyiz? Bakalım Türkiye ne olacak? Ne krizler yaşayacak? Düzelecek mi? Biz belediye başkanıyız ve belediyeyi idare edeceğiz. Partidekiler de muhalefetlerini yapacaklar, daha iyi önerilerde bulunacaklar. Onların görevi o. Halkın gündemini, sıkıntılarını kamuoyunun önüne taşıyacaklar. Bizim bunu yapmaya hakkımız yok. Bunu yapan kötülük yapar ülkeye” ifadelerini kullandı.

Mansur Yavaş: Her zaman söyledik, partimiz aday gösterirse aday oluruz

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İzmir Caddesi'ndeki 100. Yıl Gençlik Kütüphanesi'nin açılışında adaylık tartışmaları ve gündeme ilişkin konuştu. Yavaş şunları söyledi:

Türkiye'de bilgiye dayalı olmayan bazı görüşleri maalesef uydurmak serbest. Bu konuda cezai bir hüküm yok. Hiç kimseye doğrulamadan kendi fikrini kulis bilgisi adı altında ortalığa atıyor. Açıklamalarımız gayet ortadadır. Sayın Genel Başkanımız günü geldiğinde parti olarak kimin aday olacağına karar vereceklerini açıkça söylüyorlar. Dolayısıyla henüz ortada böyle bir gündem yokken maalesef bu tartışmaları çok üzücü ve gereksiz buluyoruz. Çünkü bunu daha önce yaşadık. Altılı masa toplantıları daha devam ederken, ortada seçime birkaç yıl varken sürekli olarak aday kim olacak tartışmaları özellikle yaptırıldı. Yani arayı bozmak, insanların kafasında bir takım tereddütler uyandırmak için yapıldı. Ama aslında bunu yaparken aynı zamanda da ülke gündemini ortadan kaldırdılar. Şu anda yapılan da maalesef aynı.

Sayın İmamoğlu'nun ya da benim ağzımdan hiçbir şey çıkmadığı halde kulis bilgisi adı altında hem hükümeti eleştirip hem de hükümete hizmet edecek bu kulis bilgileri adı altında gereksiz tartışmalar yaptırıyorlar ve gündemi unutturuyorlar. Şu anda ülkenin tek bir gündemi var. Emeklilerin durumu, yaklaşan kış şartları, insanların gıdaya erişimindeki zorluk, bir yandan üreticiler ürettiğini satamazken, bir yandan dar gelirli vatandaşlarımız alışveriş yapamıyorlar. Adeta aç yaşıyorlar. Ama bazı şahısların kişisel kariyerleri ya da kendilerini gündeme getirmek için bu şekildeki beyanları gerçekten anlamak mümkün değil. Neye hizmet ediyoruz? Biz her zaman söyledik. Partimiz aday gösterirse aday oluruz. Gündemde bunun haricinde konuşacak başka bir kelime yok. Türkçe konuşuyoruz ve gayet açık konuşuyoruz. Onun haricinde söylenen sözlerin hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Söylediğim gibi bence muhalefet tüm gücüyle ülkede yaşanan sıkıntıların çözümü doğrultusunda ve halka duyurulması konusunda çalışmalıdır.

"İstifa iddiası çok saçma"

Yavaş, istifa iddialarına ilişkin "olmayan bir şeyi ispat zorunda bırakıyorlar" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

Öyle bir şey nereden çıkıyor? Yani en ufak bir böyle bunu aklınıza getirecek bir şey duydunuz mu şimdiye kadar? Bir hareket gördünüz mü? İl başkanımız burada. Her yerde beraberiz. Yani olmayan bir şeyi ispat zorunda bırakıyorlar. Bu çok saçma bir şey.

Ekrem İmamoğlu'na tam destek

Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu'nun yargılandığı davaya ilişkin şunları söyledi:

Sayın Kılıçdaroğlu'na açılan davalar da siyasi davadır. Sayın İmamoğlu'na açılan dava da siyasi davadır. Ben hukukçuyum. Hangi kelimeleri suç olup, hangi kelimeleri suç olmadığı, Yargıtay kararlarında açıkça bellidir. Kaldı ki biz bu konularda yapılan hakaretleri savcılığa verdiğimiz zaman 'ifade hürriyeti' bağlamında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları doğrultusunda tamamına takipsizlik kararı veriyor.

Bu davanın açılması bile yanlıştır. Umuyorum yanlış bir karar verilmez. Ve inşallah Sayın İmamoğlu'nun suçlu olmadığı, herhangi bir şekilde başka kasıtla konuşmadığı konusunda mahkeme karar verir. Ve ülke gerçek gündemine döner. Bu da aynı şekilde bu konunun da konuşulması yine ülke gündeminde ön plana çıkıyor. Ve halkın gerçek sorunlarını ortadan kaldırıyor. Bizlerin bir tek görevi var. Özellikle siyaset yapanların sadece ve sadece halkın sıkıntılarını ortadan gidermek. Daha iyi bir hayat şartlarını Türkiye'ye, Türk milletine nasıl sunarız? Başka bir gündemimizin olmaması lazım. Bunlarla da bizim uğraştırılmaması lazım. Bunlar biliyorsunuz zamanında bizim başımıza da geldi. Uzun süre tartışıldı. Ama sonuçta gerçeğin ne olduğu ortaya çıktı. Ben aynı şekilde bir an evvel bu kararın verilmesini, beraat olarak verilmesini ve ülkenin kendi gündemine dönmesini talep ediyorum. Sonuna kadar İmamoğlu'nun bütün belediye başkanları olarak yanındayız ve destekliyoruz. Hayır biz ceza çıkarsa da ne şekilde tepki göstereceğimizi, protesto edeceğimizi de o gün gösterir. Çünkü inanmak istemiyoruz. Yani yargının böyle bir karar vereceğine inanmak istemiyoruz. Bunu bir hukukçu olarak söylüyorum.

 

Sözcü, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU