Macaristan Başbakanı Viktor Orban, kendisi gibi düşünen liderlerle birlikte Avrupa’da göçmen karşıtı “eksen” kurmaktan memnuniyet duyacağını söyledi.
Yaptığı basın açıklamasında AB kurumlarında göçmen karşıtı çoğunluk görmek istediğini belirten Orban, AB’nin yönünü değiştirmek için İtalya ve Polonya gibi ülkelerle birlikte hareket etme mesajı verdi.
Göçmenlik meselesine hoşgörüyle yaklaşmayacaklarını vurgulayan aşırı sağcı lider, Macaristan’ın bir göçmen ülkesi olmama kararına saygı duymayan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron gibi liderlerle mücadele etmek zorunda kalabileceklerini ifade etti.
Orban ayrıca, Avrupa Birliği’ni “Biri, batıda Müslüman-Hristiyan karışımı, diğeri Orta Avrupa’da geleneksel” olmak üzere iki medeniyet olarak tanımladı.
İtalya’nın aşırı sağcı İçişleri Bakanı Matteo Salvini, göç karşıtı “yeni bir Avrupa” inşa etmek için “Roma-Varşova” ekseni kurulması çağrısında bulundu.
Salvini, “Avrupa’yı kurtarmak ve burayı, daha bizden, daha iyi bir yer yapmak için bir ittifak kurulmasını istiyorum” dedi.
Polonya’nın sağcı Başbakanı Mateusz Morawiecki de hafta başında yaptığı açıklamada, Avrupa’yı ilgilendiren pek çok meselede Salvini ile hemfikir olduklarını belirtirken, Brüksel’in ülkesine karşı ayrımcılık yaptığını savundu.
Göçmen karşıtı “eksen” konusunu geçtiğimiz yıl dillendiren Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz ise, İtalya ve Almanya’nın bu konuda muhtemel müttefikleri olabileceğini söylemişti.
Macar lider Orban’ın göçmen karşıtı eksene destek veren açıklamaları, ülkesinde çalışanların mesai süresini artıran “kölelik yasası”na karşı tepkilerin yükseldiği bir sırada geldi.
Orban’ın partisi Fidesz, bir süredir destek kaybediyor olsa da kamuoyu yoklamalarına göre popülerliğini koruyor.
Aşırı sağın mayıs ayında yapılacak Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde kıta genelinde önemli ölçüde oy toplaması ve 2014'teki son seçimden bu yana ulusal düzeyde de yerini sağlamlaştırması bekleniyor.
Göçmen karşıtı partiler ve hükümetler, en iyi bildikleri konuyu gündemde tutarak AB’de zaten bazı başarılar elde etmiş durumda. İtalya’dan gelen baskılar sonucu Akdeniz’de göçmenleri kurtarma stratejisinde değişikliğe giden Avrupa Komisyonu, boğulmakta olan insanları kurtaran STK’ların operasyonlarına da tepki vermişti.
Göçmen karşıtı ittifakla ilgili soruları yanıtlayan Avrupa Komisyonu sözcüsü, “İnsanlar birbirleriyle konuşur, farklı görüşlere sahiptir ve böyle yapmakta da özgürdürler. Kimler tarafından yönetileceklerine ve onların hangi politikaları izleyeceklerine karar verenler sonunda seçmenlerdir” diye konuştu.
Yaklaşan AP seçimlerinin insanlara Avrupa seviyesinde temsil edilme hakkı vereceğini belirten sözcü ayrıca, “Avrupa Komisyonu olarak arkasında durduğumuz tüm değerler oldukça açık ve AB’nin temeli olan bu prensipleri savunmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
İngiltere, önceden planlandığı gibi AB’den 29 Mart 2019 tarihi itibarıyla ayrılabilirse, AP seçimlerine katılamayacak. İngiltere’de aşırı sağcı Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi (UKIP), 2014’teki son seçimlerde AP’deki koltuk sayısını artırmıştı.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/news/world/europe
Independent Türkçe için çeviren: Elvide Demirkol
© The Independent
